10. Bölüm

78 14 19
                                    

Selam! Dün ne dedim... Bugün napıyorum... Ama bu son nxbdjsjx. Bir daha ki bölüm haftaya🥳.

Keyifli okumalar💜

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın💜

Sizi seviyorum💜

•••

Yok daha neler. Gözlerim yanlış görüyor olsun lütfen. Yoo baya baya da doğru görüyorum. AVM'de gördüğüm çocuk ile Demir indi arabadan. Diğer arabadan inen kişileri tanımıyordum ama hepsi bir geldiğine göre arkadaşlar. -Ne kadar zekiyim ama-

Demir ile göz göze geldiğimde göz kırptı. Korkarak bir adım geri gittim.

Emir "hadi içeri girelim kızlar!" dedi sinirli bir şekilde. Demek ki çok yakından tanıyorlar birbirlerini yoksa Emir asla bu kadar sinirli cevap vermez.

Elimi tekrar kapının koluna koyup kapıyı açtım. Emir'i birazda olsa neşelendirmek için "bayanlar önden..." diyip gülmeme engel olamadım.

Asel kahkaha atıp açtığım kapıdan içeri girdi. Emir hem gülmek hem de kızmak arasında kalmış bir şekilde bana bakıyordu. Elini 'hadi geç' anlamında salladı. Gülerek içeri geçtim.

•••

Öğle arası olduğunda birlikte kantine indik. Abimler her zaman oturduğumuz yerde bekliyordu. Bizde yiyeceğimiz şeyleri alıp yanlarına doğru ilerledik.

Abimin ve Savaş'ın ortasında oturdum ve yemeğimi yemeye başladım. Yemeğim bitene kadar konuşulan muhabbete katılmadım.

Birinin bana baktığını hissederek kafamı kaldırdım ve sevdiğim gözler ile göz göze geldim. Utanarak kafama eğdim.

Kısık sesli gülüşünü duydum. Şöyle  gülmese  keşke. Kafamı kaldırıp tekrar baktım ve o gülüşünü benden saklamadı. Ben ona dalmış bakarken kolumun ağır bir darbe alması ile sağıma doğru döndüm.

Ne ara yanıma oturduğunu bilmediğim Asel ile göz göze geldim. "Kanka çocuğu gözlerin ile yedin yeter. Vallahi anlayacak." Diyerek kulağıma fısıldadı. Abime ve Yiğit'e baktığımda Savaş'ı dinlediklerini gördüm.

Asele dönüp "kanka benimle ilgilenmiyorlar ki" diye kulağına fısıldadım. Emir'i göstererek "Emir sayesinde kanka senin çocuğa nasıl baktığını gördü. Dikkatlerini çekmek için konu açtı." dedi.

Emire döndüğümde göz göze geldik ve minnettar olduğumu anlatmak için gözlerimi kırpıp açtım. Gülerek göz kırptı.

Öğle arası bitene kadar sohbet ettik. Öğle arasının bittiğini gösteren zil çaldığında abim ellerini dizine vurarak kalktı. "Zil çaldı hadi bakalım evli evine köylü köyüne." dedi. Abimin sözlerinden sonra hepimiz bir kahkaha atarak sınıflara doğru ilerledik.

Sınıfa girdiğimizden beri 10 dakika geçti ve hala hoca gelmemişti. sınıf başkanı müdürün yanına gidip hocanın olup olmadığını sormaya gitti. Geldiğinde hocanın olmadığını ve sessizce dışarı çıkmanızı söyledi tabii bizim sınıf biraz(!) gürültülü olduğu için bağıra çağıra çıktı.

Bizim grup olarak arka bahçede olan bankalara doğru geçtik. Biz Asel ile dedidoku ay pardon sohbet ederken Emir'in bir an da
"Oha" diye bağırması ile ona döndük.

Asel benden önce davranıp "Noluyor be?!" diyerek çığırdı. Emir telefonundan kafasını kaldırarak bize baktı. "Ha! Yok bir şey."

Asel pek inanmış gibiydi ki bende öyle Asel'den önce davranıp "Emin misin?" diye sordum. "Emir! Bak doğru söyle!" diye Asel'de söylendi.

Emir tekrar biz bakıp"Vallahi bir şey yok. Hem size göre değil gördüğüm şey." diyerek kahkaha attı. Asel emirin kafasına vurup "salak" diye söylendi.

Bir süre daha Asel ile sohbet ettikten sonra ikimizde telefonlarımız ile ilgilenmeye başladık. Kafamı kaldırdığımda abimlerin yanımıza geldiğini gördüm. Etrafıma baktığımda zilin çoktan çalmış olduğunu fark ettim.

Abim onları anca fark ettiğimi anladığı için benle dalga geçti. "Sonunda kafanızı kaldırabildiniz o telefondan."

"Hı öyle oldu." diyerek kafamı Asel'e çevirdim. "Hadi yukarı çıkalım," abime bakıp "birileri gelince moodum düştü" diyerek gülümsedim. Abim homurdandı. Diğerleri ise benim söylediklerime gülüyordu. Gizlice Yiğit'e baktım. O da gülüyordu.

Emir'de ayağa kalktı. Asel ile ortama girip ikimizinde omuzuna elini attı. "Haydi bakalım birazdan zil çalar. Kızlarımı aldım ve gidiyoreeee. Görüşürüz çıkışta" diyerek bizi sürüklemeye başladı.

Arkama dönüp daha doğrusu arkama dönmeye çalışıp "İyi dersleeeer!" diye bağırdım. Yiğit kafasını eğerken abim ve Savaş ise elini  'sana da' anlamında salladı.

•••

3... 2... 1... Veeee zil çaldı... Sonunda. Kitaplarımı ve kalemliğimi hemen çantama koyup bizimkileri beklemeden dışarı fırladım. Arkamdan Asel'in bana saydırdığını duyabiliyordum. Gülüp hızlıca yoluma devam ettim.

Bahçeden dışarı çıktığımda karşıma Demir çıktı. Onu görmezden gelip ilerlemeye devam ettim. Yanından geçmek üzereyken kolumu tuttu.

"Şşt, neden kaçıyorsun. Konuşacaklarım var seninle." diyerek beni sürüklemeye başladı. Yürek yediğinin farkında mı acaba? Abimler görse bu kadar rahat davranabilecek mi?

"Ya bıraksana kolumu. Hem abimler gelir bırak." Beni takmayıp arka bahçeye doğru sürükledi. Arkama baktığımda Emir ve Asel'in çıktığını gördüm. Etrafına bakınıyorlardı. Tam Asel'e seslenecekken sağ kısma doğru döndük.

Demir'e dönüp "Ne konuşucaksın benimle?" dedim. Kafasını yan tarafa çevirip güldü. "Abinlerin neden o hale geldiğini merak etmiyor musun?"

Bittii!

Oha Demir, neler diyorsun sen?🙄

Nasıl buldunuz...?

Beyaz Çikolata'mHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin