AYET: "Ey iman edenler! Birinizin ölümü yaklaştığı zaman, vasiyet sırasında aranızda şahitlik (edecek olanlar) sizden adaletli iki kişidir. Yahut; seferde olup da başınıza ölüm musibeti gelirse, sizin dışınızdan başka iki kişi şahitlik eder. "(MAİDE/106)
HADİS: “Varis için vasiyet yoktur.”(Hanbel 14/238)İZÂH: Böyle bir hadisi bulamadığım için açıklamasını yapamayacağım. Lâkin konu ile alakadar olacağını düşündüğüm başka hadis-i şerifleri mevcuttur; belki kırpmış gibi gösterilen bu hadiste o mânâ için kullanılmış olunabilir: Hazreti Fatıma ve Hazreti Abbas Radıyallahu Anh, Hazreti Ebu Bekir Radıyallahu Anh’e uğrayıp, Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’tan kendilerine kalan mirası sordular. Hazreti Ebu Bekir Radıyallahu Anh onlara: "Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’ın: "Bize kimse varis olamaz, bıraktıklarımız hep sadakadır. Ancak Al-i Muhammed bu maldan (ihtiyacı kadarını) yer" dediğini işittim. Allah’a yemin olsun Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’ın yaptığını gördüğüm bir şeyi terk etmem, mutlaka onu yaparım. Ben O’nun emrinden bir şey terk edecek olsam sapıtmaktan korkarım!" dedi."( Buhari, Fedailu’l-Ashab 12, Müslim, Cihad 53, (1759))
Burada Kendileri’nden (s.a.v) yahut hane-i saadetlerinde dünyalık bir mal kalmadığı için "vasiyet yoktur," diye buyrulmuş olunabilir. Olmayan mal mülk varken nasıl ki maddi kazançlı bir vasiyet kalabilir ki? Ki size başka bir hadis-i şerif gösterecek olur isem; Hazreti Enes Radıyallahu Anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Kim varisinin mirasçılığı (hakkı)ndan kaçarsa Allah Kıyâmet günü o kimsenin cennetten mirasçılığını keser."(İbnu Mace Sünen (2703) - Hds :(6831))
Ayrıca Nebi (s.a.v) ömrünün son demlerine bakınca kendisi de vasiyet yazma eyleminde bulunduğunu bunu halka açık alanda yaparak Kur’an emrinde yol aldığı unutulmamalı: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) muhtazar (ölmeye yakın) iken evde bir kısım erkekler vardı. Bunlardan biri de Ömer İbnu’l-Hattab Radıyallahu Anh idi. Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): "Gelin, size bir şey (vasiyet) yazayım da bundan sonra dalalete düşmeyin!" buyurdular. Hazreti Ömer: "Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e izdırap galebe çalmış olmalı. Yanımızda Kur’an var, Allah’ın kitabı sizlere yeterlidir" dedi. Oradakiler aralarında ihtilafa düştü. Kimisi: "Yaklaşın, Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) size vasiyet yazsın!" diyor, kimi de Hazreti Ömer Radıyallahu Anh’in sözünü tekrar ediyordu. Gürültü ve ihtilaf artınca, (aleyhissalatu vesselam): "Yanımdan halkın, yanımda münakaşa caiz değildir!" buyurdu. Bunun üzerine İbnu Abbas Radıyallahu Anh: "En büyük musibet, Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’la onun vasiyeti arasına girip engel olmaktır!" diyerek çıktı."(Buhari, Megazi 83, İlm 39, Cihad 176, Cizye 6, İ’tisam 26, Müslim, Vasiyye 22, (1637))
Ki bu iki hadis- şerif hakkında çelişki olduğunu düşünen akıllar, aslında maldan başka vasiyet olmayacağı kanısına kapılan maddeci akılsızlar!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sahih Hadisler Kur'an İle Çelişiyor İddialarına Cevaplar
SpiritualBu mektubumuzda "Hadisler Kur'an ile çelişiyor!" iddialarına ait sunulan on çelişki(!) hakkında açıklama ve izahlarda bulunacağız inşALLAH. Hadisler hakkında çoğu bilgiyi bir önceki mektupta belirttiğimiz için olabildiğince tekrarata düşmeden, hadis...