**Modern bir ağa hikayesi**
Sustum! Tuz basıp yaralarıma, ne kadar susulacaksa o kadar sustum. Bir çığlık kanıyor en derininde yüreğimin. Açmadım kimselere yüreğimi. Hançeri sadece kendime sapladım ve sustum. - Şems-i Tebrizi
***
Klasik bir beşik k...
Kırgınım işte, kırgınım sana ne taraftan bakarsan bak, yaralıyım ben. Yaralıyım sana ne kadar uzak olursan ol...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Yüzünde daha önce hiç onda görmediğim soğuk bir ifade vardı. Atının üstünden birden indi bana doğru gelip yanıma eğildi. Tek laf etmemişti sadece bacağıma bakıyordu.
Yanıma eğilmesiyle o mis kokusu burnuma hücum etti. Kaç yıl geçmişti bu kokuya hasret. Şimdi ise önümde eğilmiş yıllar sonra sanki bir yabancıya yardım eder gibi bacağımla ilgileniyordu. En sonunda bacağımdaki gözlerini gözlerime çevirdi oldukça öfkeli bir hali vardı. Buz gibi eskisinden uzak sesiyle:
At binmesini bilmiyorsan ne diye biniyorsun?
Yıllar sonra söylediği ilk cümlesi bu mu olacaktı dedim içimden aniden oluşan öfkeyle ellerini ittim.
Senin yardımına ihtiyacım yok!
Ne bekliyorsam artık peşimden gelmeyen, yıllarca arayıp sormayan adamın boynuma atlaması beklenemezdi. Ki yıllar sonraki karşılaşmamızın bu şekilde olacağını hayal edemezdim. Üstüm başım batmış yaralı bir halde hele ki. En önemlisi de sanırım onun yardımına muhtaç bir şekilde..
Öfkeli gözleriyle beni baştan aşağıya süzdü ve:
Buradan yardıma ihtiyacın varmış gibi duruyor!
Sinirle nefesimi verip ayak bileğimi tuttum. Canım o kadar fazla yanıyordu ki ona adam akıllı cevap verecek durumda değildim. Yüzümün halini görünce birden bacaklarımın altından ellerini geçirip çevik bir hareketle beni kucağına aldı..
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ani bir çığlık çıktı ağzımdan:
Ahhh bırak ne yapıyorsun?
Fazla konuşma istersen şuan istesen de istemesen de bana muhtaçsın bu halde ne ata binebilirsin nede yürüyebilirsin!
Omuzlarından can havliyle sıkıca tutmuştum birden durumu fark edip onu sarstım ve:
