tamı tamına 3 yıl geçmişti o günün ardından hala aynıydı bakışları hala aynı nefret dolu bakışlar şimdi sorsanız yine yapar mısın diye Evet derim çünkü çektiğim acılar bir bakışıyla geçiyor ...
...
- seni sevmiyorum niye anlamıyorsun Destan senden nefret bile etmiyorum Senden tiksiniyorum.
dediyüzündeki kemikler gerilmeye başlamıştı Ve o bakışlarını üzerinde gezdirerek kalemi uzatı elindeki kalemi usulca aldım ve elimde çevirerek yüzüne baktım sağ elimdeki kalemi evirip çevirdikten sonra iki elimle ortasından tutum bakışlarımı üzerinden çekmeyerek tek hamleye ikiye böldükten sonra verdiği tepkiyi izledim kusursuz yüz hatlarındaki çene kemiği iyice kasılmış o mavi gözlerini kısmıştı alaycı gülümsememi takınarak
-ben bitti demeden bitmez dedim gözümün içine baktı ve devam etti o kin dolu sözlerine
- kendine baksana bi o kadar acizsin ki sana acıyorum her zaman, her zaman insanlar senden nefret edecek çünkü sen buna layıksın. dedive o bakışları bir kez daha süzdü beni tam çıkacakken kolundan tutum ve o mavi gözlerine bakarak konuştum
-ne kadar nefret etsen de benden benimle konuşmak benimle oturmak beni görmek zorundasın neden biliyor musun cünkü tam 3 yıl önce bana o nikah masasında evet dedin şimdi getirdigin o boşanma kağıdını yırtıp atıyorsun ve kıyafetlerini giyip aşağı iniyorsun anlaştıkmı kocişim
sondaki cümlemi olabildiğince tatli söylemiştim adımı atıp kapıya yaklaştığımda
- o gun zorla evlendik senle unutma Destan bir gün sana o gün yaptığın iğrencliğin bedelini ödetecem dedi .kafamı hafif çevirip omzumdan bakarak
-hadi kocişim çabuk ol bak annemler bizi bekliyo dedim
ve kapıyı çekip cıktım ne yaparsan yap ben bitti demeden bitmeyecek bu savaş merdivenleri büyük bir nezaketle indikten sonra karışma çıkan boy aynasına baktım giydigim siyah mini elbisemle üzerine yaptığım ağır siyah makyajla herzamki gibi mükemmeldim ah bu zarafet bu güzelik best model of the world a katılsam kesin birinci olmuştum bile
...
Yemek masasına doğru ilerleken masaya bir göz gezdirdim misafir tabakları çıkmıştı demeki özel bir misafir vardı kimdi acaba? saniye hanım düşüncelerimi bozarak araya girdi-Geldinmi hadi gel otur Caner nerede?
Dediğindegözlerimi devirdim tamam karşımdaki Kaynanam olabilirde yani bu göz deviremeyeceğim anlamına gelmez di sonuçta yüzüm en sert şekline bürünürken
- boşanma kağıdıyla oyalanıyordu en son dediğimde ben dışında herkesin azı açıkta kalmıştı
-ne boşanması dedi feyza
şaşkın ve bir okadarda manasız çıkmıştı ağzından sözler sonuça oda biliyordu abisinin beni sevmediğini yinede hep bana destek olmuş benim kötülüğümü değil Canerin yaptıklarını hatalı bulmuştu diğerleri gibi Canerin mutsuzluğunu bana bağlamamış aksine abisini körlüğü olarak tasriflendirmişti bu evde anlaştığım tek varlıktı kendisi bende kendisini çok seviyorum tabi
-bilmem kendisine sorun dedim- ne demek bilmem bi açklama yapsana kızım dedi Cafer amca .
Cafer amca Canerin babasıydı amca diyordum çünkü böyle daha rahatı bence
-neyse kendisi size açıklama yapar ben su almaya gidecem
Dedim ve usul usul geldiğim yöne yöneldim ve sağa saptım mutfağa girdim ve tezgaha yaslandım olanları düşündüm derin bir of çektim zordu tamı tamına 3 yıl
~~~~~~~3 yıl önce~~~~~
oturduğun masada Ellerim titreyerek çantamdaki dosya çıkardım ne kadar nefret etsemde kendimden bunu yapmak zorundaydım çünkü onu seviyordum ve benden başkasını olmasını göz yumamazdım Hayatımda tek bir kuralım vardı o da eğer bir şey çok istiyorsam benim olmalıdırdı Az sonra kapının önünde uzun boylu kaslı yakışıklı mavi gözlü bir erkek belirdi Evet oydu anlamsız gözlerle bana bakarak masaya doğru yürüdü ve sandalye çekerek oturdu Az sonra garson geldi ve Ne içmek istediğini sordu siparişini verdikten sonra bana bakarak
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zoraki prenses ???
ChickLitKÜÇÜK BİR NOT ; Öncelikle arkadaşlar kitapta ezik salak şiddet gören tecavüze uğrayan kız yok ve ayrıca kasıntı ne istediğini bilmeyen problemli adamlarda yok bu tarz yazıları okumak isteyenleri dışa alalım ve ayrıca kitapta zorla bir evlilik var...