bu hafta en çok dinlediğim şarkıyı medyaya bırakıyorum dinlemek isteyenler dinleyebilir
Elime aldığım valizi kıyafetlerimle doldurdum . Sinirle tüm kıyafetlerimi yerleştirdiğimde Fermuarı kapattım ve yatağın üzerine oturdum . o çok severek aldığım odaya baktım hiç mutlu anımız olmamıştı ama Caner ve ben vardık bu oda da . Hüzünlü ama güzel anılar. Demek veda zamanıydı . çok özleyecektim şu köşede , kahvemle gerçek hayattan uzaklaşıp Sabahtin Ali kitapları okumayı . çok özleyecektim yatağımı dedim elimi yatakta gezdirirken en çokta Caner'in geçte olsa eve geldiğinde odaya girişini özleyecektim . yataktan kalktım ve o denize bakan pencereye doğru ilerlerdim. Elerimi göğsümde birleştirdim tüm olanlar gözümde canlandı . bunların yanına kalacağını sanıyorsan yanılıyorsun Duygu artık sana dünyayı zehir etmenin zamanı geldi nefret ediyorum senden insanların seni masum sanmasından sıkıldım analdın mı ? ama bitti bu sana son şansımdı gittiğin o cehenem çukurundan geri dönmekle büyük hata yaptın pis ucube kafamı iki yana salladım sesli bir şekilde
" artık o nefret ettiğiniz Destandan daha fazla nefret edeceksiniz bekleyin dönüşümü " dedim ve kafamı salladım
artık veda vaktiydi. çantamı ve bavulumu alıp çıktım odadan kapının kapanma sesi kor gibi düşmüştü yüreğime. Zordu insanın kendini ait hissettiği o yerden kopması nasıl biliyor musunuz ? Hani çocukken çok sevdiğiniz o oyuncağın aslında başkasına ait olduğunu gittiğiniz misafirlikten dönmek için ayaklandığınız da anlamanız gibi o çok sevdiği oyuncağı elinden çekip alınan bir çocuk gibiydim şu an çaresiz bu duygudan sıyrıldım ve arkamı dönüp hızla merdivenlerden indim. Merdivenleri inerken duvarda duran saate baktım saat çoktan 20:43 olmuştu bile kimseye görünmeden çıkmalıydım " nereye Destan " duyduğum sesle mıhlanmıştım bu cümle acaba belalı falan mıydı ne kadar kullansam karşıma biri çıkıyordu " nereye dedim sağır mı oldun ?" Sinirlerim kat binmişti bu defa sakin olamazdım " normalde umursamıyor dunuz şu an ne oldu " dedim büyük bir hiddetle bana baktı ve güldü " ne oldu bilmiyorum ama bu evden defolup gitmen beni ve en önemlisi oğlumu mutlu edecek emin ol " evet haklıydı mutlu olacaklardı hemde çok ama kısa süreliğine çünkü Duygu onları rahat bırakmayacaktı adım gibi emindim ben bu sona hazırım peki ya siz " mutlu olacağınızdan gram şüphem yok ama umarım uzun sürer bu mutluluk " dedim ve omuz atarak kapıyı açıp çıktım arabamın bagajına bavulumu koyduktan sonra eve bir bakış atım sonrada kapağı kapatıp koltuğuma yerleştim evet şimdi akılarda son bir soru ben nereye gidecektim ? Aklıma gelen fikirle gözlerim ışıldamıştı neden olmasın sonuçta bana borçluydu öyle değil mi ?
🎈🎈🎈🎈🎈🎈🎈🎈🎈🎈🎈🎈🎈
Zile ikinci basışımdı ama hala açan kimse yoktu acaba evde yok muydu arasam mı son kez büyük bir umutla zile bastım o anda kapı açıldı kapıda duran yarı çıplak adam ve öfkeden deliye dönmüş gözleriyle göz göze geldiğimde çoktan panikle elimdeki telefonu düşürmüştüm bir insan neden yarı çıplak kap açardı anlamıyorum neyse şoktan açılan ağzımı kapatıp yere düşen telefonuma uzanıp aldıktan sonra dikleştim ve kapıda öfkeyle duran Özkan'ı itip içeri girdim
" vay be baya iyiymiş evin. " dedim Özkan'a dönerken gözlerini devirdi ve bana baktı
" niye geldin " bende gözlerimi devirdim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zoraki prenses ???
ChickLitKÜÇÜK BİR NOT ; Öncelikle arkadaşlar kitapta ezik salak şiddet gören tecavüze uğrayan kız yok ve ayrıca kasıntı ne istediğini bilmeyen problemli adamlarda yok bu tarz yazıları okumak isteyenleri dışa alalım ve ayrıca kitapta zorla bir evlilik var...