Kabus

506 32 1
                                    

Deniz'in ofisine baktıktan sonra ikimiz de kendi arabalarımıza binip peş peşe bizim evin önüne gittik,arabamı evin garajına park ettikten sonra Deniz'in arabasına bindim. Tam emniyet kemerimi takacakken Deniz bana uzanıp emniyet kemerimi kendisi taktı. Uzun bir sessizlikten sonra "Ya bu kalma işi sana böyle çok ani oldu ama." dedim Deniz "Saçmalama Cemre,haber vermene gerek bile yoktu." dedi. Bir şey söylemeyip yolu izlemeye başladım,kısa bir süre sonra Deniz'in evinin önüne geldik ve çantamı alıp arabadan indim.  Kapının önünde Deniz'in kapıyı açmasını bekliyordum, birden beni kapıyla arasına aldı ve elini kapıya koyup "Neden soğuk davranıyorsun?" diye sordu. Gözlerine bakmamaya çalışarak "Evde konuşuruz hadi kapıyı aç." dedim Deniz derin bir nefes alıp kapıyı açtı. Salona geldiğimizde çantamı koltuğa koyup "Ben hangi odada kalıcam?" diye sordum Deniz sinirle yanıma gelip elimi tuttu,çantamı da alıp yürümeye başladı bir yandan da "Salak salak konuşma cemre,bu konuyu çok uzattın. Her zaman olduğu gibi birbirimize sarılıp uyuycaz." dedi. Sesimi çıkarmayıp Deniz'in peşinden gittim,odaya geldiğimizde çekmeceyi açıp kendi kıyafetlerini dolaba sıkıştırdı. Deniz'in kolunu tutup "Ne yapıyosun sen?" diye sordum Deniz ciddi bir şekilde "Kıyafetlerini çekmeceme yerleştiriyorum Cemre." dedi. Oflayarak yatağa oturdum ve Deniz kıyafetlerimi yerleştirdikten sonra yanıma oturup ellerimi tuttu ve "Bak sana açık konuşcam,sen bu Merve konusunu taktığın sürece mutlu olamayız biz. Senin içinde sürekli bir sıkıntı olur ve sen o sıkıntıyı ister istemez bana yansıtıyorsun Cemre. Kıza karşı olan tavrımı da gördün bugün,zerre umrumda değil." dedi. Deniz'e sarıldım ve "Özür dilerim." dedim. Deniz "Böyle küçük mevzular yüzünden özür dilemene gerek yok güzelim. Hem sen aç mısın ben annemlerde yemek yedim o yüzden pek aç değilim ama sen açsan hemen bir şeyler hazırlıyım." dedi. Kafamı hayır anlamında sallayıp "Biraz hava almak istiyorum." dedim. Elimi tuttu ve beraber terasa çıktık,tabi ben terasa çıkar çıkmaz üşüdüm ve direk içeri koştum. Deniz'de gülerek peşimden geldi ve "Uyusak mı artık?" diye sordu "Olur" dedim ve beraber Deniz'in odasına gittik. Yorganı kaldırıp yatağa uzandım,Deniz'de ışığı kapatıp yanıma uzandı. Yanağını öpüp "İyi geceler sevgilim." dedim Deniz'de alnımı öpüp "İyi geceler güzelim." dedi

Annemin "Kimse yok mu" diye bağırmasıyla abimle beraber yıkık binaya doğru koştuk. Babam arkamdan koşup "Sen dışarı çık,biz abinle beraber getiririz anneni." dedi. Çaresizce Yaren'in yanına geri döndüm,etrafta yardım çığlıkları duyuluyordu. Yaren gözlerimden akan yaşları silip "Her şey çok güzel olacak,söz veriyorum buradan kurtulcaz." dedi. Şu an hepimiz enkazın ortasındaydık,kimse ne yapacağını bilmiyordu. Arama kurtarma ekipleri yıkık binaların altında kalan insanları arıyorlardı ve o insanların içinde benim canımdan bir parça vardı. Annem,en kıymetlim,en yakın arkadaşım,ona bir şey olursa ne yapardım ben? Bir kaldırıma oturdum ve ellerimi saçlarımın arasına geçirdim,annemi düşünüyordum. Nasıldı? Saatlerdir yıkık bir binanın altındaydı,canı acıyor muydu? Sürekli "Anneme bir şey olmasın, Allah'ım nolur anneme bir şey olmasın." diye sayıklıyordum. 15 dakika sonra kalabalığın arasından abim,annem ve babamın geldiğini gördüm, yerimden kalkıp hızla anneme koştum. Annemin yüzünde gördüğüm sıyrıklarla ağlamam daha da artmıştı, yavaşça annemin yüzüne dokunup "Annem." dedim ve anneme sımsıkı sarıldım.

"ANNEEE" diye bağırarak kan ter içinde rüyamdan uyanmıştım, gerçi buna rüya denmezdi. Kabustu bu,Deniz'de sesime uyanıp "İyi misin sevgilim?" diye sordu. Gözlerimden akan yaşlarla beraber "Deprem." diyip rüyamı anlatmaya başladım. Anlatmayı bitirdikten sonra Deniz gözyaşlarımı sildi ve "Şşt tamam,tamam geçti. Sakin ol bak ben yanındayım." dedi. Deniz'e sımsıkı sarılıp deliler gibi ağlamaya başladım,çok özlüyordum onları. Kafamı kaldırıp "Keşke burda olsalardı da annem sürekli 'Bu cemre çok pasaklı kız' diye beni sana kötülese." dedim ve suratıma buruk bir gülümseme koydum. Deniz "Güzelim kalk hadi elini yüzünü yıka,ben de sana su getiriyim." dedi,elimden tuttu ve beni yataktan kaldırdı. Beraber odadan çıktıktan sonra ben banyoya, Deniz de mutfağa gitti. Elimi yüzümü yıkayıp odaya geri döndüm hala rüyamın etkisindeydim,kısa bir süre sonra Deniz elinde bir bardak suyla odaya girdi. Su içip kafamı yastığa koydum istemsizce gözlerim doluyordu,Deniz yanıma oturup "Yapma böyle bak bende üzülüyorum." dedi. Deniz'e bir şey söylemeden yataktan kalkıp ışığı kapattım ve Deniz'in yanına geri döndüm,Deniz'e sarıldım ve içimden "Allah'ım ne olur rüya görmiyim gözümü kapatıp açtığım an sabah olsun." diye dua ediyordum.

Sabah uyandığımda Deniz saçlarımla oynuyordu, gülümseyerek "Günaydın." dedim. Deniz de gülümseyerek "Günaydın güzelim." dedi ve sözüne devam etti "Bugün kahvaltıyı dışarda mı yapsak? Hem kahvaltıdan sonra benim ofisimi düzenlemeye gideriz." dedi. Deniz'in yanağını okşadım "Benim pek keyfim yok. Hem dışarda kahvaltı yapmaya ne gerek var? Ben evde hazırlarım. Ofis olayına gelince yine keyfim yok." dedikten sonra gülümsedim ve sözüme devam ettim "Sen gidersin ben evde kalırım,yemek falan yaparım kafam dağılır." dedim. Deniz "Peki güzelim ısrar etmiycem,nasıl istersen öyle olsun. Hadi kalk elimizi yüzümüzü yıkayalım sonra beraber kahvaltı hazırlarız." dedi ve bir şey söylemeden yataktan kalktım. Beraber elimizi yüzümüzü yıkadıktan sonra kahvaltı hazırlamak için mutfağa gittik. Deniz birden "Aşkım ben çok güzel menemen yaparım,canım menemen istedi menemen yapıyım mı ben? Sende sofraya tabakları falan koyarsın kahvaltılıkları koyarsın." dedi. Gülümsedim ve "Tamam hadi bakalım görelim menemenini." dedim ve geri çekildim Deniz menemeni yaparken bende sofrayı hazırladım. Kahvaltımızı yaptıktan sonra biraz beraber vakit geçirdikten sonra Deniz ofisi düzenlemek için evden çıktı. Ben de biraz televizyon izledikten sonra can sıkıntısına Deniz'in odasını toplamak için yukarı çıktım. Yatağı topladıktan sonra gözüm komodinin üstündeki şapkaya takıldı. Kimindi acaba? Şapkanın üstünde sarı bir saç teli görmemle sinirlerim tepeme çıktı sonra birden o Merve denen kızın kızın sarı saçları gözlerimin önünden film şeridi gibi geçti. Sinirle telefonumu alıp Deniz'i aradım,hemen açmasa da bir süre bekledikten sonra telefonu açtı "İşin ne zaman biter?" diye sordum. Deniz "Yoldayım bitanem geliyorum,ne oldu?" diye sordu "Biraz hızlı olabilir misin seninle konuşmam gereken bir konu var." dedim. Deniz "Tamam hayatım 5 dakikaya evdeyim." dedi ve bir şey söylemeden telefonu kapattım. Elimde şapkayla salona inip bir ileri bir geri yürüyerek Deniz'in gelmesini bekliyordum,kapı çaldığında sinirle kapıyı açtım. Deniz tam sarılacaktı ki ben geri çekilip şapkayı gösterdim ve "Bu kimin Deniz?" dedim ve devam ettim "Sarı saç teli var,kimin bu şapka?" Deniz gülümsedi ve "Gel salona geçelim anlatıcam." dedi yüzüne bile bakmadan salona gittim. Koltuğa oturduğumda "Dinliyorum." dedim ve Deniz "O şapka senin şapkan, kahvaltıya gittiğimizde arabamda unuttun. Hatta ben o akşam şarkı söylerken telefonumda WhatsApp profilin açıktı, telefonun yanında da bu şapka vardı. Kokun benimleydi,bir yanda fotoğrafın vardı sen yanımda olmasan bile o şapka ve fotoğrafın seni yanımda hissettirdi bana." dedi. Utancımdan yerin dibine girecektim,bu Merve mevzusu cidden beni deliye döndürmüştü. Ne yapacaktım şimdi? Deniz'in yanına gidip "Özür dilerim gerçekten çok özür dilerim. Sarı saç telini gördükten sonra sinirlendim,benim şapkam olabileceği aklıma gelmedi. Gerçekten çok özür dilerim." dedim. Deniz "Cemre bu tavırlarından dolayı bana güvenmiyormuşsun gibi hissediyorum ve bu durum benim moralimi bozuyor. Neyse ya biraz dinlenicem sonra konuşuruz." diyip yanımdan ayrıldı.

Bölüm biraz kısa olsa da bir bölümün dahaaa sonuna geldiiikk,yarına daha uzun ve güzel bir bölüm yazmayı düşünüyorum. Oy vermeyi unutmayııınn sizi çoookkk seviyoruuuummm🥰

PsikologHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin