4

27 3 1
                                    

"Buldum kim olduğunu." Saye ve Zümü heyecanla ona baktığında ben sadece doğrulmakla yetinmiştim. Benim gözlerim de aradığı heyecanı bulamadığı için göz devirip yerine oturdu.

"Sanki benim anonimim. Kızda ki rahatlığa bak yaa." Saye de bana yandan bir bakış attı.

"Boşver sen onu. Hadi söyle çatlayacağım şimdii." Gözlerimi devirip Tuana'ya odaklandım. Tamam belli etmesemde merak ediyorum. Tuana önce boğazını temizleyip 2, 3 kez öksürdü. Ellerini önünde bağlayıp dikleşti. Bakışlarını hepimizin üzerinde gezdirdikten sonra saçlarını geriye doğru attı. Zümü en sonunda dayanamayıp bağırdı.

"Acun Ilıcalı değilsin sen, kendine gel." Aşırı haklıydı. O bağırmasa, ben bağıracaktım. Tuana gülerek arkasına yaslandı.

"Of iki dakika bekleyemiyorsunuz. Hemen bir bağırma, bir çemkirme. Söylemiyorum. Zorla mı?" Saye yanındaki yastıkları Tuana'ya fırlattı.

"Tabi ki zorla." Kıkırdayarak koltuk da yayıldım. En fazla bir kaç dakika içinde dayanamayıp söyleyecekti zaten. Gözler bana dönünce omuz silktim.

"Birazdan dayanamayıp söyleyecek zaten." Tuana bana, öyle mi dersin bakışları atarak kollarını dizlerinin üstüne koyup eğildi.

"Yoo. Sizi meraktan çatlatana kadar söylemeyeceğim." Bende doğrulup, onun gibi eğildim.

"Benim tanıdığım Tuana, biz buradan gidene kadar dayanamayıp söyler." Benimle inatlaşarak tek kaşını kaldırmaya çalıştı. Ona gülümseyerek ben tek kaşımı kaldırdım. Sinirle gözlerini kıstı.

"İnat değil mi, söylemiyorum." Alayla gülerek arkama yaslandım.

"Yarına kadar söylemezsen istediğin bir şeyi yapacağım." Hayatta dayanamazdı. O yüzden ucunu açık bir şekilde bırakmıştım. O da sen beni tanıyamamışsın bakışları atarak arkasına yaslandı.

"Ama ben kazanırsam istediğim şeyi her ne olursa olsun kabul edeceksin." Bir şey söylemeden başımla onayladım. Zaten ben kazanacaktım.

"Ben kazanırsam, ki zaten kazanacağım, siyah deri eteğini istiyorum." Söylediğim şeyle gözleri kocaman oldu. En sevdiği eteğini istemiştim. Gerçi artık onun eteği değildi. Hızla başını iki yanına salladı.

"Onu asla vermem. Başka bir şey iste." Kendisi de dayanamayıp söyleyeceğini biliyordu. Saye artık dayanamayarak araya girdi.

"Ya abi siz inatlaşın istediğiniz kadar ama bize söyle. Harbiden çatlarım. Daha doğmamış çocuklarım annesiz mi kalsın?" Söylediği şeyle hepimiz kahkaha atmıştık.

"Kanka bize söylerse Eda kazanır. Ben açıkçası ne kadar merak etsem de Tuana kazansın istiyorum." Zümü'ye vay hain bakışlarımı attım. Saye onunla aynı fikirde olmadığını belli ediyordu. İşte benim kankam.

"Kanka yanlış ata oynuyorsun. Tuana hayatta dayanamaz." Tuana da ona vay hain bakışları atmıştı.

Yaklaşık 10 dakika boyunca Saye ve Zümü tartışmışlardı. Tuana ağzını bile açmamıştı. Açarsa söylerdi çünkü. Ama ben adım kadar emindim ki söyleyecekti. Biz gittikten sonra kendi kendine çıldırıp bize ses atacaktı.

Saye'nin annesi arayıp eve çağırınca biz de kalkmıştık. Tuana bize görüşürüz bile dememişti. Kendine o kadar bile güvenmiyordu.

Eve geldikten sonra anneme günün özetini geçip, odama geçtim. Şimdi ise yatağa uzanmış Tuana'nın dayanamayıp atacağı ses kaydını bekliyordum. Telefonuma gelen bildirimle hemen elime aldım. Dayanamayacağını söylemiştim.

Çok BekledimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin