Manolya

1.1K 58 0
                                    

Banyomu bitirdiğimde saçlarımın suyunu  o meşhur havluma aldırdıktan sonra saç kurutma makinesine baktım ama bulamadım yine oflayarak mavinin kapısını çaldım. İçerden ses yoktu ne göreceğimden çekinerek yavaş yavaş girdim ama kimse yoktu içerisi çok güzel kokuyordu , seslenerek banyoya girdim ama kimse yoktu rahat ederek makineyi çalıştırdım  yarım saatimi aldı sanırım saç kurutmam saçlarım o kadar uzun ve gür ki bazen baş etmek çok zor geliyor özellikle böyle zamanlar. Saçımı kuruturken banyo dolabında ne kadar az makyaj malzemesi olduğunu fark ettim, benim aksime o sadelikten yanaydı sanırım. Ama cildi o kadar düzgün ve pürüssüzdü ki sanırım başka bir şeye ihtiyacı yoktu birkaç tane kaliteli marka eye-liner gördüm. Farklı yurt dışından geldiğini gördüğüm parfümler dikkatimi çekti . Merak ederek kokladım çiçek kokuyordu parfümler, demek ki sevdiği tarz buydu. Saçlarımı kuruttuktan sonra sıfır makyaj ve sıfır kollu üstümdeki beyaz askılı ve şort ile aşağı indim. Evet çıplaklığı sevmem ama dekolte ile kısa şeyleri severim. 

Aşağı indiğimde mavi masaya dayanmış yüzünde tuhaf bir ifade ile ceylan ablayla konuşuyordu beni görünce sustular, mavinin bana bakışlarını gördüm ilk kez yumuşak bakıyordu. Onu görünce odasına girdiğimi ve kurutma makinem olmadığı için onu kullandığımı söylediğimde bana kızmadı  aksine istediğim zaman girebileceğimi söyledi. Bu tam aksi davranışları anlamadım önce daha sonra ceylan ablanın gözlerinin dolu olduğunu görünce  çözmem çok sürmedi. 

-Sanırım ailemin başına gelenleri hepiniz öğrendiniz dedim.

Mavinin bakışlarındaki sıcaklık benimde gözlerimin dolmasına neden oldu o anda bana öyle bir baktı ki sanki soğuk havada birisi üstüme battaniye örtmüş gibi oldum. Bende ona baktım çünkü içim o kadar üşüyordu ki ısınacak bir şeyler iyi gelebilirdi. ceylan abla makarna yapmış ben çubuk makarnayı çok severdim ve salçalı olmasına ayrıca bayılmıştım. O kadar aç olduğumu  o an fark ettim. Ne kadar istediğimi sorduğunca kocaman tabak dolusu dediğimde ikisi de güldü, ne var yani fit olabilirim ama makarnaya hayır diyemem dediğimde iyice güldüler. Mavi " ben seni salata kızı sanıyordum  " dedi. Makarnanın yanında sevdiğimi söylediğimde yine güldü. Tanrım ne kadar güzel gülüyordu kocaman bir ağzı vardı dişleri ne kadar güzeldi. Onu daha çok gülümsetmek istedim o anda ama makarna aşkım daha ağır bastı. Yerken kendimi nasıl kaptırdığımı bilmiyorum bir ara tuzu almak için uzandığımda mavinin bana baktığını gördüm ben öne eğildiğimde  kalkan kaşını fark ettim. Ne oldu diye sordum merak etmiştim üstün diye cevap verdi. Tam göğsümün arasına salça bulaşmıştı yine utandım of allah'ım onun yanında niye böyle utanıyorum. Peçeteye bakarken yerinden kalktı yanında duran peçeteyi aldı ve bana doğru geldi, bana peçeteyi uzatmasını beklerken önümde durdu ve elindeki peçete ile salçayı sildi ben ona bakarken o silmeye devam ediyordu. Ne kadar lekelenmiş olabilir ki?

 Utançtan olduğunu tahmin ettiğim bir şekilde  nefes alışım değişti , o işini bitirdiğinde hiçbir şey olmamış gibi yerine döndü yemeye devam etti. Ben su içme isteği ile etrafta su aradım ve suyumu doldurup içerken onun  sırıtan dudaklarının yukarı kıvrılışını gördüm. Neden gülüyordu ?

-Manolya müzikle aran nasıl?

Bana soru sormasını beklemediğimden şaşırdım alakası neydi şimdi müziğin. 

-Müziği severim enstrumanlar ile aram iyi değil ancak sesim güzeldir okuldayken arkadaşlarla müzik yapardık ben şarkı söylerdim. 

-Güzel, benimde çaldığım bazı aletler var istersen ben birazdan çalışacağım yanıma gelmek ister misin? 

-Tabi ki ,zaten başka ne yapılır bilmiyorum henüz  etrafı gezmedim. 

- O zaman önce araziyi gezelim sonrasında müzik yaparız kafamız dağılır

Ruh parçam (girlxgirl)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin