A X A

İlk Yardım!?

6. Bölüm: İlk Yardım!?
 

♡♡♡

O an da Elliot şaşırmanın zirvesini yaşıyordu. 'Yani Will hamile miymiş?' diye düşündü biran. Ne kadar düşünürse düşünsün sanki bir hayalmiş gibi görünüyordu. Kendini tutamayarak yeniden sordu doktora.

"Will, gerçektende hamile mi? Bir yanlışlık yok!?"

Elliot'un kalbi ağzında atarken tanrıdan sadece duyduklarının gerçek olmasını diliyordu.

Her şeyden bir haber görünen Elliot'u inceleyen doktor, tekrardan durumu onaylamış ve ne yapılıp yapılmaması gerektiğine dikkat çekmişti.

"Evet, eşiniz 1 aylık hamile. Kendisi çekinik bir alfa olduğundan önümüzdeki iki ay boyunca durumunu takip edip incelemelisiniz. Herhangi bir acil durumda hemen hastaneye gelin. Çok fazla değil, 10 yılda bile 10'dan az çekinik alfa doğum yapıyor. Doğuma kadar yaşayamayan da bir o kadar kişi var. Ve kendinizi şimdiden hazırlayın. Doğumun başarı oranı 10 da 2. Ancak ilk doğumdan sonra bu durum normalleşir. Bunun yanında eşinizin ikizlere hamile olması, risk seviyesini daha da arttırıyor. Hâlâ vakit varken aldırıp aldırmamak sizin elinizde. Her iki durumda da riskli olacağından eşinize elinizden geldiğince iyi baktığınızdan emin olun."

Doktor, Elliot'un tüm mutluluğunu ve sevincini boğazına dizdikten sonra bir baş selamı vererek oradan ayrıldı.

Bir süre kapının önünde boş boş bakarak  bekleyen Elliot sonunda kendine gelerek içeri girdi. Sıradan hastane odasının içindeki yatakta solgun bir yüzle uyuyan Will'i gören Elliot, sanki kalbini birşey sıkıyormuşcasına buruk bir acı hissetti.
Yaşadığı sevinç ve üzüntü eşit düzeydeyken ne yapması gerektiği konusunda da oldukça bocalamıştı.
Will'in yatağının yanındaki sandalyeye geçerek oturdu. Bir süre uyurken ki oluşan o güzel yüze hayran hayran baktı.

Doktorun da dediği gibi Will yakın zamanda uyanacak gibi görünmüyordu. Böylece bu konuyu daha deneyimli birilerine danışmaya karar verdi. İlk sırada başarılı bir iş kadını ve dünyaya 3 çocuk getirmiş olan annesini aramaya başladı. Bilinmelidir ki annesi seçkin bir alfa ailesi olan Evanheart ailesinin şuan ki başıydı. Aile başı olarak hem baskın bir Alfa hem de bir anneydi.
Will'in bir erkek olması ve annesinin de bir kadın olmasından dolayı yardımının ne kadar faydası olacağı da bu durumda tartışılırdı.
Aramayı yapar yapmaz daha ikinci çalışta açılmıştı telefon.

"Alo! Elliot!? Öğlen için ayarlanan görücü usulü randevuna gitmemişsin. Omega kızları istemiyorsun ona tamam dedik peki neden bugünkü randevuna gelen omega olan adamla buluşmadın!? Ben senin yaşındayken sen doğmuş sokakta top peşinde koşuyordun. Ölmeden senin de mürivetini görmek istiyorum..."

"Anne tamam, bir sakinleş önce. Hem sen daha 50 yaşında bile değilsin! Ne ölmesi? Lütfen kapatalım şu konuyu."

"Aaa ben bilmem. Gelin getireceksin bana. Torun vereceksin..."

"Anne!! Dedem gibi başladın yine. Bir dur. Aslında seni bu konuda aramıştım..."

"Gelinim nerede? Ne zaman geliyor bizi görmeye? Hazırlıklar!? Hemen düğün hazırlıklarına başlamalıyız..."

"..."

Elliot, annesinin son cümlesi karşısında dili tutulmuştu. Bu nasıl bir evlendirme hırsıdır böyle? Sanki evde kalmış kız kurusuydu da ilk gelene kakalamaya çalışıyorlardı. Bu durum karşısında şaşırmaktan başka birşey gelmiyordu elinden. En sonunda derin bir nefes vererek yeniden konuşmaya başladı.

"Anne, bir daha lafımı bölersen bunu sana söylemek yerine dedeme söylerim."
Aslında amacı tehtit etmek olmasa da 'nedense benim evliliğim konusunda kendi babasıyla garip bir çekişme ve rekabet yaşıyorlardı' diye düşündü biran. Böylece mevcut durum ortaya çıkmış hatta herhangi biriyle aynı havayı solumaktan dolayı bir kaç kez neredeyse evlendirmeye kadar uzanmıştı konu. Neyseki o durumlardan da başarıyla kurtulmuştu.

"Pekala pekala. Lafını kesmeden seni dinleyeceğim. Söyle bakalım derdini?"

Annesinin durulmasıyla rahat bir nefes alan Elliot, konuşmasına kaldığı yerden devam etti.

"Güzel. Öncelikle seni tebrik ederim. Aranan gelin bulundu. Ayrıca tekrardan tebrik ederim istediğiniz torun -hiç bir aksilik olmazsa- 4 ay sonra dünyaya gelecek." Dedikten sonra durakladı ve annesinin söylediklerini sindirmesini bekledi.

1 dakika sonra

"..."

2 dakika sonra

"..."

3 dakika sonra

"..."
.
.
.

Dakikalar geçmesine rağmen hala cevap bekleyen Elliota daha fazla dayanamayarak annesine seslendi.

"Anne?"

"Hı! Ne dedin sen gelin mi? Torun mu? Ne zaman evlendin? Bizi niye düğününe çağırmadın? Annenin bu minnoş kalbini çok kırdın çoook!"

"Tekrar aynı konuya dönmeyelim lütfen! Bende baba olacağımı yeni öğrendim. Hem daha gelinini bulala 1 saat olmadı nasıl evlenebilirim ki?"

"Ohh iyi... Ne!? Hemen düğün hazırlıklarına başlamalıyız o zaman!!"

"Bekle anne Will'in çekinik bir alfa olması hamileliğine risk eklemiş. Çok fazla stres altında kalırsa ikizlerin ve Will'in hayatı tehlikeye girebilir. Şimdilik sadece rafa kaldıralım bu konuyu."

"Ah, adı Will mi? Ne de güzelmiş? Bir dakika ikizler mi? Oğlum gerçeği şöyle bu bir şakaysa eğer yaptığın yapacağın son şaka bu olur ona göre. Şimdi bu dediklerin sahiden de gerçek mi? Ya da fark etmeden uyuya kalmışım da rüya mı tüm bunlar?"

"Sakin ol. Ne şaka yapıyorum ne de rüyadasın. Hepsi gerçek. Seni aramamın asıl nedeni de ..."

...

Ihm! Kendimi çok bitkin hissediyorum. Ne oldu bana? Neden gözümü açacak halim bile hiç yok?

Ah, bu ses de kimin? Çok anlamsız. Kelimeleri doğru düzgün seçemiyorum.

" Uğultu uğultu.."

"#-_+ sjjd 73(₺(₺ tamam shdjd."

"..."

"#₺#536+sen#₺+yapskdfkfdüğünsjdckvlWillhajdkmglftamam. Hadfkuyuyor, sjsjfgörüşürüz."

Ney? Ne düğünü? Ne olmuş Will'e? Bu ses yengecin değil mi? Ne haltlar dönüyor burda!?

💕💕💕💕💕💕

Selamın helloo?

Nabersiniz bakalım?

Bundan sonraki her cümlem spoi verdiği için burada veda edeceğim..

Diğer bölümde görüşmek dileğiyle,

Hadi sağlıcakla..♥╣[-_-]╠♥(~￣³￣)~

Kahika