Yeni bir gün, yeni yeni sorunlar demekti Chan için.
Daniel'in Seortell'e gelmesi gerektiğini ve nedenini açıklayan bir mektubu yazdıktan sonra kalemi mürekkep kabının içine bırakıp yukarı doğru gerindi Chan. Sabahın erken saatleri olduğu için henüz kimse uyanık değildi.
Uykusuzluktan ağrıyan gözlerini, avuç içlerini bastırarak ovaladıktan sonra ellerini birleştirdi ve çalışma masasında otururken öylece boşluğa bakmaya başladı.
Şehrin işlerini bir kenara bırakırsak halletmesi gereken birkaç işi vardı. Ilk olarak şu aptal gözden ve kabuslarından kurtulmalıydı ki bunun için de Daniel'in yardımına ihtiyacı vardı.
İkinci olarak Jisung ile ilgilenmeliydi. Iméra haline dönmüş olmasını umdu sadece. Ona konuşmayı ve dili öğretmek yeterince zorken bir de Nýchta hali çok inatçı tipti. Iméra haline geri dönememesi sorun çıkarırdı.
Felix... Felix'i boş verdi. Ona biraz katı davranması gerekecekti çünkü Changbin'in dediği gibi lordlar ile liderlerin gözü üzerinde olabilirdi. Sürpriz bir ziyaret şaşırtmazdı açıkçası Chan'ı. Eğer Felix'in yeterince şey olduğunu kanıtlarsa...
Şey... Sevimli.
Felix neden bu kadar sevimliydi?
Yüzünü penisine sürtüp mavi gözlerini Chan'a kenetlerken, bakışlarıyla tehdit ederken ve onu süzerken neden bu kadar sevimli görünüyordu?
Gözlerini yumup silkelendi çabucak. Aptal, aptal! dedi. Ne düşündüğüne dikkat et!
Lanet olsun ki bu Chan'ın aklından çıkmıyordu. Önümüzdeki birkaç gün boyunca çıkacağını da sanmıyordu zaten. Bunlar alışkın olduğu hareketler değildi çünkü.
Ama asıl sebep alışkın olması veya olmaması değildi. Chan, aslında kontrollü biriydi. Gücünü, düşüncelerini ve arzularını her şekilde bastırır, onları sustururdu. Önemli değillerdi çünkü, bir kenara atılması gereken gereksiz detaylardan başka bir şey değillerdi.
Kendisini bastıramaması durumuna karşılık üzerinde tonla büyü ve mühür kullanmıştı ama ne kadar iyi bir mühür kullanırsa kullansın bir şekilde kırılıyor, kirli düşünceler ortaya çıkıyordu.
Chan, iyi kalpli biriydi ve kötü düşünceleri pek olmazdı. Ancak sahip olduğu güç öyle değildi.
Gücünün istediği tek şey ölüm ve vahșetti.
Chan'ı kirli düşünmeye zorluyor, aklına giriyor, eski anılarını kabuslarına sokuyor ve onu kafayı sıyırmaya zorluyordu. Bu yüzden yeni bir mühre ihtiyacı vardı Chan'ın. Gücünün ona bir şeyler fısıldadığını fark etmeyebiliyordu ama gözünün değişmesi ile kabuslar görmeye başlaması mührün bozulmaya başladığının işaretleriydi.
Bu yüzden Felix hakkında uygunsuz köle fantezileri kuruyordu ya zaten. En çok karşı olduğu şey bu olmasına rağmen hem de.
Çünkü boynundaki tasma ve bileklerindeki zincirler ile Chan'a yalvarsa, onu emse, ağlasa ve daha fazlasını istese bu çok tatmin edici olurdu.
Sinirle gözlerini boşluğa dikti Chan. Yumruğunu havaya kaldırdı ve kendi kafasına vurdu. "Aptal" dedi. "Aptalın tekisin Christopher..."
Derince soluklandı. Pekala dedi kendine. Bu kadar düşünmek yeterliydi. Ayağa kalkıp odadan çıktı ve alt kattaki salona, Jisung'u kontrol etmeye indi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Envie ¦ ChanLix
FanficPerilerin askerlerce yakalanıp köle pazarlarında ev işleri, deneyler, seks ve işkence edecek oyuncaklara sahip olma amaçlı satıldığı acımasız bir dünyada elbetteki soylu kesimlerin ayrıcalığı vardı. Pixie'lerden farklı olarak fazlasıyla güçlü olan N...