Başkente geleli yaklaşık 4 gün olmuştu. 4 gündür Chan'ın malikanesinde oturup detaylı planlar oluşturuyorlardı. Ellerindeki peri listelerinden kişiler seçip herkese birilerini vermișlerdi ve yakın zamanda Changbin ile Kevin onları bulmak için yola çıkacaklardı. Chan ve Felix bir süre daha Seungmin ile birlikte başkentte kalacaktı tabi. Felix hala külleșmedeydi ve şu an son haftası, hatta son günlerinde olduğu için aşırı derecede yorgundu. Bütün gün şöminenin yandığı odada yaklaşık 6 kat yorganın altında uyuyordu ve yemek yemek dışında da oradan dışarı çıkmıyordu. Daha odaya yaklaşmadan odanın sıcağını hissedebiliyordunuz ama Chan buna kafayı takmamıştı. Sonuçta Felix'in sıcakta kalması gerekiyordu.
Daha büyük sorunlar vardı kafaya takılması gereken. Diva konusu başlı başına bir sorunken Minho da Chan'ın aklını karıştırıyordu.
Minho Amartia'nın varlığından haberdardı. Envie projesini biliyordu ve bu bilgiye ulaşmaması gerekirdi. Ancak bunu biliyordu ve sonuçlarının son derece kötü olabileceğini bildiği için öldüğü yalanını uydurup ordudan ayrılmıştı. Eh onun için o kadar da kötü değil diye düşündü Chan. Minho ordu için biçilmiş kaftan olsa da orada bulunmayı hiçbir zaman istememişti. Ordudan kurtulup gitmek için iyi bir yöntemdi.
Tek bir sorunu vardı bu yöntemin.
Jeongin.
Jeongin orduda kalmaya devam ettiği sürece Minho'nun içi rahat etmeyecekti.
Bunu ne için kullanabilirim diye düşündü Chan. Jeongin orduyu bırakacak birisi değildi ancak onu bir şekilde ordudan ayırıp güvene alırsa Minho da Chan'a güvenmeyi seçebilirdi.
Kendi kendine bu düşüncenin saçmalığına güldü. Minho hiçbir şekilde Chan'a güvenmezdi. Eskiden olsaydı belki olabilirdi ama öğrendiği şeylerden sonra Minho hiçbir şekilde Chan'a yanaşmazdı ki yanaşmayacağını da geçen haftaki tavırlarıyla kanıtlamıștı.
Ayaklarını sehpanın üzerine yaslayıp üst üste atarken kollarını da başının arkasında birleştirdi Changbin. Koltuğa tamamen yayılıp "Minho şaşırtmıyor da Diva şaşırtıyor" diye mırıldandı memnuniyetsiz bir tonda. "Minho tanrı bilir kaç periye işkence edip öldürdü. Diva ona güvenmemeli"
Kağıtlara gömülmüş olan Seungmin başını bile kaldırmadan "Adamın katil olduğunu nereden bilsin?" dedi azarlarcasına. "Zihnini okuyabiliyor, tamam, ama anılarına erişme başka bir şey"
İç çekip "Onu da yapabilir" dedi Chan. "Epta yapabildiğine göre Diva da yapabilir..."
Epta kelimesini duyunca yüzünü buruşturdu Changbin. Sevmiyordu onu. Diva'ya olumlu duygular beslediği de söylenemezdi ama en azından nötrdü ona karşı.
"Ama dediğimi destekliyor işte bu... Anılarını okuması peri öldürdüğünü bildiğini gösterir"
"Diva'nın barışa küstüğünü biliyoruz ama. Belki de artık kimin kimi öldürdüğü umurunda değildir ve Minho'ya yardım etme kararı almıştır"
Bu düşünce diyecek bir şey bulamayınca sessiz kalmayı tercih etti Changbin. Çenesinin altını kaşıyıp tekrar kolunu başının altına yerleştirdi. "Ya Jeongin?"
"Diva'dan haberdar ve abisinin ölmediğini de biliyor"
İki insan da dönüp Chan'a baktı o an.
"Jeongin geçen gün bana Pax Diva diye bir peri bilip bilmediğimi sordu. Minho ise Felix'i aldığımdan haberdardı"
Kaşları çatılırken önündeki kağıt yığınını tamamen boş verdi Seungmin "O halde Jeongin Minho'nun ölmediğini ve Diva ile karşılaștığını biliyor. Bu yüzden hiç üzgün görünmüyordu"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Envie ¦ ChanLix
FanfictionPerilerin askerlerce yakalanıp köle pazarlarında ev işleri, deneyler, seks ve işkence edecek oyuncaklara sahip olma amaçlı satıldığı acımasız bir dünyada elbetteki soylu kesimlerin ayrıcalığı vardı. Pixie'lerden farklı olarak fazlasıyla güçlü olan N...