17

156 16 2
                                    

-Juvia.-

"Pekala...toparla kendini Jubi..." gözlerimi kapatıp derin bir nefes aldım. Yavaşça gözlerimi açıp oturduğum kum birikintisinde  bomboş çöle bakıyordum.
"Bu sen değilsin, hadi konumuza dönelim."

Kesinlikle birileri benden bir şeyler saklıyordu ve bunu hissediyordum. Bunu anlaması güçte değildi üstelik, herkesin benden önce toplanıp konuşması ve ben gelince kıçımız tehlikede değilmiş gibi aile muhabbeti yapmamız bunu gösteriyordu en azından.

Bana güvenmiyorlar mı?

Hayır, ihtimal bile değil. En azından Jellal için. O benim abim ve benden bir şey saklaması düşünülemez bile, özellikle de güvenmediği için.

İleride kumun üstünde bir hortum görünce sertçe yutkunmuştum. Bir de bu çıkmıştı başımıza.

Bir cadı.

Derin bir nefes alıp verdim ve oturduğum yerden kalkıp üstümü silkeledim. Sağ elim histerik olarak kutsal suyla yıkanmış silahıma gitse de, onu henüz çıkarmamıştım.

Hortum yavaşça yayılıp küçülürken, dağıldığı yerde yavaşça bir beden oluşmaya başlamıştı.

Yüzü de oluştuğunda, elim bir ânda boşalıvermişti.

Önce sağına ve soluna bakındı, daha sonra gözlerinin hedefi gözlerim olunca yüzüne bir gülümseme yerleşmişti.

Başımı iki yana sallayarak, bir-iki adım geriledim ancak ayağımın altındaki kum kaymamı salladı ve popomun üstüne düştüm.

Başımı eğip kuma baktığımda, elini bana uzattığında, başımı kaldırıp ona bakmıştım.

İstemsizce dolmuştu gözlerim, ancak akmasına müsade etmeyecektim.

Ondan değil de, kendi dizlerimden destek alarak ayağa kalktım ve üstümü silkeleyip gözlerinin içine baktım.
"Yaşıyorsun."

"Sevinmiş gibi gözükmüyorsun."

"Boynuna atlamamı mı bekliyordun?" Diye sordum, titreyen dudağımı ısırsam da bu sefer kesin konuştuğum hâlde gözyaşıma müdahele edememiştim.

"Juvia ben-"

"Dinlemek istemiyorum." Başımı hızlıca iki yana salladım." Bir ânda ortaya çıkarken ne bekliyordun?" Kaşlarımı çatmıştım." Bunca zaman yoktun, neden çıktın karşıma!"

"Anlamıyorsun, beni biraz dinlesen hak vereceksin!" Mavi saçını kulağının arkasına itip dolu gözleriyle beni süzdü. Elini dudağına kapatıp "ne kadar büyümüşsün..." demişti.

Dudağımı ısırıp başımı salladım.
"Demek ki sensiz de yaşayabiliyormuşum anne."

"Anne..." diye tekrarladı beni." Duymayı çok özlediğim bir kelime."

"Hoş, onu bile hak etmiyorsun sen."

"Benden nefret ediyorsun."

"Ailemi öldürdün!" Diye bağırmıştım kendimi kontrol edemeyerek." Hepsini! Babamı, halamı, büyük annem ve kuzenlerimi! Herkesi!"

"Onlar benim de ailemdi!"

"Dalga mı geçiyorsun benimle?" Histerik olarak gülmüştüm." İnsan ailesini öldürür mü be?"

"Juvia bilmiyorsun b-ben b-ben..." elimi tuttuğunda, sanki elim yanmış gibi geri çekmiş irkilmiştim.

"Bilmek istemiyorum. Ağzından çıkacak tek bir kelime bile beni ilgilendirmiyor. Sana yemin ediyorum, bir daha karşıma çıkarsan hiç acımam canını alırım."

"Hayır, yapmazsın." Başını iki yana sallayıp acıyla tebessüm etmişti." Çünkü sen ben değilsin."

"Neler yapabileceğime inanamazsın, anne." Ona doğru bir adım attım." Çünkü karşımda gördüğüm bu suret, daha önce hiç bu kadar midemi bulandırmamıştı."

"İçinde hâla beni sevdiğini biliyorum. Beni affedemiyorsun, haklısında, ancak şans ver! Ver ki düzelteyim, ver ki tekrar aile olalım."

"Ne ailesinden bahsediyorsun sen?! Ailemi bıraktın ben de? Her şeyimi aldın, herkesi! E-en azından küçük Romeo'ya kıymasaydın."

En küçük kuzenimizdi. Öldüğünde henüz 5 yaşındaydı.

"Kurtarabildiğim tek Fernandes sendin." Arkama bakıp gülümsedi." Sizdiniz."

Başımı çevirip arkamda duran Jellal'e baktım. Benden daha dirayetli gözüküyordu. Hızlı bir şekilde yanımıza ilerledi ve beni arkasına aldı.
"Bizi hiç kurtarmamalıydın. Çünkü biz avcıyız. Bizi avlayanı avlarız. Ben karşımda avdan başkasını göremiyorum." Demişti.

"Oğlum..." elini Jellal'in yanağına koydu." Emanetimi güzelce büyütmüşsün. Sen de büyümüşsün. Benim güçlü ve yakışıklı oğlum."

"Git buradan anne, bende sana verecek herhangi bir şey yok."

"Neden bahsediyor?" Diye sordum merakla.

"Juvia, benimle gelmelisin. Eğer benimle gelirsen türünü keşfedeceksin, gel benimle."

"Jellal o neden bahsediyor?" Telaşlanmaya başlamıştım.

"Saçma sapan konuşma!" Diye kükrediğinde, Jellal'in ilk defa o kadar sinirli olduğunu görmüştüm.
"Sana onu mu verecekmişim? Neden? Onu da öldürebil diye mi? Enerjisini sömür diye mi!"

"Jellal-"

"Kapa çeneni Juvia!" Diye tekrar bağırdı." Sakın arkamdan çıkma."

"O benim kızım, neden onu öldürmek isteyeyim?" Diye sordu şaşkınlıkla.

"Çünkü sen busun anne. Sen ailenin katilisin. Fazla bile kaldın, bizden uzak dur. Özellikle de Juvia'dan."

"Ben acı çekmedim mi sanıyorsunuz!" Diye bağırmıştı." Benim duygularım yok mu? Hiç mi üzülmedim zannediyorsunuz?!"

"Senin duyguların falan yok! Olsaydı böyle bir şey yapar mıydın?!" Ona doğru bir adım atıp dişleri arasından tıslamıştı."Aşık olduğun adama ve ailesine kıyar mıydın?"

"Sadece yaptığımı konuşuyorsunuz, neden yaptığımı değil."

"Çünkü bahanelerin umurumuzda bile değil. Git artık, bir daha da gelme."

"Onu almadan olmaz." Gözlerini gözlerime dikti.

"Benden ne istiyor?" Diye sormuştum Jellal'e.

"Merhaba Juvia."

"AH!"
Yerimde sıçramıştım.

Bir anda yanımda beliren Erza'dan ister istemez ürkmüştüm.

"Kızıl Cadı."

"Felaket Cadısı." Erza, Jellal'in yanına ilerleyip o da önümde durdu.
"Seninle bu şekilde tanışmak istemezdim."

"Doğrusu çocuklarımın yanında olup sağlam kalmana şaşırdım. O ikisi bu tarz konularda acımasızlardır."

"Sen bilmiyorsun tabi, onlar sevgili." Boş bulunup söyleyivermiştim.
Kaşlarımı çattım.
"Gerçi bu seni ilgilendirmiyor."

"Demek aile kurallarını çiğniyorsunuz." Yüzünde anlam veremediğim bir ifade oluşmuştu.
"Peki ya sen Juvia?"

Konuşmak için bir kaç kez dudaklarımı aralasam da, hepsinin sonu susmakla bitmişti.
Yani sonuçta ben bu tarz bir şey yaşayamayacaktım.

"Hayır, yok öyle bir şeyim..."

Yıllar sonra gelip sevgilim olup olmadığımı mı soruyordu? Ne sanıyordu ki kendisini? Normal bir anne mi?

"Buna sevindim." Demişti. Yüzünden gerçekten de sevindiği belli oluyordu." Çünkü sonun benim gibi olabilirdi."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 07, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Avcı.||Jerza+Gruvia.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin