↣ 9

893 120 77
                                    

Montuma biraz daha sarılıp esen rüzgara karşı direndim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.



Montuma biraz daha sarılıp esen rüzgara karşı direndim. Her zamanki yer derken kış ayında olduğumuzu unutmuştum. Biraz daha böyle durursam soğuktan donacaktım.


Sıcak nefesimi soğuk havaya verip başımı bu tarafa doğru gelen arabaya çevirdim. Sonunda gelebilmişti. Daha okula yetişmem lazımdı ama ben bu soğukta burda dikiliyordum. Arabasını park edip sahile yani yanıma doğru yürümeye başladı. Benim aksime o soğuğu hissetmiyormuş gibi mini eteği ve ince deri ceketiyleydi. Bu kadın gerçekten kaçığın tekiydi.


"Çok beklettim mi prenses?" Alaylı ifadesine gözlerimi devirdim. Dün telefonu suratına kapattığım için bilerek geç gelmişti. "Dua et, yetişmem gereken bir okul var." Dişlerimin arasından konuşup adımlarımı arabasına doğru attım. Evden okula korumalarla gitmek zorunda olduğum için kendi arabamı alamamıştım ve buraya taksiyle gelmiştim. Herhangi kapalı bir alan olmadığı için bu soğuk havada yarım saattir bu aptal kadını bekliyordum.



Kapısını açıp içeri girdikten sonra Jessi kısık gözleri ile beni süzüp sürücü koltuğuna yerleşti. "Beni neden apar topar çağırdığını anlatacak mısın küçük hanım?" Hafif merak hafif alay dolu sesine dudaklarımı büzdüm. "Dün gece gayet açıktım Jessi." Kaşlarını kaldırıp başını salladı ve önüne döndü. "Jackson sana anlatmadığını kimseye anlatmaz. Benden ne istiyorsun?" Sesi düşünceli ve bakışları sisliydi. Jessi ile tek ortak noktamız Jackson'dı. Elbette benim tarafımı tutmasını beklemiyordum. "Yalanlarını duymak isteseydim seni buraya çağırmazdım. Onun her haltını anlattığı sayılı kişilerdensin. Neler olduğunu da en iyi sen biliyorsun. Sana tüm sırlarını bana anlat demiyorum, benimle ilgili olan tüm sırlarını bana anlat."


Sesim yükselmişti ve kaşlarım çatıktı. Jessi bakışlarını sadece benden kaçırıyordu. "Bak güzelim, bunu bana değil o kas yığınına sor. Anlatmak isterse anlatır, istemezse," bana bakıp dudağının kenarıyla gülümsedi. "İstemezse ben de bilmiyorumdur."


"Tam bir sürtüksün." Lafıma sadece kahkaha atarak karşılık vermişti. Yaşı gereğiyle beni hiçbir zaman ciddiye almamıştı zaten. Onun gözünde küçük bir kız çocuğu gibiydim. "Azmine karşılık sadece bunu söyleyebilirim, Jackson sandığın kadar masum bir çocuk değil." Alayla gülüp başımı iki yana sallayıp sertçe arabanın kapısını açıp indim. Kime inanacaktım ben?


Ellerimi saçlarımın arasından gezdirip ayak uçlarıma kadar gelen dalgalara baktım. İçimden sadece ağlama isteği geliyordu. Bir süre arkamda duran arabadan korna sesi geldi ve Jessi eliyle selam verip gaza basıp gitti.


"Lanet olsun!"

Jessi'nin bir şeyler anlatacağına emindim ama benden önce Jackson onu uyarmış olmalıydı. Bana her şeyi anlatmak yerine önümü kesmeye çalışması beni korkutuyordu. Bu kadar büyük ne yapmış olabilirdi ki?


Throne Wars | Taelice + Jacklisa Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin