42.Bölüm Doğum

4.1K 113 28
                                    

Mine

Yine ağrı girdi karnıma saat gecenin bilmem kaçı.. 

Geçer belki diye içimden sayı saymaya başladım.. Geçmedi, geçmek bir yana daha da artı. Göbeğimi ortadan ikiye ayırıyorlar sanki..  Bir yerden sonra acı o kadar katlanılmaz oldu ki.. 

Can acısıyla Yanımda uyuyan adamı sertçe omzuna vurarak uyandırdım..

- Kal Emir bu sefer gerçekten geliyorr!!!

Emir de bu anı beklemiş resmen, benim dürtmemle bir yataktan fırlayışı var.. Sersemlemiş bir halde ayakta bir sallandı öne, sonra gözleri beni bulunca, can acısında karnımı tutmamdan anladı bir şeylerin ters gittiğine..  Telaşlı hareketlerle, giyinme odasına giderken..

- Hemen giyinip gelecem telaş yapmaa.. 

Demesi kolay, sancıyı çeken benim burda. Ruhumu teslim edecem az kaldı. Alt tarafı bir pantolon bir gömlek giymek neden bu kadar uzun sürdü? Belime giren sancıyla iki büklüm olunca acıyla bağırdım..

- EMİRRR HİÇ GELME İSTERSENN... BEN BURDA DOĞURURUMM!!! 

- Tamam tamam geldim.. 

Sonun da, beni kucağına aldığı gibi, odadan çıktık.. Koridorda saçı başı dağılmış uykulu gözlerle Gökhan da bize doğru geliyor.. Dün gece de böyle uyandırmıştım, haliyle biraz sitemli.

- Bak kızım doğuracaksan gidelim. yoksa hiç uğraştırma bizi ya.. Rüyamda ne güzel mankenlerle ıssız ada da, kaynaşıyorduk.. Senin yüzünden yarım kaldı rüyamm..

Yaşadığım gerilimden tırnaklarımı Emirin omzuna geçirdim. Emir yüzümde acı çeken ifademi görünce, Gökhan'ın yanından geçerken, kinayeli bir sesle.

- Başlarım sana da mankenine de, düş peşimize Gökhan çabuk.. Biz neyin derdindeyiz, adam hayalini anlatıyor.

.........

Gökhan

Ben biliyordum böyle olaağını..

Yine boşuna gittik hastaneye, yanlış alarm. Emir Mineyi odasına doğru kucağında taşırken bende kendimi salondaki yumuşak koltuklara bıraktım. Bizim ki yol dönüşünde arabada uyuya kaldı. Eee üç an kolay mı? 

Merdivenlerden ayak  sesi gelince dönüp baktım, uykusuz aksi bir adamla karşılaştım geldi kendini yanımda ki boş koltuğa attı. Bu hali o kadar komik ki. Kendimi tutamadım gülmeye başladım.. Benim gülmemi duyunca, yandan bir ters bakış attı, ağzının içinden homurdandığını duydum.

- Neye gülüyorsun Gökhan, saat sabahın beşi ya. Offf kalk bir şeyler yiyelim şirkete geçelim.. 

Nasıl ya.. Uykusuzum ben. Kaşlarımı çatıp koltuktan kalkan adama baktım. Olmaz kardeşim, bütün gece uykusuz kalmışım, bir de köle gibi gidip çalışacak mıyım bu halde..

- Kabul etmiyorum, kuzen. Sen git çalış, hem ya yine sancılanırsa, ne olur ne olmaz. Kendimi düşünüyorsam, bak çok ciddiyim. İki gün iki mankenle odadan çıkmak nasip olmasın. Büyük te yemin ettim gördün..

Yüzünde eğlendiği belli, yarım ağız dediklerime gülerek.. 

- Çok büyük yemin ettin Gökhan. Tamam tamam acıdım haline, kal evde.. Gözün kulağın Mine de olsun.

..........

Emir

Uykusuzluğa vücudum isyan ediyor artık. 

Akşam olmasına 2 saat kalmış, işleri erken bitirip kendimi eve, atmak için can atıyorum. Kapı gürültüyle açılıp kapanınca, kafamı yarım saattir gömdüğüm klasörden ayırdım,  gelene baktım. Babam.

Psikopat KocamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin