Bölüm 11

267 12 0
                                    

Biraz baş ağrısıyla beraber gözümü açtım.Henüz nerede olduğumu anlayamamıştım ama havadaki koku çok tanıdık gelmişti. Burası ailemin oturduğu sitedeki binalardan birinin bodrumuydu. Anıl hala uyanamamıştı.Bağırmaya başladım;

"-Her kimseniz,hemen şimdi bizi çözün.Eğer bizi serbest bırakırsanız size zarar vermeyeceğim,yoksa-"

"-Yoksa ne?" Sözümü kapıdan içeri giren adam bölmüştü. "Biraz daha beklemeniz gerekiyor. Sizi burada tutmaya meraklı değiliz.Kamp doktorumuz birazdan gelip sizi kontrol edecek.Eğer zombilere temas etti-"

"Hayır onlarla hiçbir temasımız olmadı." Bu kez ben onun sözünü kesmiştim.O sırada elindeki malzemelerden kamp doktoru olduğunu anladığım adam içeri girdi.Anıl da uyanmıştı."İyi günler,ben Cenk,doktorum. Sizin sağlıklı olup olmadığınızı kontrol edeceğim. Sonrasında ise kampımıza katılmak ya da gitmek konusunda serbestsiniz." dedi adam.

Bütün kontrol sırasında sorular aklımda uçutu. Kimdi bu adamlar? Bu siteyi kamp olarak kullanıyorlarsa eskiden bu sitede yaşayanlara ne olmuştu?Birazdan bunlar ve bunlar gibi aklımdaki bütün sorular cevap bulacaklardı...

Bizi yukarı çıkarttılar. Sitenin bahçesinde 20 kadar kişi vardı ve hepsi bir işle uğraşıyorlardı. Onların haricinde çatılarda 6 nöbetçi ve bahçede elinde bir birayla oturan bir adam görmüştüm. Çalışanların içerisinde kardeşimi seçtim. Hemen yanına gittim ve sarıldım. Daha 15 yaşındaydı ve yaşına rağmen kimbilir neler atlatmıştı. Beni görür görmez ağlamaya başladı. Bir yandan ağlıyor,bir yandan beni çekiştiriyordu. Nöbetçilerin olmadığı bir yere geldiğimizde bana döndü ve;"Mehmet Abi,hemen gitmemiz lazım. Bu herifler bizi burada zorla tutuyorlar.40 yaşın üstündeki bütün insanları öldürdüler.Annemi de öldürdüler!Karşı koyamadım!" kapı açıldı. İçeri eli sopalı iki adam girdi...

SalgınHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin