Wet Dream | Taekook

30.Bölüm | Final

Wet Dream bitiyor diye çok üzülmeyin, bir çok kişi benden eğlenceli, texting bir fic yazmamı istedi. Sizi kırmak en son isteyeceğim şey olabilir, o nedenle hemen bir fice başladım. Şimdi yalnızca giriş bölümünü yayımlayabiliyorum, diğer bölümler yayımda olan ficlerime final yaptıktan sonra gelecek. Dilerseniz ona da bakabilirsiniz. [ Adı Positions ]

Şimdi uzun bir bölümle geldim, yorumlarınızı eksik etmeyin lütfen. Bir önceki bölümün performansını bekliyorum ✊🏻

İyi okumalar 🌙

Ellerim soğuk havada çatlayıp, ağırırken yerimde kıpırdandım rahatsızca. Taehyung'u yarım saati geçkin süredir burada bekliyor, gelmesi için dualar ediyordum artık. Ellerim öyle acıyordu ki telefonu cebimden çıkartıp aramaya korkuyordum. Beni sabahın köründe kaldırıp bir yere gitmemiz gerektiğini söylediğinde hızlıca hazırlanıp aşağıya inmiştim. Normalde asla beni bekletmez, hemen gelirdi. Lakin bu defa dakikliğine meydan okuyor, beni bu soğukta süründürtüyordu.

Oturduğum bankın soyulmuş ahşap kısımlarında parmaklarımı gezdirip gözlerimi kapattım. Eminim ki burnum kızarmış, özenle yaptığım makyajım mahvolmuştu. Dudaklarımda son zamanlarda en çok dinlediğim şarkıyı mırıldanırken hafifçe gülümsemiş, ardından ön dişlerimde son zamanlarda en çok muhtaç olduğum şeyi, Taehyung'un dudaklarını hissetmiştim. İçim huzurla dolarken oyuncu bir tavırla kaşlarımı çatıp hafifçe omuzlarına vurmuş, hemen sonra banktan kalkıp yüz yüze gelmemizi sağlamıştım. "Benim gibi narin bir insanı bu soğukta dışarıda bekletmeye utanmıyor musun?" dedim kollarımı göğsümde birleştirip kurumuş ellerimi saklarken.

Görecekti, bunu biliyordum lakin saklıyordum işte. Tek bir kusurumu bile görmesin istiyordum çünkü ben kusurlarımı sevmiyordum. Atladığım tek nokta Taehyung'un çok zeki olduğu ve beni fazlasıyla tanıdığıydı. Bağladığım kollarımı yavaşça çözüp ellerimi sıcak avuçlarının içerisine aldı, göz göze gelmemizi sağladığı sırada. "Özür dilerim sevgilim, bir kaç sorun çıktı bugün ki planımla ilgili. Bekletmek zorunda kaldım." gözlerimi devirip çaktırmamaya çalışarak biraz daha sokuldum ona, bu soğukta sıcacık bedenine yaslanmak istiyordum.

"Affetmem için başka şeyler dene, götüm dondu." dedim dürüst davranarak. Banka ilk oturtuğumda soğuk ahşap kot pantolonumu es geçerek direkt olarak tenime etki etmişti. Dudaklarını tekrar dudaklarıma bastırıp alt dudağımı vişne aromalı dudakları arasına aldığında çatık kaşlarım anında gevşemiş, kollarımı boynuna dolayıp kasıklarımı kasıklarına yaslamıştım. Geri çekilip kasıklarına yaslanan kasıklarıma bakıp kaşlarını kaldırdığında omuz silkmiştim. "Orası da üşüdü yani, ne yapayım?" cevap vermek yerine bileğimden hafifçe tutup beni çekiştirmiş, yolcu koltuğuna oturmama yardımcı olmuştu. Arabanın içerisi dışarıya tezat şekilde sıcacıktı.

Kapımı kapatıp, beklemeden sürücü koltuğuna geçtiğinde arabayı çalıştırmış, bana bakıp gülümsemişti hafifçe. Kemerimi takıp, onun da takmasını izledikten sonda gözlerimi camdan dışarıya çevirmiş, kar tanelerini izlemiştim. "Gideceğimiz yeri hala söylemedin, merak ediyorum." dedim tekrardan ona dönerek.

Dışarıda kar yağıyor, mükemmel bir manzara sunuyordu lakin ben gözlerimi Taehyung'tan alamıyordum. Bakma ihtiyacı hissediyor, onun tatlı kokusunu soludukça rahatlıyordum. Ben ilk defa birine karşı böyle duygular besliyor, ilk defa birini kaybetmekten böylesine korkuyordum. Bana bir çok ilki yaşatmış olmasının yanında, kalbini çok güzel açmıştı. Şimdi kendimi onun kalbinde, gözlerinde ve aklında hissediyor, bundan deli gibi hoşlanıyordum. "Bu sabırsız hallerine bayılıyorum ama söylemeyeceğim." dedi inatla.

Dudaklarımı büzüp dokunmatik ekrandaki saate baktığımda gözlerimi kırpıştırmış ve ağzım aralanmıştı. Sabahın erken saatleri olduğunu tahmin edebiliyordum lakin beni arayıp hazırlan dediğinde saate bakma ihtiyacı hissetmemiştim. Daha doğrusu şu ana kadar saate bakmamış ve baktığım an daha fazla şaşırmıştım. "Taehyung" dedim gözlerimi hafif kısıp yüz hatlarını izlerken. "Sabahın sekizinde mi tanıştıracaksın beni çok önemli gördüğün kişiyle?" başını yavaşça iki yana sallayıp direksiyonu kırdı sol tarafa doğru.