0.9

452 50 80
                                    

Odama girerek camın kenarına oturdum. Dışarıda kar yağmaya başlamıştı. Elimi kalbime attım. Canım yanıyordu, Jimin'in canını yaktım diye mi ?..Boşta olan elim dudağıma gitti.

İlk kez birini öpmüştüm. İstemsizce gülümsediğimi fark edince kafamı iki yana sallayıp kendime geldim.

Onu görünce niye midemde garip şeyler olmaya başladı ? Düşününce neden kalbim hızlanıyor ? Neden onu düşünüyorum ?! Chanyeol'a ne oldu ?

Bu soruların cevabını vermeye korkuyorum. Aşağıda jimin'i gördüm soğuğu umursamadan atını seviyordu.

Yine oluyor işte!..son zamanlarda bu çoğaldı. Kalbim hızlı atıyor. Onu ilk kurtardığımda da korktuğumdan olmuştur diye düşünmüştüm.

Bana ilk beni sevdiğini söylediğinde de kalbim hızlı attı. Ama benim aklımda sadece Chanyeol vardı. Aynı anda iki kişiyi sevmem mümkün mü ki ?

Chanyeol'u sevmekten çok artık bir takıntı haline getirmişim gibi hissediyorum. Her ne kadar bana onları söyleyen Lisa'ya sinirlenip dediklerine üzülsem de gözümü açmıştı.

Chanyeol beni sevmiyordu seulgi ile çıktıklarını biliyordum sadece kendime bunu itiraf edemiyordum. Daha doğrusu itiraf etmeye korkuyorum. Kenardaki siyah pelerini üstüne geçirdim.

Şapkasını kafama geçirerek odamdan çıkarak aşağıya doğru koşmaya başladım. Etrafa baktığımda jimin yoktu atın yanına gidip onu sevmeye başladım. Atın gözlerinin içine baktım.
"Budala prens nerde ?"
Dedim gülerek

"Bu annemindi..."
Arkamdan gelen sesle o tarafa döndüm.
"...seni ilk gördüğüm zaman o yüzden seni öldürmeye kalktım. Annemden bana kalan tek şey bu kar beyazı at"
Diyerek güldü. Soğuktan minik burnu kızarmıştı.

Yüzünü incelerken kalbimi sakinleştirmeye çalışıyordum. Jimin yanıma gelerek atı sevmeye başladı.
"O benim tek arkadaşım"
Dedi, elimi atın üstündeki jimin'in elinin üstüne koydum.

Jimin elini çekince ona döndüm.
"Duygularınla oynamadım bugün"
Dedim
"Konuşmak istemiyorum"
Dedi, giderken arkasından bağırdım.
"Sadece herşeyin farkına yeni vardım..."
Diyince durdu.

Gözlerimi kapatarak derin bir nefes aldım
"...seni seviyorum"
Dedim, bana dönmedi hâlâ önüne bakıyordu.

Bir anda gitmeye başlayınca arkasından bağırdım.
"Seni seviyorum dedim!"
Saraya girerken tekrar bağırdım.

"Sana seni sevdiğimi söyledim budala!"
Bir kere bile bana bakmadan gidince canımı yaktı.

Belki de benimle dalga geçmişti beni gerçekten sevmiyordu. Kenardaki ata döndüm.
"Senin budala sahibin yüzünden bu haldeyim"
Dedi

"Küçik hanım"
Arkamdan gelen sesle o tarafa döndüm.
"Buyrun ?"
Dedi
"Bu size..."
Diyince eline baktım.

"N-"
Karnımda hissettim acıyla ağzım açıldı. Elimi karnıma götürdüm.
"...işte bu"
Diyerek kaçmaya başladı.

Yere düştüm, akan kan yerdeki karı kırmızıya boyarken duyduğum son ses yanındaki atın çaresiz bağırışlarıydı...

Park Jimin:

Rose'nin dediğiyle durdum.
"Sadece herşeyin farkına yeni vardım..."
Neyim farkına varmıştı ?
"...seni seviyorum"
Diyince şaşkınlıkla gözlerim açıldı.

Ama büyük ihtimalle yalan söylüyordu sabah yaptığı şeyden pişman olduğu için vicdanını rahatlatmaya çalışıyordur.

Saraya doğru yürümeye başladım
"Seni seviyorum dedim!"
Onu takmadan yürümeye devam ettim.

"Sana seni sevdiğimi söyledim budala!"
Onu boşverip saraya girdim.
"Jimin babam seni çağırıyor"
Dedi Jennie, onu onaylayarak babamın yanına doğru yürümeye başladım.

Kapının önüne gelince muhafızlar saygıyla eğilerek kapıyı açtılar. İçeri girip masada oturan babama baktım.
"Beni emretmişsiniz kralım"
Dedim

"Jimin getirdiğin kızlar onları bir süre inceledim..."
Diyerek durdu.
"...iyi birilerine benziyorlar, tehlike geçene kadar onları misafir etmekte bir sakınca göremiyorum..."
Diyince güldüm.

"..ayrıca sarışın olan, ismi neydi ?"
"Roseanne"
"O kızda büyük bir azim görüyorum. Aynı annen gibi korkusuz ve hep kendi dediğini yapan bir yapısı var sanırım. Küçük bir kızla konuşurken kulak misafiri oldum aynı annen gibi erkeklerle kadınların eşit olabileceğini savunuyor"
Demesiyle güldüm

"Müsaadenizle kralım"
"Müsade senin"
Saygıyla eğilip odadan çıktım. Kapıyı kapatıp derin bir nefes alınca ilgimi konuşarak hızla adımlarla giden iki kişi çekti.

"Ne yani atların yanında biri mi bıçaklanmış ?"
Onları takmadan yürürken aklıma en son orda Rose'nin olduğu gelince kalbime bir sızı girdi.

~PRİSONER~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin