ÖNCEKİ BÖLÜMDEN"Benim eve geçmem gerekiyor yılmaz amca, sonra yine konuşuruz" diyerek askeriyeden çıktım ve arabama bindim. Hedefim belliydi.
Şehitler mezarlığı...İyi okumalar ******************************************
Şehitler mezarlığına doğru giderken geçmişimi düşündüm. Abimin bana ufaklık dediği zamanları...
O zamanlar o kadar mutluydumki sanki o mutlu zamanlarım hep devam edecek gibi, sanki biz hiç ayrılmicaz ve mutlu bir aile olucaz gibi ama adı üstünde çocuktum. 16 yaşımdaki o olaydan sonra eskiden sıcak, sürekli gülümseyen, espri delisi, etrafına gülücükler saçan o kızdan şuanki soğuk, kesin cevap, gülümsemeyen ve yarım kalmış o kişiye dönüştüm. Zordu yaşadıklarım, uzun bir süre toparlanamadım, tedavi aldım hem psikolojik hem de fiziksel ama o zor zamanlarımdan bir gün bir rüya gördüm. Abim üstünde formasıyla bana gülümsüyordu. Onu görünce abi diye bağırdım, koşmak istedim ama ne sesim çıktı ne de bir cm kıpırdadım. Normalde hep kabuslar görürdüm ama o akşam abimin odasında uyuduğum için mi bilmiyorum, abimi görmüştüm.
Bana ne olursa olsun güçlü kalmamı, şehit olduğu için mutlu olduğunu ve pişmanlık duymadığını söyledi. Onu o kadar özlemiştim ki, sonra gözümü açıp saate baktım, sabah olmak üzereydi. Ben o gece bir karar vermiştim. Ailemi gurulandıracak bir asker olmaya yemin etmiştim. Bunu o sabahta anneme ve babama söylemiştim. İkisininde gözleri dolmuştu, annem ilk başta istemesede gözlerimdeki o kararlılığı görünce tamam demişti. Sonra babam beni eğitti. Kara harp okulunu kazandım. Bu arada söylemeyi unuttum ama babam emekli tuğgeneral aslında tümgeneral terfisi aldı ama abimi kaybettikten sonra hem bizle daha çok vakit geçirmek hemde sakin bir hayat istediği için terfi aldıktan hemen sonra emekliliğe ayrıldı. Babam tümgeneralken bişey yapmadığı için kendini tümgeneral olarak kabul etmez.Herneyse, tabi bu arada babamda benim şuanki halim gibi iki mesleğini birden yürütüyormuş ve tümgeneral olsada gerçek kimliğini hiçbir zaman ortaya çıkarmadı. Babamın asker kimliğini bilen sadece annem, ben, babamın emrinde çalışan asker ve cumhurbaşkanı biliyor. Eski çalıştığı kişiler ise onu yarbay olarak biliyor. O yüzden bizim geçmişimizi kimse bilmez. Yani araştırsalar bile bomboş bir sayfayla karşılaşırlar. Ben bu sırada abimin olduğu şehitler mezarlığına vardım. Hava soğuk olduğu için üstüme siyah kabanımı giydim. Abimin yanına geldiğimde onun mezarını temizledim, çiçeklerini değiştirdim. Mezarlığına beyaz gül koymuştum. Beyaz gülleri çok severdi bu yüzden her çiçek solduğunda yeni bir gül alıp tekrar koyarım.
--- "Abi ben geldim. Ufaklığın geldi. Senin yanına gelmem biraz uzun sürdü. Biliyorsun görevler beklemez. Seni çok özledik abi, artık kokunda kayboldu odandan. Senin kokunu o kadar aradımki ama yok abi, sen öyle güzel kokardınki kendimi huzurlu bir şekilde kollarında uyumaya bırakırdım. Hatırlıyor musun? Bir gün bana bir sürprizin olduğunu söyleyip beni bir ağaç eve götürmüştün. O ağaç evini gördüğümde çok mutlu olmuştum. O gün bana ağaç evde dediklerini hatırlıyor musun? Eğer bana bir şey olursa ağlama demiştin, seni ağlarken görürsem üzülürüm demiştin. Ben sadece sen benim kucağımda şehit olduğunda ağladım abi ama bana dediğin o sözler aklıma geldi. O yüzden ağlamayı kesip sana son bir kez baktım ve sarıldım. O günden sonra hiç ağlamadım abi, içim ağladı her şahit arkadaşlarımı gördüğümde ama hiç dışarı vurmadım. Bana kızmazsın demi içimden ağladığım için
Kızma bana abi ama dışa vurmuyorum en azından
Sen beni güçlü gör, ağlamadığımı gör, üzülme diye.
Keşke burada olsaydın abi, bana mezuniyetimdeki o çok istediğim, kendi ellerinle yaptığın tahta oyuncaklardan vericektin. O istediğim oyuncağı bırakmışsın bana evet ama ben kanlı canlı senin gözlerine bakarak almak istemiştim. O gün beni kurtarmaya geldiğinde o kadar sevinmiştimki sana anlatamam. Ama arkandaki o adamı görmedim, özür dilerim. Hepsi benim hatam."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARA PANDORA
Teen Fiction"KARA PANDORA adlı ilk kitaptır" . . İki bordo bereli, biri geçmişi acı çektiği anlarla dolu olan inatçı ve güçlü bir kadın, bir diğeri ise gözlerinin önünde annesi ve babasının ölümünü izlemiş, yaralarla dolu ama güçlü bir adam... Biz bu kitapta ik...