Baygınlığın geçtiğinde yavaşça gözlerini açtın. Hava hala karanlıktı ve yatağında yatıyordun.
"Su, istiyorum" dedin sessizce. Gözlerini açık tutamıyordun sadece su istiyorum diyordun. Ayak sesleri duydun ve nazik bir erkeğin sesini.
"Buyrun efendim." Demişti birisi. Gözlerini açıp kim olduğuna bakamayacak kadar yorgun hissediyordun. Ağzına suyu getirdi ve sana yavaşça içirdi.
"Claude, sen misin?"
Genç adam duraksadı "Evet efendim benim, Claude"
"Teşekkür ederim Claude." Uyumaya geçmiştin yeniden. Genç adam ise başını öperek ateşine baktı. Ateşinin olmadığını öğrenince sevindi. Alnına yeniden öpücük kondurdu ve yanından ayrıldı.
Yeniden uyandığında hava aydınlaşmıştı. Sakince yatağında doğruldun. Yorgunluğun tam anlamıyla geçmemişti ama dünden daha iyi hissediyordun. Yatakta oturur pozisyonda dururken kapı bir anda açıldı.
Kapıyı açan Lizzy'di sana koşarak geldi ve sarıldı.
"İyi misin S/A, dün çok korkuttun bizi sakın bir daha böyle şeyler yapayım demee!"
"Tamam Lizzy bir daha olmayacak" dedin ehehe diye gülümsedin ve elini başının kenarına koyup saçlarında gezdirdin.
Kapıya baktığında kapının kenarına aşırı cool bir şekilde yaslanmış Ciel'i gördün. (Ciel'e düşmemeliyim o sadece çocuk xd)
"İyisin değil mi S/A. Olayı tam olarak bilmiyorum ancak Lizzy'i bile çok sinirlendirdiyse kötü bir şey olmalı."
Ellerin ile yorganını sıktın , gözlerin yorgana doğru bakıyordu sonra kafanı kaldırdın ve Ciel'e baktın.
"Ben iyiyim teşekkür ederim dünkü olay da o kadar abartılacak bir şey değildi sizi de telaşa düşürdüm özür dilerim"
"Sorun değil, ancak Sebastian neden senin yanına gelemedi ve çok üzgündü onu da anlamadım. Tanrım cidden bu kahya her gün daha çok değişik oluyor."
"Önemli değil ona ihtiyacımız yok hem bugün iş hakkında konuşacaktık. Hazırlanayım ve gidelim ne dersiniz?"
Lizzy: "Saçmalama sen hastasın ve dinlenmen gerekiyor. Dün gereğinden fazla yoruldun bugün sana ben bakacağım"
Ciel: "Evet sana Lizzy bakıyorsa daha da endişelenmen gerekiyor S/A. O kadar çok ilgilenecek ki şimdiden geçmiş olsun" diyerek sırıttı.
Lizzy de yastığın birini alıp Ciel'e attı. "Ciell nasıl böyle bir şey dersin" Lizzy bozulmuş numaraları yaptı.
Kahkahalar attın "Ay hiç güleceğim yoktu çok tatlısınız"
Ciel hafif utanmış bir şekilde kafasını çevirdi.
"Eh madem iyi olduğunu öğrendik o zaman ben gideyim konuşma işini de yarın yaparız olur mu?"
"Tabiki geldiğin için teşekkür ederim Ciel. A şey isminle hitap etmem sorun olur mu?
"İstediğin gibi hitap edebilirsin sorun değil"
"Tamam o zaman. Görüşürüz Ciell"
Lizzy de Ciel'in peşinden gitti ve onu yolculadı. Sonra senin yanına yeniden geldi. Yatağına oturdu ve konuşmaya başladınız.
"Olayı Ciel'e de anlatmalıyız bence. Sebastian'a kızardı. Kovmazdı ama kızardı biliyorsun onlar hep beraberler."
"Ciel ve Sebastian ne zamandan beri birlikteler? Ciel'in ailesine ne oldu?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sebastian Michaelis İle Hayal Et✨
Fanfiction"Lütfen bana Sebastian diyin" dedi kahya o kadar güzel konuşuyordu ki gözlerimi ondan alamıyorum. Kan kırmızısı gözlerinin içinde kayboluyordum...❤️ ✨Sebastian Michaelis x yazar kitabıdır umarım beğenirsiniz✨