Multimedia Ege
Bölüm şarkımız için silannn a teşekkürler 😄Ege ufak bir kahkaha attı. "Sanırım hatırlamıyorsun..?"
Tamam, ya ben balık hafızalıydım-ki kesinlikle öyleydim- ya da cidden bu çocuğu tanımıyordum. Veya tanımadığımı sanıyordum. "Okulun ilk günü, hiç birine çarptın mı?" Tek kaşını kaldırmış bana bakıyordu. Okulun ilk günü ne olmuştu ki acaba. Yani okullar açılalı 3 hafta geçmişti ve bu sınavlar yüzünden hafızam fal- BİR DAKİKA EVET!!! Okulun ilk günü sınıftakilere atarlanıp çıkarken II. Titanic vakası yaşamıştım. Çocuğa çarpıp üzerine de birgüzel saydırmıştım. Sonradan pişman olmuştum hatta kimdi diye diğer sınıflara da bakmıştım ama çocuğun yüzünü hatırlayamıyordum, dikkat etmemiştim. Hadi canım!! Demek ki o kişi Egeydi. Vay anasını. "Ev-vet, ama neden sordun ?" Gülümsedi. Ne kadar çok gülümsüyordu bu çocuk. "Bana çarpmıştın da." Kafasını eğip ellerine odaklanmıştı. "Aa, şey evet kusura bakma çok ters bir anıma denk geldi ben normalde öyle çok abartılı bir tep-". "Önemli değil, cidden" ani girişimiyle susmak zorunda kalmıştım. Biraz utanıyordum çünkü o gün gerçekten kezbanlar gibi davranmıştım hemde fazlasıyla. Daha sonra ağzımı açıp birşey söylemedim. Bir yandan tıkınırken bir yandan da Ege yi inceliyordum. Açık kumral saçları ve karamel rengi gözleri vardı. Yüz hatları gerçekten hoştu ve birçok kızın dikkatini kolayca çekebilecek bir çocuktu.
Ege sayesinde aldığım kekimi ve sütümü çoktan bitirmiştim geri kalanları da zorla Egeyle birlikte yemiştik. Hoşbeşleri ağzına tıkıştırmıştım başka türlü yediremeyecektim. Garip bir kız olduğumu söyleyip gülmüştü tabii. Biraz da sohbet etmiştik. Okula bu sene gelmiş, yan sınıfımızda yani 'C' şubesindeymiş. Bu da demek oluyordu ki eşit ağırlıkçıydı. Bense sayısalcıydım. Ailesinin iş durumu yüzünden sürekli şehir dışına çıktığından bahsetti. Bizden iki yaş küçük Ceylin adında bir kız kardeşi vardı. Eski okulunda basketbol takım kaptanlığı yapıyormuş-ehehe Deniz bu çocuktan hiç hoşlanmayacaktı-. Ailesinin zorlamasıyla küçükken aldığı müzik dersleri sayesinde çalabildiği birkaç enstrüman olduğunu söyledi. Ve çizim yapmaktan hoşlanıyormuş. Bu çocuk, yani bu çocuk biraz fazla İYİYDİ. Uğraştığı şeyler olsun konuşma tarzı olsun herşeyiyle iyiydi. Biraz daha konuştuktan sonra yukarı doğru çıkmaya başladık. Koridora geldiğimizde bizim tayfa toplanmış aralarında konuşuyorlardı büyük olasılıkla fizikçiye sövüyorlardı ehe. Bizi görünce hepsi birden bu tarafa döndü Alkım piç smile atarak Begümse tek kaşını kaldırmış hunharca bakıyordu. Deniz her zamanki ifadesiz boş bakışını takınıyordu Batuhan ve Burak biraz şaşkındı. "Neyse, mm sonra görüşürüz o zaman.." Gülümsedim "Tanıştığıma memnun oldum Ege sonra görüşürüz" el salladıktan sonra bizimkilerin yanına doğru ilerledim. "Ee fizik yazılısı nasıldı.?" Kolumu Batuhanın omzuna atmıştım. Alkım "Elmacıklı sen onu bırakta yanında ki kimdi onu anlat." Begüm araya girdi "Beren o taş çocuk da kim anlat hemeğğn.!?" Burak "Oo kanka hayırdır enişte mi" dedi. Gülerek omzuna vurdum "Hayır tabii ki! Saçmalamayın. Bir arkadaşım işte. Adı Ege. Bu sene gelmiş. Kantinde benim için birşeyler almasını rica ettim orda tanıştık. Abartılacak birşey yok ortada." Batuhan sırıtarak "Tabii canım, Berenciğimiz nasıl diyorsa öyledir(!)" Aptal, dalga geçiyordu. Burak "İyi bakalım." Demişti. Begüm hala hunharca gülüyordu. Alkımsa sonra soracaktı, bakışlarından belliydi. "Neyse hadi sınıfa geçelim." dedi Deniz. Sonraki dersler matematikçimiz olan 'Mahfuz' hocayaydı. Tek kelimeyle adamdan nefret ediyordum. Matematikten soğumamın tek nedeniydi. Öyle böyle geçen 4 dersin sonunda zil çalmıştı. Alkımla çantalarımızı aldığımız gibi fırladık. Alkım "Beren bir yere gitmemiz gerekiyor, kesinlikle çok önemli. Ölüm kalım meselesi bak kütfen" diyerek beni çekiştiriyordu. Bütün ısrarlarıma rağmen nereye gideceğimizi söylememişti. Bir yandan merak ediyor bir yandan da korkuyordum. Allah bilir başına nasıl bir bela almıştı. Acaba sapığı mı vardı ayy yok yok bu ihtimali hiç düşünmek istemiyordum. HA! Alkım uyuşturucuya başlamıştı da onu sıkıştırıyor olabilirlermiydi o da korkup kimseye söyleyemiyordu. Yok canım abartma sende Beren Alkım ve uyuşturcu, PEH. Olamaz dimi, olamaz be. Tipik türk anneleri gibi kafamda manyak seneryolar kurmaya başlamıştım ki Alkımın çekiştimesiyle saçma sapan hayallerimden kurtulup Cengiz abiye servise gelmeyeceğimi bildiren bir mesaj attım. Hadi bakalım, Alkım hanım beni nerelere sürükleyecekti kim bilir...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yok Daha Neler
Teen Fiction17 yaşında ki Beren'in karışık ve bir o kadar da saçma dünyasına merhaba diyin lütfen !