13🍼

4K 257 147
                                    

*hadi azcık yorum babyler, bölüm çok güzel
🍓🍓

145 vote 135 yorum

Keyifli okumalar şekerparelerim 🍓

Kim hanesinde önümüzdeki birkaç gün olaysız geçti. Neredeyse, olaysız.

Jungkook oldukça sinirliydi. İlk öfke nöbeti, Seokjin'in çocuğu giydirmesinin uzun zaman olmasıyla olmuştu, aşağı indiğinde sütü soğuktu. Bir yeri kesilmiş gibi çığlık atmış, biberonu fırlatmıştı.

Namjoon Jungkook'u banyo yaptırırken istemediğini fark ettiğinde ikinci bir öfke nöbeti gelmişti. Banyoda olduğu zaman boyunca ağladı, Namjoon'u ve banyoyu fazlaca ıslattı. Çırpınırken bir kere o kadar sert düşüyordu ki, Namjoon'un elinden kaçıyordu az kalsın. Neyse ki Namjoon hızlı bir tepki verdi ve çocuğu incinmekten kurtardı, ama bu Jungkook'u o kadar korkutmuştu ki, artık banyoya götürdüklerinde bile çığlık atıyordu.

Bahsetmek gerekirse, görüşüne göre Namjoon'un ısrarlarına rağmen, Seokjin bir daha Jungkook'u yıkamasına izin vermeyecekti, "Bu benim hatam bile değildi!"

Jungkook da git gide daha kaba bir çocuk oluyordu. Birşey isteseydi bakıcılarına ya bir homurdanma, ya da bir sızlanmayla istiyordu. Konuşmuyordu. Eğer istediği şey yeterince çabuk yapmadılarsa ya da 'hayır' kelimesini söylemeye cesaretlerine sahiplerse, Jungkook kesinlikle sinirleniyordu.

Jungkook şu anda mama sandalyesinde oturuyordu, dili ağzından çıkmıştı ve kaşlarını, mor, pembe ve yeşil renkleri karıştırarak ortaya saçma bir karalama yaptığı Spider-Man'li boyama sayfasını renklendirirken çatılmıştı.

Bilmiyorum Yoongi," diyerek iç çekti Seokjin, "Bir veya iki kez değil bu. Jungkook sadece uyuyor ve artık bizimle konuşmayacak bile."

Jungkook adını duyduğunda babasına baktı, ancak bu konuşmanın sıkıcı olduğuna karar vererek boyamaya geri döndü, bu sefer sarı ekleyecekti.

Yoongi hattın diğer ucundan, "bana söylediklerinden, hyung, sadece onun kafasının küçük olmaya yerleştiğini söyleyebilirim. Bunu yapmak büyük bir çaba gerektiriyor, sinirli olması saçma değil."

Seokjin, "hayal kırıklığına uğramış gibi hissediyorum. Gerçekten bunun olduğunu umuyorum, ama aynı zamanda umudumu çok yükseklerde tutmuyorum."

Yoongi, kendinden emin bir sesle, "headspace'de olmayan bir bebek, abi gibi davranmazdı, özellikle onu ilk eve getirdiğiniz zamana bakılırsa. Davranışları çok değişti."

"Ne demek istiyorsun?"

"Yani, hyung, Jungkook'u ilk eve getirdiğinizde, size itiraz ediyor, çığlık atıyor ve düzgün cümleler kurabiliyordu. Şimdi konuşmuyor, bezini büyük olasılıkla fark etmeden sürekli dolduruyor. Onu değiştirdiğinizde ağlaması kafasının little olmadığı anlamına gelmez, her bebek bezi değiştirilirken ağlar. Taehyung da kafa boşluğuna düşmeden önce aynıydı, tepkiler çok aşırı çünkü bunlarla öğrenecek ve sen ve Namjoon'a daha bağımlı olacak."

Seokjin düşünceli bir şekilde, "bu mantıklı, sanırım."

"Ve ilk öfke nöbeti evresinden sonra ne olduğunu biliyor musun?"

"Ne?"

Yoongi kendini beğenmiş hissetti, "en az biriniz ona sarılmazsa ağlayacağı kadar tuhaf bir evre. Şirin mi şirin bir koala misali, aww."

Seokjin'in kalbinin, küçük bebeğinin ona ve Namjoon'a güvenmesi ve sevecen olması düşüncesiyle göğüs kafesinden fırlayacağını düşündü. O günün gelmesi biraz zordu, ama şimdilik dongsaengi'ne, "şimdi, akşam yemeğinde yanlış Pokemon tabağını seçersem bir yeri kesilmiş gibi attığı çığlıkla uğraşmak zorundayım."

Babyboy ఌ Namjinkook✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin