10

1.5K 219 146
                                    

"Tanrım.. Siktir oradan Choi!"

Taehyun nefes nefese haykırırken gri saçlı çocuğun kucağından kalkışını izledi.

Hayır, düşündüğünüz şey değil.

Basketbol antremanı yaparken büyük bir rekabete kapılan bu ikili, sonunda hızlarını alamayıp birbirlerine girmişlerdi.

Yere düşen Taehyun'un kucağına son sürat yuvarlanan Beomgyu, altındaki çocuğun devasa bir siktir çekmesine neden olmuştu.

"Üzgünüm, iyi misin Taehyun-sshi?"

Taehyun hafif doğrularak kasıklarına  kolunu bastırmış, bir bağırış daha atarak yere uzanmıştı. Buruşmuş yüzünü yere yaslayan çocuğun imdadına koç koşarken, Beomgyu bıyık altından sırıtarak dizlerini kendine çekmiş çocuğa bakıyordu.

Hıncını almıştı ya, ondan o sırıtış.

"Arkadaşınızı revire götürün çocuklar!"

Jeongin ve Yeosang Taehyun'u yerden kaldırıp kapalı sahanın çıkışına ilerletirken zavallı basketbolcu acı iniltiler çıkararak yürümeye çalışıyordu.

Beomgyu arkasından ilerlerken adını haykıran Taehyun'a kıs kıs güldü. Ardından yüksek bir 'efendim' dedi.

"Eğer işlevini kaybettiyse seni sikerim Choi Beomgyu!"

"Sanki hiç sikmedin."

Beomgyu yalnızca kendinin duyabileceği bir homurtu çıkardığında bahçede ana binaya doğru ilerliyorlardı.

Arkasından birinin kolu omzuna atıldı, soluna döndüğünde Yeonjun'u görmesiyle gülümsedi.

"N'aber?"

"Ben iyiyim, ama o değil."

Kıkırdayarak biraz ilerisindeki çocuğu işaret etti. Cidden Taehyun'un şu hâli saatlerce gülme isteği uyandırıyordu.

Yeonjun kendini tutamayıp gülmüş, ardından Beomgyu'dan kolunu çekmişti.

"Sonra görüşürüz o zaman, Soobinie beni bekliyor..!"

Beomgyu ona el salladı. Sonrasında binaya girdiler ve giriş kattaki revire ilerlediler. Beomgyu revirin kapısını tıkladığında içeriden bir 'gel' yükseldi. Kapıyı açıp Yeosang ve Jeongin'e yol verdi.

Taehyun'u sedyeye oturtan çocuklar hemşireye durumu anlattı. Hemşire önce sancının geçmesi için ağrı kesici verdi. Ardından Taehyun'a okuldan sonra hastaneye gitmesi ve kasıklarını kontrol ettirmesini söyledi.

İki derslik de bir izin kağıdı çıkarıldığında Taehyun bu sefer Beomgyu'nun omzuna kurulmuştu.

"Bilerek zıpladın değil mi?"

"Yo.. Bilerek zıplasam sence sahada mı olurduk yatakta mı?"

"Kes çeneyi Beomgyu. Özellikle yaptın, faul sayılır."

"Ha sen faul derdindesin hâlen.. Yalnız hatırlatayım senin sikin darbe yedi benimki değil."

"Birde karşılık veriyor.. Cık cık, seni herkesin içinde öpüp popülariteni yerle bir ederim görürsün."

"Ne yapayım ben popülariteyi, evet bekliyorum öpücüğü,"

Beomgyu başını Taehyun'dan tarafa çevirmiş, dudaklarını büzerek ona uzanıyordu. Taehyun başta tereddüte düştü. Oyunu kaybetmesine rağmen bunu dile getirememenin suçluluğuyla aniden çocuğun dudaklarına kapandı.

Hızlı bir öpücüktü ve koridordaki birkaç öğrenci dışında onları kimse görmemişti. Beomgyu kıpkırmızı kesilen yüzüyle Taehyun'a bakakalırken çocuk onun beline kolunu sarmış ve önüne dönmüştü. Sonrasında yavaşça yürümeye -Beomgyu'yu da sürüklerken- başlamıştı.

"Taehyun.."

Taehyun evet dercesine 'hm'ladı.

"Oyunu kaybettim."

✓ russian roulette. Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin