1. Bölüm- Son Ders Faciası

42 8 8
                                    

Okuldaydık. Son ders. Bu son ders hiç bitmiyordu. Baya da sıkıcıydı. Yanımdakine dokundum. " Uyan artık" dedim sessizce. Hareket yoktu.

Kafasındaki şapkayı çıkarttım. Bir saniye içinde kalkıp boğazımı tuttu duvara yasladı. Ayaklarım yere değmiyordu. Ne oldu ya. Naptım ben sana.

Konuşamıyordum. Herkes geri çekilmişti. Hoca derse devam ediyordu. Ciddenmi.

Gözleri kapalıydı. Gözlerini açtı. İçine baktım. Karanlık bir boşluğa bıraktı ruhum kendini. Ruhum benden gitti. Ve o adam hala bakmaya devam ediyordu. Yavaş yavaş bilincimi kaybediyordum.

Kapı kırıldı. Tuğçe en iyi arkadaşım geldi. Tuğçe kollarında Ela baygın şekilde duruyordu. Son görebildiğim bunlardı. Ela benim yüzümden mi bayıldı. Belkide daha fazlası oldu. Bunlar gerçek olabilirmi acaba?? Bu rüya mı? Riya ise hemen uyanmak istiyorum. Öldüm mü ben? Yoksa ruhum beni terk edip bedenim bana ihanet mi ediyordu? Ne oluyordu?

***Ela gözünden***

Son derste Tuğçe ile konuşuyorduk. Aniden boğazım yanmaya başladı. Acıyordu. Nefes almam gittikçe zorlaştı. Son kelimem "Kumsala birşeyler oluyor" du.
Onun yüzünden ben ölüyor muydum? Allah aşkına intihar mı ediyor bu salak? Boğazını mı kesti yoksa kendini mı boğuyor? Yada gerçekten çok büyük bir tehlikede. Gözlerim karardı ve kendimi bıraktım.

***Tuğçe gözünden***

Çok iyi anlaştık biz Ela ile. Baya ortak yönümüz var. Çok koyu bir sohbet ederken birden boğazını tuttu. Gözleri kızardı. Ne oluyordu ? "Kumsala ya birşeyler oluyor " dedi. " Ne oluyor" dedim ama cevap veremedi. Öksürmeye başladı. Ve kendini bırakıp yere düşecekken tuttum. Kendini mi boğdu az önce? Obaaa....

Kucağıma aldım ve en alt kata Kumsalın yanına gittim kapıyı kırıp içeri girdim. Biri Kumsalı boğazlamıştı. Kızın yüzü mosmor olmuş kangren olucak halde. Öğretmen bayıldı gözümün önünde. Kumsal kendini salmış ölü gibi duruyordu. Elayı yere bıraktım. Ve koşarak boğan kişiye uçan tekme attım. Hareket dahi etmedi. Gerçekmi bu lan.
Betüle baktım. O da yerde yatıyor ama o titriyor. Ağzından kan fışkırıyordu. Ona ne oluyor lan o ne alaka? Onun yüzü de mosmor, Kumsalın yüzü de mosmor. Kerdeşmiler bunlar? vay bee . Olanların en kötüsü de ben bunları düşünürken o adam benim üzerime gelmeye başladı.
"Öldürme beni!" Dedim. Beni değnek ile duvara fırlattı. Lan bu cadı. Aga ben öldüm. El Fatiha okuyun bana. Helvam az şekerli olsun. Boynuma yaklaştı. Kokladı. Kokladığı an osurdu. Boğulucam ne yedin abi sen? Bana bunu yapmak zorunda mıydın bana arkasını dönüp birdaha osurdu. Aga beee bu kadar mı günah işledim ben naptım sana ya?? Kusucam ln. Koşarak lavoboya gittim. Ve dediğim gibi kustum. Sonra koşarak sınıfa girdim buhar vardı yada sis mi demeliyim bilmiyorum. Sisin gitmesi için üfledim biraz ellerimle falan hareket yaptım. 2 dakika sonra sis gitti ama ne Kumsal vardı ne Ela. Dur bu dakika Betül de yok. Bu ne iş noluyo? En köşede çığlık atan kıza sordum" ne oldu nasıl gittiler" diye. Ama cevap yok lan delirmek mi istiyorsunuz siz beni kime sorsam cevap yok. Mallar kafasızlar sizi aptallar. Gidip Narini çağırdım. Olanları anlattım...
"Lan bana niye en başından haber vermedin naptın sen niye müdahale etmedin izin vermeseydin gitemsine ya ben onlar en iyi arkadaşlarım neden yok şimdi o burda neden yanımda değil!" Bağırarak konuşuyordu. Tüm okul duydu resmen. "Uğraşmadım mı sanki çabaladım ama olmadı adam çok güçlü bir cadı. Ben napıyım ve de bana bağırma sen olsan korkup kaçardın diğer kızlar gibi!" Bende bağırmıştım. Çok kızgındım çünkü. Çekip gittim onları aramaya. Eğer bir yere ışınlanmadıysa yakınlarda biryerlerdedir..

Ormana doğru koşuyordum. Çığlık sesi geliyordu ama çok kısık şekilde. Nerden geldiğini anlamıyordum.
Birisi_ ben Kumsal lütfen yardım et ölüyorum bana tek sen yardım edebilirsin artık ben bir ruhum. Senin bededin gerekli benim yaşayabilmem için bedenini bana ver...ver.."sus" verr "sus artık yeter"._ Delirmeme çok az kaldı. Kim konuşuyordu. Bu Kumsalın sesi değil. Bilmiyorum tanımıyorum. Ama Kumsal artık bir ruh muydu? Onu göremeyecek miydim? Dokunmayacak mıydım?

Bağırarak koşmaya devam ettim." Kumsal nerdesin" "nerdesin " "ses ver kumsal" "seni kurtaracağım " "Kumsal..." Ağlıyordum. Neden. Ağlıyordum. En yakın iki arkadaşım tehlikede. Diz çöktüm. Yağur başlamıştı. Saat 7 civarında. Ben yere yattım. Çok yorulmuştum onları aramaktan. Biraz dinlendikten sonra kalktım. Tam omzuma bir kazık saplandı. Olamaz vampir avcıları. Bir tane de karnıma kazık attılar. Vampir hızında koşuyordum ama yavaşlıyordum. Üstüm kan olmuştu. Karnımdaki kazık çok derindi. Omzumdaki kazığı çıkarttım. Çok yanıyordu canım. Omzum iyileşirken karnımdaki kazığın içindeki mine çiçeği zehrini iliklerime kadar hissediyordum. "Ela!" "Nerdesin" "Kumsal" "cevap verin!" Gücümü kaybediyordum. İleride bir karartı gördüm. İyice baktım. Belli olmuyor. Bir insan ama ayakları yere değmiyordu. Ve ayağından birşey damlıyordu. Bu neydi şimdi.

Koşarak yanına gittim. "Ela! " Sonunda bulabildim onu. Ama ayağındaki damlayan şey.. Kan kokusu. Eğilip baktım. Kan damlıyordu. Kendimi kaybedemem şimdi olmaz. Vampir dişlerim çıktı . Hayır. Yapmayacağım. Gömleği kandı. Onu açtım gömleğini. Birşey yazıyordu. Sırtını kesmişler. Adi herifler. Pislikler! Kan akıyordu o yüzden belli olmuyordu yazı. Yere indirdim onu ve yatırdım yere. Yağmur kanı temizliyordu. En azından yazılar okunabilir hâle geldi.

"Ona yaklaştıkça bir adım yaklaşacaksın ölüme.***" Kumsaldan mı bahsediyor? Çünkü Ela burda ölmüş. Ve her yerinde yara var. "Seni çok seviyorum dostum ama yola devam etmeliyim. En azından birinizi kurtaracağım. Sana söz veriyorum dostum bunu senin için yapacağım" dedim. Gözümden yaşlar süzülür iken yağmur bardaktan su boşalırcasına akıyordu. Çok şiddetliydi. Saat 9 gibi. Hava karardı. Ama yinede etrafımı görebiliyorum. Koşmaya devam ettim. Koşuyordum. Karanlığa doğru. Hiçliğe doğru. Yok olmaya doğru...

***

Hava tamamen karardı. Göz gözü görmüyor. Saat 1 e yaklaştı. Bitik hâlde arıyordum hala. Bir umut vardı. Olmalıydı. "Kumsal nerdesin" lütfen geri dön Kumsal. Lütfen. Yalvarırım sana lütfen senin iyi olduğunu bileyim.

Çaresiz şekilde eve döndüm. Evin yerleri hep kandı. Ama bu kimin kanı? Kumsal olmaz! olamaz! hayır! Sen ölmedin! Banyodan akıyordu kanlar. Korkarak banyoya girmek için kapının önünde derin nefes aldım. Kapının kolunu tuttum. Birinin elini omzumda hissettim. Eli çok soğuk. Arkamı dönüp baktığımda orda kimse yoktu. Yine arkamdan biri dokundu. "Neler oluyor!" Diye bağırdım." Kimsin" "çık ortaya!".. ses yoktu. Etrafımda dönüp duruyordum . Beynimin içinde kız ağlama sesi vardı. Bir yandan da çığlık atıyordu. Evden koşarak çıktım. Allah'ım sen yardım et nolur. Yolda kumsalı gördüm. Biriyle, Ela. İnanamıyorum onlar... Yaşıyorlar. Onlara doğru koşuyordum dur dediler koşma dediler soluma baktığımda karşımda araba hızlanıyordu koşarak karşıya geçmeye çalışırken araba korna sesi geldi. Ve kalbimin duruşu....

KÂBUS/ TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin