7. Bölüm

9 2 0
                                    

Zeynep Mira Kurt

Kızçem: Efosumm!!

Efoşş: He?

Kızçem: Sana koca buldumm!

Efoşş: İstemez, asıl ben sana buldum..

Kızçem: Bende istemez..

Efoşş: Baş harfi Berke...

Kızçem: Bende 1 tane var 2. sini kaldiramam...

Efoşş: Bu da 1. si....

Kızçem: Kocam degil....

Efoşş: Ama olacak.....

Kızçem: Amk bir yuru git ya!

Efoşş: Mana ne!!

Kızçem: Beni kızcem diye kaydetme! Gorumcem diye kaydet!

Efoşş: Okii ettim.

Efoşş: De neden?

Görümcem: Aksam bize gel, gorursun. Ya da biz alalim!

Hemen rehberime girip Efsun'u 'Gelinim' olarak kaydettim. Bugün büyük sürprizler var!!

Gelinim: Siz neden alasınız? Ay açık konuş Zeynoş anlamıyorum, çok gönderme yapıyorsun!

Görümcem: Biliyorum. Ayrıca, ing'e cevirdim klavyeyi kusura bakma. Turkce harfler yok!

Gelinim: Güzel durmuyor...

Görümcem: Olsun...

Görümcem: Her neyse kahvaltiya gidicem.

Gelinim: Tamam bir tanem sonra konuşuruz 💙

Görümcem: Tamam, opuyorum 💜

Gelinim: Bende :3

Hemen mutfağa geçip masada yerimi aldım. Babamın gözü üzerimdeydi. Her ne kadar rahatsız olsam da bir şey söylemedim. Annem de gergin havayı dağıtmak niyetiyle konuşmaya başladı.

"Sefa. Misafirler gelmeyecekmiş. Kurabiyeleri bitirebilirsin annem."

"İstemez, kıymetli misafirlerine gönderirsin." Her ne kadar nazlansa da yiyeceğine adım gibi eminim!

"İyi, sen bilirsin." Abim gözlerini kocaman açtı.

"Madem ısrar ediyorsun, yiyeyim bari." Hepimiz kahkaha attık. Birden kapı çalınca hemen kalkıp kapıya koştum. Kapıyı açtığımda karşımda Berke'yi gördüm.

"Selam."

"Merhaba." Dedim şaşkınlığımı arka planda tutarak.

"Abin evde mi ufaklık?" Diye göz kırpınca sırıttım.

"Evet. Abiiğ" Deyip abime seslendim. 

"Oo, Berke beyler de teşvik edebilmişler sonunda!"

"Ya kanka dalga geçme, işlerimi hallettim."

"Ne işi?" Diye sordum. Abim bakışlarını bana yönlendirince bunu düzeltmem gerektiğini anlayarak devam ettim. "Yani, bir işin bu kadar uzun süreceğini sanmıyorum. O yüzden sordum, yanlış anlamayın."

"Yok, merak etme. Yanlış anlamam." Dedi Berke. Çok güzel kurtardı be!

"Gel içeri biz henüz kahvaltı yapıyoruz. Sende atıştır biraz."

"Yok kanka siz yiyin ben aç değilim, gelmeden önce kahvaltı ettik."

"E sen demedin mi işim vardı diye? Nasıl kahvaltıdan kalkar kalkmaz buraya geldin?" Diye sordum.

"Hayır, kardeşimi arkadaşına bıraktım öyle geldim." Dedi gülümseyerek Berke. 

"İçeri geç, yemezsen yeme." Diye söylendi abim.

"Peki." Yine! Berke bizim evimize gelecek! Yanlış anlamayın lütfen! Heyecanlı değilim, yani... Heyecanlıyım işte 😒

Tekrar hepimiz masaya oturduk. Biz kahvaltımızı ederken Berke masada oturmuş telefonuna bakıyordu. Hemen tabağımın yanından telefonumu alıp mesaj attım.

Mira'm: Ne yapiyorsun?

Malum kişi: Arkadaşımla konuşuyorum.

Mira'm: Hangisi?

Malum kişi: Eda. Tanıyor musun?

Mira'm: 1. si kizlarla konusman yasak. 2. siyse dalga gecme.

Malum kişi: Oke. Beni ne diye kaydettin bakayım sen?

Malum kişi: Ss atsana.

Mira'm: Ss atmayacagimi biliyorsun. Tescilli gicik diye kaydettim jkshdfkahdal

Malum kişi: Yaw düzelt şunu amk ben gıcık mıyım?

Mira'm: Evet djkfshdkladhakl

Malum kişi: Doğru. Ama değiş!

Mira'm: Yioo bana ne dsakldfhjal

Malum kişi: Ss at yaa!!

Mira'm: Kudur djkashdkahdlka

Gümüş Kolye | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin