~ 16-Evlilik ~

2K 118 153
                                    

Gözlerimi yavaş yavaş aralamaya başladığımda ışık gözümü rahatsız etmişti. Biraz daha çabalayıp gözlerimi açtım. Sağ tarafımda bir hemşire serum'a ilaç koyuyordu. İlacı enjekte ettikten sonra uyandığımı fark etti.

"Ah! Efendim? Uyanmışsınız. İyi misiniz?"

"Evet iyiyim. Teşekkür ederim. Bir sakıncası yoksa bir soru sorabilir miyim?"

"Tabi ki"

"Bana ne oldu? Baygınlık mı geçirdim?"

"Bayıldığınız söyleniyor. Kan tahlilleriniz çıktığında durumu kesinleştireceği. İyice dinlenin. Telefonunuz yanınızda ki komidinde."

"Tekrardan teşekkürler"

Hemşire eğilip odadan ayrıldı. Bir hastane odasına kolumda serum ile yatıyordum. Kafamın arkası biraz sızlıyordu. Yatmaktan olsa gerekti. Yataktan doğruldum. Olduğum yere oturdum. Oturduğumda yanımda olan telefonum çaldı.

"Alo?"

"Bebeğim? Oh tanrıya şükür! Uyandın demek. İyi misin? Bir şeye ihtiyacın var mı? Yoldayım geliyorum."

"Hyunjin sakin ol! Gayet iyiyim. Buraya sakın gelme ....... kameralara yakalanabilirsin."

"Umrumda değil. Geliyorum. Hatta geliyoruz. Görüşürüz güzelim."

Hemen telefonu kapattı. İnatçı işte ne olacak. Umarım kameralara yakalanmaz ve başına iş açmazdı. Telefonumu bir kenara koyup sırtımı arkadaki yastığa yasladım. O sırada kapı tıklatıldı ve içeriye bir doktor girdi.

"Bayan Hwayeong sizsiniz değil mi?"

"Evet benim. Sonuçlar mı çıktı?"

"Evet efendim sonuçlarınız çıktı"

Doktor elindeki dosyayı açarken birden kapı açıldı. İçeriye Hyunjin ve diğerleri sırayla girdi. Hepsinin suratında endişe ve korku ifadesi vardı. Hepsi doktora yönelip sonuçları dinlediler.

"Sonuçlara göre sizde anemi (kansızlık) bulunmakta. Hatta biraz üst seviye bir anemi. Çok vitaminsiz kalmışsınız. Bu bünyeniz için iyi değil. Size iki adet ilaç yazacağım. Bunun yanında iyice dinlenip sebze ve meyve tüketmelisiniz. Şimdilik bu kadar. Taburcu olmak için işlemlerinizi başlatsanız iyi olur. Serum bitmek üzere."

Doktor elindeki dosyayıda alıp odadan çıktı. Hala nasıl bu kadar bilincimin düştüğünü düşünüyordum. Aslında sağlıklı da besleniyordum. Yanımda duran Hyunjin biraz sinirli gibiydi. Diğerleri koltuklara oturup sessiz kaldılar. Hyunjin oda da bir ileri bir geri yürümeye başladı.

"Nasıl kendine bu kadar dikkat etmezsin Hwayeong?? Bizi ne kadar korkuttun bunun farkında mısın sen!!?"

"Bağırmasana be! O kadar önemli bir şey değil. Zamanla iyileşirim."

"Sen öyle san. Biraz daha kendine dikkat etmezsen daha da dirençsiz bir vücudun olacak ...... ben çıkış işlemlerini yapmaya gidiyorum. Hazırlanın!"

Bağırıp çağırdı. Biliyorum sevdiği ve endişelendiği için yapıyordu ama bu kadar da büyütmemeliydi. Yoksa ben mi çok küçümsüyordum bu hastalığı? Serumum bittiği için yine aynı hemşire odaya gelip serumu kolumdan çıkarmıştı. Teşekkür edip ayağa kalktım. Hemşirede geçmiş olsun dileklerini iletip odadan ayrıldı.

Kolum sızlıyordu. Normalde iğnelere dayanıklıyımdır ancak bu sefer çok zonkluyordu. Ayaklarımda titriyordu. Kapının arkasında asılı olan montumu almaya gittim. Zar zor haraket ediyordum. Montu alıp üstüme giyidim. Chan hyung çantasından maske ve şapka çıkartıp yanıma geldi. Koluma girip ayakta durmamı sağladı.

LOVE | HyunjinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin