Oturduğu koltukta kıpırdandı. İçinde kötü ancak tanıdık bir his vardı, bunu daha önce yaşamış gibi hissediyordu.
"Lilith? İyi misin?"
"Evet, sadece içimde garip bir his var."
Adam, genç kızın kızıl saçlarını karıştırdı. Dalıp gitmesi herkes tarafından alışılageldik bir şeydi ancak böyle durumlarda onunla uğraşıp o halinden çıkarmayı seviyordu.
"Damon! Saçlarımı rahat bırak!"
"O biraz zor Kızıl."
Kızıl saçlı kız hafif bir kahkaha attıktan sonra, hışımla o tarafa döndü, yıllardır değişmemiş bir adamın değişmesini beklemiyordu elbette ancak onunla uğraştığı zaman, karşılık vermek hoşuna gidiyordu. Etki etmeyeceğini bildiği halde, adamın omzuna vurdu.
"Etki etmeyeceğini biliyorsun Rosie."
Kızıl saçlı kız, son bir kez adama sinirle baktıktan sonra omuzuna uzandı. Abisinin omzu her zaman uyumak için bir yastıktan daha idealdi.
"Lilith, yine burada uyumayacaksın değil mi? O oda boşuna mı var?"
"Omzun, yastıktan daha rahat."
"Sana en kısa zamanda omuz şeklinde yastık alacağım."
Kızıl saçlı kız hafifçe güldü, adamın omzundan kalktı ve su içmek için mutfağa doğru hareketlendi. Suyunu içtikten sonra, elinde bardakla tezgaha yaslandı. Kısa bir süre içinde, acı bir çığlık kulaklarını doldurduğu zaman, her saniye ister istemez daha çok sıktığı bardağı elinde patlatmıştı. Elinden kanlar akarken, içinden kendine bir küfür savurdu. Kenardan bir bez alarak elini geçici süreliğine sardı. Çığlığın sahibini elbette ki biliyordu. Hızla üst kata çıktığı zaman, derin nefesler alan sarı saçlı kıza baktı.
"Care..."
Kız kısık kısık nefeslerle konuştu ;
"İyiyim ben."
Zor olsa da gülümsedi, bu sıralar gülümsemek bile zor geliyordu sarışın kadına. Gözleri kızıl saçlı kızın elleri ile buluştuktan sonra endişe içinde kıza baktı.
"Ne oldu, sen iyi misin?"
"Sıkıntı yok, küçük bir cam kesiği sadece."
"Lilith, yoğun bir kan kokusu alıyorum, fazla yoğun."
"Barbie!"
Endişeli bir sesle içeriye giren adama döndüler. Damon Salvatore, Caroline Forbes için endişeleniyor muydu? Şaşırtıcı bir şeydi.
"Barbie, iyi misin?"
"Sıkıntı yok Damon."
Sarışın Vampir burukça gülümsedikten sonra, iki vampirin de gözleri kızıl saçlı kızın eline kaydı.
"Rosie? Ne oldu?"
"Cam kesiği, önemli bir şey değil."
Damon, dişlerini hızla bileğine geçirdi ve daha kızın bir şey demesine fırsat vermeden, kanı ona içirdi.
"Damon, o kadar önemli bir şey değildi."
"Ama öyle durması da gerekmiyordu."
Kız güldü ve dudağında kalmış olan kanı sildi.
"Teşekkür ederim."
"Önemli değil Kızıl."
Odada bulunan üç kişi de gülerken, içeriye hızla, endişeli gözüken ancak bir o kadar da sakinliğini koruyabilen bir vampir girdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
«Red Riding Hood»
Fanfiction"Ben bir peri masalına aşığım." Bu kitap @aylinfinityy ve @lilacforfirstlove'ın ortak çalışmasıdır.