clon ☸ vsoo ✓

7

"Ona ne oldu böyle?!" Kyungwan, Taehyung'un kucağında alel acele kliniğe taşınmış, havale geçirir gibi titreyen Jisoo'ya bakarken hayretle sordu. Kızı ilk defa böyle görüyordu. "Bay Kim, bir şey mi yaptınız?"

Gelen soruyla Taehyung daha da sinirlenmişti. "Bu hâle gelmesi için ona ne yapmış olabilirim Kyungwan beni delirtme! Sedyeyi getir çabuk."

Kyungwan panikleyip sedyeyi getirmeye giderken Yeonhee odaya girmişti. "Bay Kim, Jisoo'yu nereye götürdünüz?"

Taehyung kızı dikkatlice sedyeye yerleştirirken yanıtladı. "Önce Jisoo ile ilgilenelim. Önceliğimiz şuan o."

Yeonhee hafif bir baş sallamasıyla karşılık verirken sedyedeki kıza ilerledi. Kapalı göz kapaklarını parmakları yardımıyla aralayıp beyaz önlüğünden çıkardığı kalemle kontrol etti. Birkaç ön muayene sonrası tanı konmuştu. "Panik atak gibi duruyor. "

Yeonhee doğrulup Taehyung'a dönmüştü. "Kyungwan onunla ilgilenecek. Siz de konuşmak ister misiniz?" Taehyung stresli bir şekilde tuttuğu nefesini verdi. "Korkunçtu." Demişti en sonunda. "Ona bir şey olacak diye çok korktum." Eliyle yüzünü sıvazladı.

"Sakin olun, geçti. O iyi olacak." Yeonhee masadan aldığı bardağa su koyup Taehyung'a uzattı. "Onu nereye götürmüştünüz?" Bunu ikinci kez soruyordu.

"Lunaparka gittik. Ben sadece toplum içine çıkmanın onun beyin gelişimini hızlandıracağını düşündüm. Yeonhee onu daha fazla bu klinik ya da labaratuarla kısıtlayamayız. " Bardaktan bir yudum aldıktan sonra devam etti. "Aşk tüneline binme konusunda ısrar edip durdu. Kırmadım. Daha sonra tünelde bu hâle geldi, ne olduğunu anlamadım bile. Bir anda fenalaştı. Sence buna ne neden olmuş olabilir."

"Efendim, bunu söyleyeceğim için bana kızmayın fakat, onu klonladığımız kişi bir tren istasyonunda öldürüldü. Aşk tüneli ona o istasyonu hatırlatmış ve böylelikle—"

"Yeonhee tanrı aşkına ne saçmalıyorsun sen?! " Kadın doktoru kolundan tutup ofisine soktu. "Ulu orta yerde konuşma bunları kafayı mı yedin?! Ayrıca o bir klon. Ana gövdenin anılarının onda ne işi var? Saçmalama!" Taehyung sinirli bir şekilde kısık tonda konuştu.

"Bay Kim, onu ana gövdenin hücrelerinden klonladık ama.. bir teoriye göre insanların anılarıda DNA'ların da bulunabilir, aynı yetenekleri gibi.. o bir klon. Klonlandığı kişi bir tünelde can verdi ve kendiside bir tünelde fenalaştı. Bence tesadüf olamaz."

Taehyung sinirle ofisin içinde dolanmaya başlamıştı. "Onun olanları hatırlayabileceğini mi söylüyorsun yani? "

"Tetiklenirse sanırım evet."

"Hay ben böyle işi.." ellerini sinirle gür kahverengi saçlarından geçirdi ve masasına çöktü.

"Bay Kim, sakin olun. Her şeyi ayrıntılı olarak hatırlaması mümkün değil. O gerçek Jisoo'dan farklı bir bilinç artık. Hatırladığı şeyler onda rüya görmüş hissi uyandıracaktır, yani tahminimce."

O esnada Kyungwan odaya girmişti, "Bay Kim, Jisoo uyandı ve sizinle konuşmak istiyor."

Oylar düşmüş ;_;