BERDEL(+18)

7.BÖLÜM

Slmm canlarım benim😊nasılsınız?
İyi okumalar😊
∞∞∞∞
Konak o kadar karışıktı ki aceleden kimse kimsenin ne iş yaptığını bile bilmiyordu. Herkes bir birine çarpıyordu. Nerdeyse herkes Hüma'nın ölüm günü için bu kadar çok şey yapıyorlardı. Hüma odasının penceresinden dışarıdaki kargaşaya bakıyordu. Bu gün Hüma'ya göre ölmeden kefeni kalkıcaktı. Bütün herkes mutlu ama Hüma onlar gibi değildi sanki Hüma yerine bu gün başkası evlenecekti. Hüma artık bi duygu beslemiyordu. Artık hiç birşeyi umursamıyordu. Hüma çok somurtkan bir kız olmasa da o günden sonra yani berdeli kabul ettiği günden belli daha yüzü gülmemişti. Hüma düğünü olacağı halde daha hazırlanmamıştı. Zaten hazırlansada pek birşey değişmeyecekti. Hüma'nın makyajı falan yapılmıştı. Sadece gelinliğini giyicekti. Oda gelinliğini kılıfından çıkardı. Hüka gelinliğini ilk kez görücekti. Gelinliğini kılıftan çıkardıktan sonra giydi. Odadan çıkmadan Karan abisi, babası ve Murat abisi odaya girdi. Hüma babasının elini öptükten sonra sarıldı. Ağlamak istemiyordu abilerine de sarıldı. Karan abisi eline Hüma'nın beline bağlayacağı kuşağı aldı. Tam kuşağı beline bağlayacaktı ki Hüma terler içinde yatağından kalktı. Gördüğü rüya sanki gerçekti. Hüma rüyasında gerçekten evlendiğini görmüştü. O kadar gerçekçiydi ki Hüma rüya olduğunu görmeseydi gerçekten bu gün düğünü olduğunu zannedicekti. Hüma rüyanın etkisinden kurtulmak için banyoya gidip temiz bir duşunu aldı. Kıyafetlerini giydikten sonra aynanın karşısına oturup saçlarını kuruttu. Ne keder aşağı inmek istemese de aşağı kahvaltı yaptıkları yere yani konağın bahçesine gitti. Bütün aile masada oturmuş Hüma'yı bekledikleri belliydi. Hümada masaya oturmadan;
"Günaydın canlar."

(Hep bir ağızdan)
"Günaydın"

Hüma ne kadar üzgün olsa da ailesine belli etmek istemese de bütün aile bunun farkındaydı. Hüma da oturunca,kahvaltıya babasının lafıyla başladılar. Kimseden çıt çıkmıyordu. Hüma ailesinin böyle olduğunu gördükçe daha çok üzülüyordu. Hüma da dayanamayıp;

"Canlarım benim ben eski ailesi istiyorum ne oldu o sofrada şaka yapan murat,murat abime küfür eden karan hııı lütfen eski haline geri dönün. Siz böyle yaptıkça ben daha çok üzülüyorum. Bakın az kaldı bundan sonra beni bu sofrada göremiyceksiniz. Özlemiyecek misiniz beni?"

"Yok canımın içi biz seni artık göremiyecez diye üzgünüz yoksa biliyorsun bizi."

"Tamam üzüleceğinize mutlu olun ki son günlerim de eskisi gibi güzel geçsin."

"Tamam canım benim."

Hüma Karan abisi ile konuşmasaydı aklına daha çok takılacaktı onların üzgün olması oda onlara bunu söylemeyi tercih etmişti. İyiki de söyledi çünkü ailesi biraz önceye göre biraz yüzleri gülüyordu. Bunun sebebi ise hepsi Hüma yı tebrik ediyordu. Bu karar karşısında, bu kararı ne kadar Hüma söylemiş olsada ailesi Hüma'nın odasından dışarı çıkmıyacağını kendileriyle çok konuşmıyacaklarını düşünmüştü. Onlar Hüma'ya destek olacaklarına Hüma onlara destek oluyordu. Ailesi ne kadar böyle bir şekilde evlenmesine üzülselerde kızlarının bu kadar gurur verici biri olduğunu görünce üzüntüleri uçup gidiyordu. Hüma ve Mirza nın düğününün ne zaman olacağı daha belli olmamıştı. Bu akşam mirza gilin konağında belli olucaktı. Hüma odasına çıkmadan önce babası gil şirkette gitmişti. Hüma'da adaya çıkmak yerine annesi ve yengesiyle konuşmuştu. Hüma odaya çıktığında saat 17.20'i geçiyordu. Hüma'da saat 19.00'a daha zaman olduğu için uzanıp biraz dinlenmek için yatağa uzandı.

∞∞∞∞∞∞
(Mirza'dan devam)

Mirza bu gün şirkette hiç gitmek istemiyordu. Oda baya bi sinirliydi. Kardeşinin yapmış olduğu hata onun geri kalan hayatını etkileyecekti. Ama kardeşinin yaptığı hatanın bütün hıncını da evleneceği kızdan çıkarıcaktı. Biliyordu onun da kendisi gibi bi suçu yoktu ama içinden bi ses bütün hıncını ondan çıkarmasını istiyordu. Oda buna uyucaktı ve ona konağı dar edecekti. Konak artık Hüma'nın cehennemi olucaktı. Mirza odasından çıktığında herkes konağın bahçesindeki masaya oturmuştu. Sadece bi kişi eksikti oda kız kardeşi Mircan yoktu. Zaten olsaydı da Mirza Mircan'ı görseydi daha çok sinirlenicekti. Mircan iyiki de sofraya oturmamıştı. Ama Mirza onu odasında öylece kalmasına izin vermeyecekti. Mirza masaya oturmadan;