Sen: Cedric ben kızları unuttum.
Cedric: Aşkım kızları boşver gel biz devam edelim.
Sen: Cedric beni kızların yanından götürdün beni arıyorlardır.
Cedric: Sen bana hala Cedric mi diyorsun?!
Sen: Gerçekten takıldığın yer burası mı?
Cedric: Evet (İsmin) başka neye takılabilirim?
Sen: Cedric bir çekil üzerimden ya kızların yanına gidicem. *Cedric'i üzerinden itersin ve sana garip bir şekilde bakar*
Sen: Cedric hiç bakma öyle
Cedric: Nasıl bakmim?!
Sen: Öyle bakma işte yaptığım şey gayet normal?
Cedric: Normal mi? Bu sana normal mi geliyor? Farkındaysan az önce sevişiyorduk.
Sen: Cedriccc! Böyle kelimeler kullanma utandığımı biliyorsun ve evet gayet normal.
Cedric: Siz kızlar gerçekten çok garipsiniz. Neyse sen bekletme 'arkadaşlarını'.
Sen: Tamam gidiyorum. *Kızların yanına gidersin ve kızlar meraklı bir şekilde*
Alice: Kızım nerdesin sen nereye kayboldun bir anda?
Susan: Evet her yerde seni aradık.
Sen: Kızlar söylicem ama sakın kızmayın.
Pansy: Bu gene bir bok yemiş.
Sen: Yaa Pansy öyle deme.
Hermione: (İsmin) anlat artık.
Sen: Beni Cedric götürdü.
Hepsi: nE?
Sen: Evet kızlar yani bizim oyun suya düştü.
Alice: Her zamanki (İsmin) yine dayanamadı Cedric'e.
Susan: Neden oyunumuz iptal olsunki.
Pansy: Kızım sen mal mısın? (İsmin) oyun suya düştü dediğine göre Cedric'le aralarında bir şey olmuş.
Susan: Heee öyle desenize.
Hermione: Susan sen Harry'le nasıl sevgilisin anlamıyorum. İkinizde safsınız.
Susan: Öyle deme ya.
Sen: Kızlar kıskandırma olayı hala devam ediyor haberiniz olsun.
Alice: Bence de ona devam edelim. Erkeklerin tepkisi aşırı iyiydi.
Sen: Geçen şu bahçede tanıştığımız çocukların yanına gitmeye ne dersiniz?
Pansy: Hayır demeyiz :D
Sen: Birazdan ortak salona geçicez ya bizim erkekler yerine onların yanına otururuz. Nasıl fikir?
Hermione: (İsmin) madem böyle şeytanlıkların var Cedric'e niye karşı koyamıyorsun.
Sen: Ayh o başka. Ben utandırma planı olsun diye Cedric'le tartıştım :(
Susan: Ne demek tartıştım?
Sen: İsteyerek olmadı söylediği şeylere ters cevaplar veriyordum yani tersliyordum onu sonra da ufak bir tartıştık.
Alice: Ayhh kıyamam ya sen Cedric'inle mi tartıştın?
Sen: Eveett *Benim bunu dememle güleriz.* *Alice'le böyle ufak bir şakamızdan sonra yemek salonuna geçeriz.*
Pansy: Bakalım nerde bizim erkekler :)
Hermione: Kimden bahsediyorsun?
Pansy: Bahçede tanıştığımız çocuklardan tabi ki Hermione.
Hermione: Ne bilim bizim erkekler diyince bizimkilerden bahsediyorsun sandım.
Sen: Neyse kızlar hadi gidelim bakalım yanlarına.
Alice: Hanımlar kıskandırma saati başlasın.! *Beraber çocukların olduğu masaya geçeriz.*
*Ben Dylan'ın yanına oturdum. Alice Arthur'un, Hermione Alex'in, Susan James'ın, Pansy'de Chase'nin yanına oturmuştu.* *Ben tabiki aralarında en yakışıklı olanın yanına oturucaktım ;)*
Sen: Ne yapıyorsunuz baylar?
Dylan: Tamda tatlıya geçiyordum sen geldin (İsmin).
Sen: *içinden* Anaa bu hızlı çıktı ya la :/ Ben ne yapıcam şimdi? Neyse kullanırım bu durumu :D
Alice: *Durumu anlar ve bir anda* Dylan bizde burdayız. Ben (İsmin)'den daha tatlıyım canım.
Arthur: Katılıyorum.
Sen: *İçinden* Yuh ebenin amı yani ne diye geldik ne çıktı?! *Tam bunları düşünürken bizim uzaylılar içeri girdi. Ben Cedric'le göz göze geldim ve o sırada Dylan'la gülüşüyorduk. (Allah'ım çıldırıcam) *Beni öldürücek gibi bakıyordu kesin akşam boku yedim.*
Dylan: (İsmin) orda mısın?
Sen: Ne şey evet burdayım. Sen kızlar artık kalksak mı ben doydum çünkü.
Dylan: (İsmin) doyduğuna emin misin?
Sen: Evet neden emin olmim ki?
Dylan: Çünkü geldiğinden beri ya benimle konuştun ya da kendi düşüncelerine dalıp gittin.
Alice: Dylan o doydu doydu zaten pek fazla bir şey yemez o.
Susan: Evet evet hadi kalkalım biz.*Masadan kalkarız ve odalara doğru yürürken uzaylıların bizi takip ettiğini anlarız.*
Sen: Ayhh kızlar peşimizden geliyorlar kesin boku yedik.
Alice: Bu gece beraber mi kalsak?
Sen: O kadar mı kötü olmuştur? Neyse kızlar bakın bu akşam ne olursa olsun sakın tavrımızı bozmuyoruz.
Pansy: Aynen kızlar bu geceden sağ çıkabiliriz. *Birbirimizden ayrılırız ve odalarımıza geçeriz.*
Beğenmeyi unutmatın :*
