1. Bölüm

28 7 6
                                    

Zeynep Mira Kurt

"Zeynep hadi!" Neden ben gidiyorum ki? 18 yaşındayım ve abim hiçbir yere gitmeme izin vermezken ekmeğe gitmem için beni öldürüyor resmen. Eğer ekmeğe giderken ölürsem bilin ki abimle kavga etmişizdir.

Şimdi de annem. Sürekli beni gönderiyor. "Hazırım, çıkıyorum anne!" Sinirlerim artık üst kademeye ulaştı! Bu ne be?! Durmadan ben gidiyorum!

"Mira gitmeyebilirsin ben çıkıyorum zaten." 

"Vallah de!" Sevinçten eteklerim zil çalıyor. Uzun bir aradan sonra abim ilk kez ekmeğe gidiyor!

"Vallah. Neyse, çıkayım ben."

"Sevgili mi yaptın yoksa!"

"Kızım, sapım biliyorsun niye hatırlatıp duruyorsun ya!" Abimi sinir etmek çok zevkli. Abim çıkınca odama gittim bende. Akşam yemeğine daha çok vardı. Yatağıma uzanıp telefonumu açtığımda mesajım olduğunu gördüm. Hemen üstüne tıklayıp Whatsapp'a girdim. Tanımadığım birindendi mesaj.

0505 *** ****: Kız biliyor musun?

Mira: Neyi? Ve sen kimsin?

0505 *** ****: İşte, Merve evlenmiş ya onu diyorum.

Mira: Merve kim be?!

0505 *** ****: Dur dur anlatayım.

0505 *** ****: Şimdi bu bizim bölümde, yani kızı görsen taş. Bana bakmaz ama neyse. İşte kız gitmiş bir adama yürümüş, adamda evlenme teklifi edince kız havalara uçtu. Evlendiler sonra. Ee sende dedikodu var mı bakayım?

Mira: Saçmalama daha seni tanımıyorum bile. Hem erkek misin?

0505 *** ****: Evet.

Mira: Tanışıyor muyuz?

0505 *** ****: Sayılmaz.

Mira: Sayılmaz? Oğlum düzgün bir cevap versene!

0505 *** ****: Kudur.

Mira: Hass çattık ya! Cevap versene evladım! Adın ne, kaç yaşındasın, kimsin??

0505 *** ****: Ne o evlenmeye mi karar verdin haşin kız?

Mira: Ne evlenmesi?

0505 *** ****: İstemesen çoktan engellerdin.

Engellemek ha? İyi fikir. 

Engellendi. Engeli kaldırmak için 'ok' seçin.

Asla! Evet, engeli kaldırmak yok. Asla!

"Zeynep, yemek hazır!" Annemin seslenişiyle düşüncelerimden sıyrılıp mutfakta, masada yerimi aldım. 

"Ee, günün nasıl geçti Sefa?" Abim kıkırdadı. Babamın sorusu gayet normaldi, neden gülüyor ki şimdi.

"Görmen lazımdı baba. Berke merdivenlerden yuvarlandı." Berke? Evet onu tanıyorum. Ama 1 saatliğine mi görüştüler yani? Benim, eğer arkadaşım olsaydı, 3 saatten erken eve gelmezdim. Masadan kopan kahkahaya baktığımda Berke'nin de burada olduğunu gördüm. Yeni fark ettim burada olduğunu. Herkes gülüyordu ama o sanki sıkılmış gibiydi. 

"Berke oğlum boş ver sen bunları. Şakalaşıyorlar işte." Annemde gülmüyormuş. Ama o neşeli görünüyor. Berke gibi değil. Gülmem gereken hiçbir şeye gülmüyordum. Sabahki mesajları düşünüyordum. İçimden gelen bir anlık cesaretle engeli kaldırdım. Hemen mesaj geldi.

0505 *** ****: Ne oldu? Dayanamadın değil mi?

Mira: Ne ilgisi var be?!

0505 *** ****: Var işte, bak dayanamamışsın bensizliğe. 

Mira: Şeytan diyor, acıma engelle.

0505 *** ****: Niye acıyorsun? Sensiz de gayet mutluyum ben.

Mira: NE? Hain bilinmeyen kişiliksiz kişilik.

0505 *** ****: Şaka şaka, iyi ki kaldırdın. Sağ ol ☻

Mira: Iyy iğrenç öööğghh!

0505 *** ****: Her neyse meşgulüm sonra konuşuruz haşin kız. Bye!

Mira: Neyle meşgulsün?

0505 *** ****: Niye? Merak mı ettin?

Mira: Ne merak edeceğim! Şuan sırıttığını buradan hissedebiliyorum!

"Çocuklar yemeğinizi yiyin. Aç kalacaksınız. Size mis gibi kadayıf yaptım, yiyemezsiniz aç karnına." Ne? Kadayıf mı? Bayılırım! Benimle beraber Berke'nin de telefonundan kafasını kaldırdığını gördüm. Abim aklımdan geçeni sordu.

"Lan, kimle konuşuyordun sevgili mi var?"

"Yok kanka biliyorsun, sapım. Eren yazdı, onunla konuşuyordum."

Ne sanıyordun Mira? Bu kadar çabuk bulabileceğini falan mı? 

"Oğlum ne olacak bu böyle, sen sap ben sap. İyi oldu aslında bir bakımdan da. Kardeşlerimize sahip çıkarız." Abim elini Berke'nin omzuna atınca şok oldum. Kardeşi mi var?

"Kız mı erkek mi?" Aman Allah'ım! Ne dedim ben? Sana ne salak Mira!

"Niye?" Abimin ters sorusu beni yanıltmamıştı. Berke cevap verdi ama olsun.

"Bir ablam bir de kız kardeşim var. Ablam 29 yaşında, kardeşim de seninle ay-" Abim sözünü kesti.

"Boş ver." 

"Gençler, dersler nasıl gidiyor bari?" Kafamı babama çevirdim. Oldukça ciddi görünüyordu. Sonuçta abimlerde üniversiteye gidiyorlar. Artık lisedeki kadar çalışmasak da, bir şekilde çalışıyoruz. Telefonumun titremesiyle telefonuma baktım. Aynı numara! Kim olduğunu öğrenebileceğim. Etrafa bakındım ama Berke'yi göremedim. Umurumda değil. Hemen odama geçip kapımı kapattım. 

"Alo?" Ses gelmedi. Bir süre konuşmasını beklediğim anda kapım çalındı. Kilitli değildi aslında. Abim, babam ya da Berke olmalıydı. Berke olamazdı benc... NE! Gir dememi beklemeden içeri girdi! Berke olacağına ihtimal bile verememiştim oysaki. 

"Girebilir miyim ufaklık?"

"Girdin ya öküz bir de izin mi alıyorsun?"

"Pardon. Şey diyecektim. Yarın bir yerlere gidebilir miyiz?"

"Ne alaka ya? Kimsin sen! Çık odamdan!" Bunları söylerken tabi ki sessizdim. Yoksa evdekiler yanlış anlayabilir.

"Tamam sakin ol patron çıkıyorum!" Gülümsedim. Ama içimden. Yalan atıyorum, tabi ki içimden değil. O odamdan çıkınca telefonuma mesaj geldiğini gördüm. Baktığımda yine aynı numara olduğunu anladım.

Gümüş Kolye | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin