Inheritor Jikook/kookmin

Angry

Not: Emniyet kemerinizi bağlayıp, fici kütüphanenize ve çevrimdışı hikayelere ekleyip okumayı unutmayın.

Eğer mükemmel bir yolculuk geçirmek isterseniz yorum ve oy vermeyi unutmayın.

Çaylar bedava! Size ısmarladım. *içiyorsunuz var sayın ya da kalkıp demleyim dmfkfk*

Iyi okumalar sizi çok seviyorum ♡

Jimin geldiği mekanı gözleriyle taradı. Arkadaşı Namjoonu farketmesi  uzun sürmemişti. Grimsi saçlarını elleriyle geriye atarak onun yanına yürümeye başladı.  Dikkatleri üstüne çekmeyi severdi. Tam da şuan olduğu gibi. Yanından geçtiği çoğu kişi dönüp bir kez daha bakıyordu. Park Jimin etkisi buydu işte. Aurasina kapılırsanız eğer geri dönmek zor olurdu.

Arkadaşının oturduğu masadaki koltuğa kendini attı.

"Daha fazla kalabalık yer bulamadın  mı ? Burası baya azmış"

Namjoon arkadaşına baktı.

"Ikimize en  yakın yer burasıydı Jimin. Bu arada takım elbisen çok yakışmış.  Baban iyi bakıyor ha?"

"Babam değil Namjoon-ah. Ama evet onun hakkını yiyemem servet bıraktı bana."

Namjoon elini kaldırdı. Yanına gelen garsondan bir bardak rica etti. Yanına getirdiğinde masanın üstündeki şişeden doldurdu.

"Öyleyse bu senin şerefine. "
Bardağı Jimine uzattığında Jimin gülerek aldı ve gülümsedi. Jimin bardağı kafasına dikti.

"Getirdin mi?"

Jimin arkadaşına baktı. Vermek için çok erkendi. Daha yolun başındaydı.

"Şimdi değil Namjoon, şimdi değil. Ben sana vereceğim bunu."

Doğru zamanda.

Biraz daha içtikten sonra sohbet etmeye başladılar. Namjoon Jimin ile Busanda arkadaştı. Ancak Jimin okumayı bırakmıştı. Namjoon da üni için seul e gelince iletişimleri zayıflamıştı. Liseden sonra  çok az görüşmüşlerdi.  Eski günleri yad etmek ikisini güldürmüştü. Jimin saatine baktı.

"Kalksak iyi olur Namjoon. Jeon ailesine öğretmem gereken çok şey var. "

Ikisi kalkarken Jimin hesabı ödemişti.

"Eve bırakayım mı seni? Taksi bulman zor olur."

"Yarın işin var Namjoon."

"Geç kalmam. Hadi gel."

Jimin itiraz etmeden onun park halindeki arabasına bindi. Namjoon arabayı çalıştırırken konum istemişti. Jimin adresi ezbere söylediğinde eve doğru ilerlemek adına ana caddeye çıkmışlardı.

"Jeonlar nasıl Jimin?"

Bu konu hakkında konuşmak Jimin i rahatsız ediyordu. Çünkü hiçbirisini sevmemişti. Ah bir de peşine takılan Jungkook vardı. Çocuk muydu o tanrı aşkına!

"Çok sıkıcı  insanlar. Ama uğraşmayı seviyorum. Zoru severim bilirsin."

Namjoon dikiz aynasından arkasına bakarken gülümseyerek kafasını salladı. Şuan çok ateşli görünüyordu.

"Radyonun sesini yükseltir misin Jimin?"

Jimin  radyonun sesini açtı. Güzel şarkıydı. Beraber eşlik etmeye başladılar.