06

1.3K 117 251
                                    

Bölüm şarkısı lüften dinleyerek okuyun.

İyi okumalar...

Erwinin planı işe yaramış dişi dev yakalanmıştı.Tahmin ettikleri gibi dişi devin sahibi Annie Leonhart idi. Erenin deviyle Sur Sina da savaşmışlardı. Dişi dev duvara tırmanırken parçaladığı surun içinde bir dev yüzü ortaya çıkmış bu kafaları fena halde karıştırmıştı.Orda bulunan bir rahip hemen o devin yüzünü örtmelerinin gerektiğini ve güneş ışığı almaması gerektiğini söylemişti.

Hanji, operasyon sonrası rapor edilmek üzere toplanan herkesin içinde bunları anlatmıştı.

"Ahh..keşke orda olsaydım.Dişi deve bende bir çizik atmak isterdim."

Bu operasyonu ölen takım arkadaşlarımın intikamı almak için iyi bir zaman olduğunu düşünürken Erwin, burda kalıp Levi-han hazretlerine bakmam gerektiğini söylemişti.

Merkezde kalıp Levi-han hazretlerine bakıcılık yapmış, ona çay hazırlamış ve çalışma odasını toplamıştım.Evet.Ona beni çağırmayın dediğim halde bile beni, odasının önündeki askerlere çağırttırmıştı.

Dişi devin operasyonuna katılmadığım halde rapor toplantısına Erwin ve Hanjinin caydırıcı tehtitleriyle zorla toplantıya katılmıştım. Neyseki masaya başımı koyup uyumama birşey dememişlerdi.

Başımı kollarıma, kollarımıda masaya koyduğum için başımın ağırlığıyla koluma kan gitmemişti bu da kolumun uyuşmasına sebep olmuştu.

Masadan kafamı kaldırdığımda herkes gitmiş bir ben kalmıştım odada.

"İnsanlık ölmüş bee!  Bir uyandırsaydınız keşke"

Ayağa kalktığımda sırtımdaki bir ağırlığın azaldığını farkettim. Arkamı dönüp sandelyeye baktığımda örtü vardı. Demek üstümü örtmüşlerdi.

Esneyerek kollarımı öne uzatıp kapıya doğru yürüdüm. Kapıdan çıkarken kafamın sert bir cisime çarpmasıyla esnemeyi bırakıp olduğum yerde durdum.

"Yhaa..önüne baksana be adam!"

Eren:Adam mı?

"A sen miydin.Kusura bakma"

Eren hayır anlamında kafasını sallayarak:

Eren:Önemli değil.

"Sen niye burdasın?"

Eren:Sana bakmaya gelmiştim.Fazla derin uyuyordun da uyandırmak istememiştim bu yüzden üstünü örttüm.

"Haaa sen miydin o. Teşekkür ederim"

Erenin yanından geçip giderken bileğimin bir el tarafından tutulmasıyla durup arkama döndüm.Bir Erene birde bileğimi tutan eline bakarak:

"Birşey mi var?"

Eren:Evet var.

Etrafta dolaşan askerlere bakarak sessizce:

Eren:Müsait bir yerde konuşalım.
Demesiyle tuttuğu bileğimi bırakmadan beni sürüklemeye başladı.

"Hey nereye götürüyorsun.Eren bırakıcak mısın? Kendim yürüyebiliyorum"

Geçtiğimiz koridorların sayısını unutunca bende saymayı bıraktım. Bodrum katın depo olan kısmına gelince bileğimi bırakıp bana döndü.

Eren:Sana söylemem gereken birşey var.

"Evet dinliyorum"

Eren:Petra ölmeden önceki konuşmanızı duydum.

Attack on Titan/~Levi Ackerman~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin