•3•

16 11 8
                                    

Gözlerimi baş ağrısıyla açtığım da sabahın çoktan olduğunu fark etmiştim.Sanırım biraz geç uyanmıştım.Yatakta yanımda yatan Bora'yı göremeyince kalktığını anlayıp ben de yataktan kalktım.Yatak odasından çıkıp salona doğru girdiğim de onu göremedim.Fakat masanın üzerindeki kahvaltılıklar dikkatimi çekmişti.Daha sonra mutfağa geçince gözlerime inanamadım.

Bora kahvaltı mı hazırlıyordu?Ah sanırım evet.Bu durum beni baya şaşırtırken mutfağa girdim.

"Günaydın."

Bu sırada o da günaydın demeyip beni dalgayla karışık terslemişti.

"Öğlen oldu."

Ama ben yeni uyanmıştım.Yani bir günaydını çok görmemeliydi.Ama bunu daha fazla takmayıp bu sefer ben onunla dalga geçmiştim.

"Niyeyse seni kahvaltı hazırlarken görmek beni şaşırtttı."

Elindeki işi bırakıp bana döndüğün de yüzünde gülümseme vardı.Ama oldukça kendinden emin cevap vermişti.

"Beni daha yeni tanıdın."

Hayır seni tanımadım.Tanımak bu değildi.Ayrıca bu sadece onun hakkında bir öngörümdü.

Bana cevap verdikten sonra işine tekrar odaklanıp domatesleri kesmeye başlamıştı.Ben de ona yaklaşarak kestiği domateslerden bir tane aldım.Bu sırada bana laf atınca ben de ona yardım etmek zorunda kalmıştım.

"Hazıra konmayı seviyorsun sanırım."

Gözlerimi devirip ne yapmam gerektiğini sordum.Fakat yapılacak bir şeyin olmadığını söyleyince boş kalmıştım.

"Ben hepsini hazırladım."

O halde niye böyle demişti.Anlamamıştım.
Salona geçip masaya oturduğum da sofradaki kahvaltılıklara baktım.Bize yetecek kadar ürün vardı.Bu duruma sevinip yemeye başladım.

Bora'da elindeki domatesleri ve yumurta tavasını masaya koydu.Ardından sandalyeye oturdu.

Bana bakarak;

"Afiyet olsun."

Dedikten sonra o da benim gibi yemeye başladı.

Ben de ona bu kahvaltı için teşekkür etmek istedim.Sanırım bu teşekkür sadece kahvaltı için değildi.Beni koruması ve evine alması için de etmiştim.

"Teşekkür ederim."

Ekmeği ağzına atarken bana şaşkınlıkla bakıyordu.Sanırım neden teşekkür ettiğimi anlamamıştı.Ben de açıklayıcı olmak için devamını getirdim.

"Her şey için."

Kafasını sallarken konuşarak cevap verme gereksinimi duymamıştı.

Bir süre ikimiz de sessiz kalmıştık.Ama ben sonradan aklıma takılan bir soruyu sordum.Burada soruları ben soruyordum.
Bora'da cevap veriyordu.

"Adama bir şey olup olmadığını nasıl öğreneceğiz?"

Yemeği bitirip sigara paketini çıkartırken beni cevaplandırdı.Ben de bu sorunun cevabını gerçekten bilmediğim için onu dinledim.

"Bugün öğrenmeye bara gideceğim."

Bu cevabı beni oldukça şaşırtmıştı.Kaçış denilen şey bu muydu?Olay yerine geri gidecekti.Of gerçi onun bir suçu yoktu.Eğer adama bir şey olduysa bütün suç bende olacaktı.Ayrıca ben varken Bora'nın karışmasını asla istemezdim.O yüzden buna karşı gelmeyip gidebileceğini söyledim.

BELALIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin