1.9

3.8K 542 885
                                    

Devasa malikanenin içine girince büyümüş gözler eşliğinde başındaki örtüyü açtı Felix. Tavanı oldukça yüksek olan evin her köşesine bakarken ıslak çaldı Kevin de.

"İnsanların evleri bu kadar büyük mü?"

Felix'in şaşkın cümlesine karşılık "Hayır, aptal" dedi Kevin. "Zenginlerin evi böyle oluyor"

Iki peri birbiriyle bakıştı ve hemen ardından hizmetliler ile selamlașan Chan'a döndüler. Chan o an yüzündeki nazik gülümseme ve tavırlarıyla bile soylu birisi olduğunu belli ederken Felix ve Kevin gibi iki nezaket nedir bilmeyen perinin bunu anlayabilmesi mümkün değildi tabiki.

"Chris!"

Daha önce hiç duymadığı birisinin sesinin ardından koridora döndü Felix. Merdivenlerden aşağı inen kahverengi saçlı, temiz yüzlü bir genç gördü ama onu tanımıyordu.

Chan gülümseyerek "Seungmin!" dedi. Üzerindeki kirli kürkü hizmetlilere verip çabucak uzun zamandır görmediği arkadaşına sarıldı. Seungmin'in ardından Changbin de gelmişti aşağıya. Chan Seungmin ile selamlașırken Changbin Felix'e gülümsemiș ve el sallamıştı.

Kevin'e yanaştı Felix. Changbin'i tanıyor olsa da Chan haricindeki diğer bütün insanların yanında tedirgin hissediyordu.

Changbin ve Chan da sonunda sarılmayı bitirdiğinde büyük bir heyecan ile içeri adımladı Chan. Yaptıkları yolculuk hakkında konuşup Kevin'i de diğerlerine tanıttı.

Evin içini gezdirdi Felix ve Kevin için. İhtiyaçları olan her şeyi bulabilecekleri odaları gösterip en sonunda ikisi için de ayarladığı özel odaları gösterdi.

İçinde şömine bulunan odaya gözleri parlarken baktı Felix. O, oda ile aşk yaşarken Chan elini Felix'in saçlarına koydu. "Külleșme bitene kadar istediğin gibi uyuyabilirsin. Uzun bir süre burada kalacağız. Ayrıca dolabın içinde oldukça kalın yorganlar var. İstersen hepsini bile kullanabilirsin uyurken"

Gülümseyerek başını salladı Felix. Hissedeceği sıcaklığın hayali bile hoşuna gitmişti.

"Ayrıca bodrumda ortak banyo var. Hamam gibi. Suyu gerçekten sıcaktır, banyo yapmak için kullanabilirsin"

Felix'in saçından elini indirip bu sefer Kevin'e döndü. Kevin için ayırdığı oda en üst katta ve kuzey tarafındaydı. Güneş ışığını neredeyse hiç almıyordu, bolca rüzgar esiyordu ve açıkçası evdeki en soğuk oda bile olabilirdi.

Buz Phoenix'i olduğunu bildiği için özellikle burayı ayarlamıştı. Felix nasıl sıcakta kalmalıysa Kevin'in de soğukta kalması gerekiyordu.

Odanın serin havasını içine çekip "Güzel" dedi Kevin gülümserken. "Bütün gün böyle serin mi?"

"Evet. Dondurucu bile olabiliyor"

Daha çok beğenip "Harika" dedi. Yazın ortasında oldukları için biraz zorlandığı bir dönemdi açıkçası ama pek etkilendiği de söylenemezdi. Ancak yine de Kevin için en uygun yer ülkenin kuzeyinde bulunan şehirlerdi, başkent değil. Mevcut şartlarda bulabileceği en iyi yerin burası olduğunu çok iyi biliyordu.

Ikisi ile de ilgilendikten sonra aklına gelenle "Bu arada" dedi Chan. "Bunu önlem almak için soruyorum ama külleșme dönemine ne zaman gireceksin? Felix'i sürekli sıcak tutmak bile zor, seni ne kadar serin tutabilirim bilemiyorum"

Önemsiz bir şeyden bahsediyormuș gibi elini sallayıp "Merak etme" dedi Kevin "Daha 5 ayım var"

Bunu duymak rahatlattı Chan'ı. Güce özellikle ihtiyacı olan bir dönemde Kevin'e güvenebileceğini bilmek güzeldi.

Envie ¦ ChanLixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin