''Bana bakın, ben milyarder tony stark'ım! Ben yalan söylemiyorum! Asla da söylemem! Mükemmel icatlarımdan birisi üzerinde çalışıyordum ve sonra kendimi burada buldum!'' Tony'ye acıyan bir bakış attım. Bruce onun akıl sağlığından şüpheliydi. Ama tüm testler olumlu çıkmıştı. Yani kısaca adam deli değildi. Geriye bir şık kalıyordu. Tony yalan söylüyordu. Ama yine bir çıkmaz sokak vardı.
Tony tüm yalan makinelerinden geçmişti ve, yüz tarama ve parmak izi taramasında kimse ile uyuşmamıştı. Bu da bizi, tony'nin gerçeği söylediğine itiyordu. Fakat tabi ki de uzaylılarla aynı takımda olan ve bunlara normalmiş gibi yaklaşan bruce, buna inanmamıştı. Bir şekilde gözden kaçırdığı bir şey olduğuna inanıyordu.
''Tamam tamam ben sana inandım. Da onların inanıp inanmadığından şüpheliyim.'' Evet adama inanmıştım. Bazı kötü adamlar ile arkadaşlık kurmuş ve samimi bir şekilde sohbet etmiş biri olarak bu adamın kötü biri olmadığına inanıyordum. ''Ah var ya şu an ihtiyacım olan tek şey, küçük bir kızın bana inanması (!)''
''Peki sen bilirsin, bende seni arkham'a kapatmalarına izin veririm. Penguen'e ve joker'e benden selam söyle.'' Sanırım tony gerçekten deli idi. ''Emm... Çocuklar buna bakmak isteyebilirsiniz.'' Timin cümlesi ile arkamı döndüm ve dev monitöre baktım.Yeşil bir dev metropolis şehrini yerle bir ediyordu. Öyle ki, superman bile zorlanıyordu. ''Hulk? Sonunda tanıdık bir yüz! Onu özleyeceğimi asla düşünmezdim.'' Tony'ye döndüm. Onu nereden tanıyordu? ''O da senin gibi bir milyarder mi?'' Tek kaşımı kaldırıp ona baktığımda kendine özgü olan alaycı kahkahasını attı.
''Hayır, hayır. O daha çok, zeki bir bilim insanı.'' Bu sefer ben bir kahkaha attım. Bu yeşil dev bir bilim insanı mıydı? ''O zaman onu durdurmanın yolu nedir?'' Superman yeşil deve sert bir yumruk indirdiğinde tony acı ile gözlerini kıstı. ''Kesinlikle bu değil.''
Bruce mağaraya giriş yaptı. Malikanede bir işi mi ne varmış. Gözleri bizim ve muhteşem dörtlünün üzerinde gezindi. En son tekrar bize döndü. ''Neler oluyor?'' Uzun bir kahkaha attım. Cidden? Şu an nasıl bir durumun içindeydim?
''Bir 'bilim adamı' metropalis'i yıkıyor ve tony bu bilim adamını tanıyor. Acayip normal bir durumun içerisindeyiz? Değil mi?'' Tamam biraz sinirlenmiş olabilirim. Ama beynim düşünmekten hata verdi ve cevaplayamadığım sorular, sinir bozucu bir sinek misali kafamın üzerinde tepiniyor.Mesela bu adam neden bu kadar yakışıklı? Ve ya cidden anlatığı gibi, süper zeka mı? Ve ya bu adam uzaylı mı? Ah yine saçmaladım.
Bruce maskesinin altındaki sert bakışlarını tony'ye çevirdi. ''Ne biliyorsun?'' Muhteşem dörtlü yeşil dev ve superman'in dövüşüne o kadar odaklanmıştı ki, bizi duymuyordu bile. ''Durumu kısaca özetlersek, onun ismi burce banner. Bilim insanı ve geçirdiği bir kaza sonucu öfkelendiğinde yeşil bir deve dönüşüyor. Ven ne kadar öfkelenirse o kadar güçlü oluyor-''
''Yani superman ona vurmaya devam ettikçe daha da güçlenecek ve daha fazla zarar verecek.'' Eğer bu dediği doğru ise, diğer dedikleri de doğrudur. Ve bu da demek oluyor ki; Adamın demir bir zırhı olabilir! Acaba bana da bir tane verebilir mi? Ayh etrafta uçuşup superman ile kapışmak için sabırsızlanıyorum!
Hani şu tony gelirken mavimsi beyazımsı bir ışık yaymıştı ya, işte gözlerim tekrar o ışık ile kamaştığında olayların iyice saçmalaşmamaması için dua etmeye başladım. Arkamı döndüğümde, üstüne Amerika bayrağı kusmuş gibi duran bir adam gördüm. Ya şu renklerden de anlıyorlar anlamıyorum.
''Yüzbaşı?''
*****
Star city
3. kişi
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gotham'ın Puslu Sokakları
FanficHayat ne kadar zor olabilir? Peri, hayatı daha en başından başına yıkılan bir kızdı. Son dayanakları da yıkılınca tutunacak hiç bir dalı kalmadı. Artık hissizleşen bir kalbi vardı. Ama buna rağmen kendine özgü neşesini asla kaybetmedi. 17.12.2020...