Cebinden çıkardığı kırmızı kadife kutuya parlayan gözlerimle baktım. Bir yüzük için oldukça büyük bir kutuydu. Tam ben acaba içinde ne var diye düşünürken kutuyu açtı. Önümde eğilmedi bile! What? Bu gümüş kolye! Kolye elinde boynuma doğru gelirken a...
Birden gelen sesle başımı yukarı kaldırdım. Havai fişekler patlıyordu. Çok güzeldi. Elimde hissettiğim ele baktım. Sonra yüzüme şaşkınlığımı belirten bir ifade takındım. Kafamı kaldırıp kim olduğuna baktım. Berke! Annemlerin yanında olmaz! Hemen etrafıma baktım, kimse yoktu. Çenemden tutup yüzümü kendine çevirdi Berke. "Seni tehlikeye atacak bir şey yapmam. Bir an sevgilim olduğunu sanıp şaşırdın, bunu gördüm. Ve tabi ki üzül-" sözünü kestim. "Saçmalama Berke! Nereden çıkarıyorsun? Yok öyle bi-" dudaklarımı dudaklarının arasına aldığında bir anlığına kaşlarımı çattım. Ama... Ama sonra... Kendimi ona karşılık verirken buldum. Birden annemlere yakalanma korkusuyla dolduğumda dudaklarımı çektim. "Ş-şey annemler..." işaret parmağını dudaklarımın üstüne koyarak susmamı işaret edince gözlerimi kapattım. Alnını alnıma yaslayıp o da gözlerini kapattı. "Beni hiç sevmeyeceksin sandım." gözlerimi açtım ama hâlâ alınlarımız birleşikti. "Kendini kandırma, bu yalnızca masum bir öpücüktü." "Bu dediğine gerçekten inanıyor musun?" Hayır... İnanmıyorum. Çünkü b-bu masum bir arkadaşlık öpücüğü değildi. Aşk doluydu... Ne diyorum ben be? Off sus Mira lütfen! "Benden önce birçok kızla öpüştün Berke, tabi ki inanıyorum." Alnını alnımdan çekip ofladı. "Off, Mira b-ben... Seni çok seviyorum. Yani, öncekiler gerçekten umurumda değil." "Ama benim umurumda! Benden önce 6 kızla daha bu ânı yaşaman benim umurumda! Bu kadar umursamaz olman da! Yeter... Sevmen de benim umurumda değil anlıyor musun? Bırak da artık şu ânın tadını çıkarayım." Hemen elimi elinden kurtarıp göz yaşlarımı sildim. Salona girdiğimde Efsun'un yaşlarla dolan yüzüne baktım. Yanına gidip "Neler oluyor?" Dedim. "Off!" Diye bağırıp bana omuz atarak çıkışını şaşkın gözlerle izledim. Hemen salona bir göz attım ve... Abim ağlıyordu. Annem ayağa kalkmış söyleniyordu. "Bir daha ne sen, ne de Zeynep o kızla görüşecek! Anladın mı?" Arkamdan gelen ayak seslerine döndüm. Berke endişeyle yüzüme bakıyordu. Birden bire bana sarılmasıyla afalladım. "Ne yapıyorsun Berke?" Diye fısıldadım. Babam bize baktığında hemen Berke'yi itmeye çalıştım. Babam bize doğru gelmeye başladı. "Berke dur, babam!" Dedim kulağına sessizce bağırarak. Babam Berke'nin omuzuna elini attı. Berke yavaşça geriye çekildi. Berke babama döndü ve "Kızınızı seviyorum. O çok güzel. Beni sevmiyor... Ama onun için her şeyimi feda ederim. Size yemin ederim! Yeter ki beni ondan ayırmayın." Abim sinirle bakarken annem şefkatle bakıyordu. Buna çok şaşırmıştım doğrusu. Babam da çok sevimli bakıyordu. "Her şeyi biliyoruz. Saygı da duyuyoruz. Yani... Kızımı başkasıyla paylaşmayı istemem tabi ki. Ama... Sonuçta sonsuza kadar benimle yaşayacak değil ya!" Diye güldü babam.
Berke Atlı Telefonumu alıp hemen Instagram'a girdim.
berke.atli
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
En güzel hatam..❤
sefa02 lan ne ara çektiniz bunu
eda_qw ooo kuziii hızlısııınnn
mira.kurt hop yavas lan atmicam demistin
oyquu.00 berkoo bu ne ayrılır ayrılmaz bulmuşsun bi tane daha berke.atli Öykü ayrıldık biz yeter. oyquu.00 ahaahaah bu kadar kolay değil berkoş 😈😙 mira.kurt sen kimsin be
