Siyah gecenin rüzgarını teninde hissediyordu Jungkook. Yüzüne ve saçlarına vuran rüzgâr onu rahatsız etmiyordu. Onu rahatsız eden şey kalbiydi. Jimin ile yapacakları delice şey için hazırdı.
Jungkook ve Jimin akşam yemeğine katılmış, şüphe uyandırmamak için Jimin patavatsızca davranarak konuşarak evi terk edince, Jungkook da ona eşlik edeceğini muhtemelen bir yerlere içmeye gideceğinden bahsetmişti. Eh, işte şimdi de arabanın kaputuna yaşlanmış kollarını birbirine bağlamış şekilde duruyordu. Jimin ise şoför koltuğunda kapı açık şekilde sigarasını içiyordu. Jungkook artık bu sıkıcı bekleyişi sonlandırmak istedi. Jimin in yanına gitti. Adam telefonla oynuyordu resmen.
"Buraya ne diye geldik? Macera dediğin bu mu? " Jimin sigarasını atarak ona baktı.
"Doğru vakit nedir bilmez misin? "
"Nereye gideceğimizi bile bilmiyorum. Sadece bu otoparkta bekliyoruz!"
"Ne yapalım Jungkook? Daha iyi fikrin var mı?"
"Mesela nereye gideceksek şimdi gidebiliriz?"
"Hayır." Jimin arabaya binip kapıyı kapattı. Jungkook sinirleniyordu. Ne bu haller? Jimin gibi gitti ve yerine oturdu. Kafasını geriye yasladı. Gidene kadar böyle durmak iyiydi.
Jimin kısa süre sonra arabayı çalıştırınca Jungkook kafasını kaldırdı.
"Sonunda gidiyoruz ha? Nereye peki?"
"Üretim fabrikamıza Jungkook. Bakalım neler dönüyor."
"Adresi biliyor musun?"
Jimin arabayı sürerken arada aynaları kontrol ediyordu ve bu havalı görünüyordu.
"Evet. Handong yardımcı oldu."
Jungkook önüne bakmaya başladı. Jimin göründüğü gibi değildi. Dışarıdan bakınca çok umursamaz görünüyordu, ama kafasında kurduğu her şey mantıklıydı. Jungkook bundan hoşlandı. Jimin arabayı üretim fabrikasına yaklaşırken ara sokağa park etti. Fabrikanın olduğu yerde bir sürü fabrika vardı. Ve site oldukça büyüktü. Güvenlikte yoktu. Güvenlik genelde arabayla gezerdi geceleri. Kuşkulu durumda hareket ederlerdi.
Jimin ve Jungkook kapıdan girdiler."Fabrika D blokta. Oraya kadar arabayla gitmeliydik."
"Dikkat çekmeyi seviyorum ama bu gece bunu umursamasak daha iyi Jungkook. Aksi halde ölü dönebiliriz. "
"Ciddi misin?" Jungkook onun dediklerine şaşırmıştı. Bu iş nereye gidiyordu?
"Tahminimce evet."
Jimin konumdan ve binalara dikkat ederek D bloğu bulmaya çalışıyordu. Arada arkasında olan genci kontrol ediyor ve devam ediyordu. Sonunda koca bir kırmızı ok ve tabelayla D blok yazan yeri görünce derin nefes aldı. Tabelanın karşısındaydı aradıkları yer. Jimin saklandıkları fabrikanın duvarına yaslanarak üretim fabrikasına bakıyorlardı.
"Işte oradalar."
Jungkook ta onun gibi bakmıştı.
"Evet bizim tırlarımız. "
"Hadi oraya gidelim. Sessiz ol. "
"Nelerle uğraşıyoruz! Ya elimiz boş dönersek?"
"Bir ihtimalin silindiğini görüp önümüzdeki şıkları eleriz Jungkook. "
Jimin haklıydı. Ancak şüpheliydi de. Büyük amcadan her şeyi bekliyordu. Sessizce fabrikaya yaklaştılar. Fabrika iki katlıydı. Ve adamlar sesli şekilde konuşuyor ve bir yandan da ürünleri yüklüyorlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Inheritor Jikook/kookmin
FanfictionJeon Jungkook 'un dedesi tüm mirasını evlatlık çocuğu Park Jimine bırakır. Yıllar sonra ortaya çıkan çıkan çocuk, Jeon ailesinde şüphe uyandırır. Ve veliaht Jeon Jungkook,Jimini mirastan men etmek için binbir çabaya düşer. Bir süre sonra ise ikisi d...