Adamı şöyle bir süzünce diğerleri kocamansa bu adam dev gibi diye düşünmeye başladım o kadar sert basıyordu ki yere, sanki adımlarıyla her şeyi herkesi ezmek ister gibiydi. İyice yaklaştıklarında adamı süzmeyi bırakıp tekrar gözlerine baktım ve o anda anladım başıma yeni bir bela daha eklenmişti.
...
Ben adamın gözlerinde takılı kalırken onlar iyice hemşire bankosunun önüne yaklaşmış ve öndeki adamlardan birisi bir şeyler söylemeye başlamıştı bile, o sıra bir anda nereden çıktıklarını anlayamadığım Semra abla ve doktor hanım da yanımıza gelmişlerdi. Semra abla beni dürtükleyince silkelenip kendime geldim.
''Semra Hanım anladığım kadarıyla küçük hanım gece gezmelerinden uykusunu tam alamamış, onun yerine hasta ile ilgili bilgileri sizinle konuşalım. Siz kendisini toplayınca ona gereken uyarıyı geçersiniz.'' Dedi doktor hanım.
''Aferin, sana Aden kaç keredir sana sesleniyoruz.'' Diyerek beni uyardı Semra Abla, uyarırken de kötü kötü bakmayı ihmal etmedi.
Ben orda düştüğüm durum yüzünden başım önde utanırken hep birlikte Doktor Hanımın odasına doğru yürümeye başladılar.
Aradan geçen yarım saat içinde adamlardan biri dışarı çıkmış ve ufak bir valiz ile geri dönmüştü. Ardında kısa bir süre sonra hep birlikte geri çıkmışlardı, çünkü doktor hanımın sesini duymaya başlamıştım.
''Merak etmeyin, Mehmet Ali Bey de çaba gösterirse elimizden gelen en kısa sürede buradan çıkacağına inanıyorum.'' Dedi doktor hanım.
O sırada kafamı uzatıp onlara baktım Mehmet Ali o dev gibi dediğim adam olmalıydı, çünkü burada olmaktan ve bu konuşmalardan sıkılmış olmalı ki habire yakasını çekiştirip ifadesiz yüzüyle etrafa bakıyordu. Tabi bizim doktor hanımda arada kaçamak bakışlarla onu süzüyordu. Kafamı geri çekip yerime oturunca bir iki dakika içinde Mehmet Ali'nin yanında gelen adamlar ve doktor hanım önümden konuşarak geçtiler. Tabi ki önümden geçerken Doktor Ebrunun kötü bakışlarına maruz kalmıştım. Bugün yine her zaman ki gibi her şey ters gidiyordu, kadın zaten benden pek haz etmiyordu en ufak hatamı bekliyordu kızıp azarlamak için bugün de o fırsatı eline vermiştim. Şimdi kaç gün bana bu konu hakkında laf sokacaktı Allah bilir. Ben yine düşünce denizine dalmışken önüme bir dosya bırakıldı.
'' Aferin sana Aden, gerçekten aferin tamam anladım gece uyuyamadın ama burada öyle dalıp gitmelere yer yok hastaların başında en ufak bir ihtimalin demek onların canı demek ağır ilaçlar kullandığımız hastalarımız var biliyorsun ya onlara yanlış ilaç versen bu kaçıncı oldu artık kendine bir çeki düzen ver. Biliyorsun Ebru Hanım bu konularda hassas, laf söyleyecek yer arıyor.'' Dedi Semra abla.
Haklıydı çok haklıydı, bu kaçıncı olmuştu. Evde uyuyamadığım için birkaç kere burada ki hemşire bankosunda uyuya kalmıştım ve beni Ebru Hanım birkaç kere yakalamış ve kızmıştı. Semra abla birkaç kere daha uyarmıştı beni ama ben yine aynı hatayı yapmıştım. Bu seferkinin nedeni uykusuzluktan çok o kapkaranlık soğuk bir dipsiz kuyuyu andıran gözlerdi ama bir şey fark etmezdi. Aklıma o gözler gelince irkilmiştim korkutucuydu hem de çok korkutucuydu.
'' Haklısın Semra abla benim hatam bu kaçıncı oldu ama yine özür dilerim daha dikkatli olacağım.'' Dedim.
''Tamam, ama dikkat et bir hata daha istemiyorum şimdilik. Bu dosya yeni gelen hastanın iyice oku formlarını doldurup ilaç çizelgesini hazırlamayı unutma, bir de Aden sakın hasta uyurken çok yaklaşma aniden sana zarar verebilirmiş özellikle bu belirtilmiş.'' Dedi Semra abla.
Kafamı onaylar bir şekilde salladım ve dosyayı önüme çektim Semra abla da o sırada diğer işleri halletmek için ilerlemeye başladı. Dosyanın kapağını açınca direkt gözüm fotoğrafına takıldı o kara gözleri fotoğraftan bile içimi ürpertmeyi başarmıştı. Hemen dosyaya alınan notları okumaya başladım bir yerden ilaç çizelgesini hazırlıyordum. Çizelge ve koyulan tanılar bitince fiziksel verilerini doldurmak için tekrar ilk sayfaya döndüm.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
^^CANHIRAŞ^^
RomanceKaçıyordum ; Haksızlıklardan , zorbalardan , hayattan... Gözümde hiç durmadan akan yaşlar ve yağmur yüzünden önümü bile görmeden koşuyordum. Koşarken eskimiş pabuçlarımdan birinin ayaklarımdan çıkıp , aynı anılarım gibi geride kalmasını ister gibi k...