Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
• Sirius Black
"Asla." Lily'nin alayını ve dürtmesini görmezden gelirken, önünde bacaklarını tekmeleyerek başını salladın.
Nispeten rahat bir Cuma gecesiydi ve sen ile oda arkadaşlarınız bunu bir şişe çevirmece ve bir Doğruluk mu Cesaret mi oyunuyla geçirmeye karar verdiniz. Gerçekler daha çok "Lucius ile yata mıydın?" "Odada başka biri varken hiç seks yaptın mı?" Ve cesaretler daha iyi değildi. Köşedeki Marlene'nin kusması bunun büyük bir hatırlatıcısıydı.
Sadece aldığınız cesaretlerin sıradan olduğu için minnettardın.
Yani şimdiye kadar öyleydi.
"Y/n,bunu yapmalısın!" Dedi Dorcas.
"Bu turu kaybedip bir shot yapamaz mıyım?"
"Hayır, buna sadece gerçekler için izin verilir." Diye alay etti.
Lily ve Alice'e, yüzünde yalvaran bir bakışla baktın, ancak sırasıyla alaycı bir sırıtma ve sempatik omuz silkme ile karşılaştın.
"Kurallar kuraldır." Diye şarkı söyledi Dorcas, sana meydan okuyan bir bakış atarken ateşli bir yudum alarak.
Protesto etmek için ağzını açtın, ama Marlene'in şiddetli bakışları, sözlerinin boğazına dizilmesine neden oldu.
"Sizin hazırladığınız o acı sos karışımını içip sonra da ben hastalanana kadar asitli çubuklar yemem gerekti, Çapulcular'ın odasına gidip lanet bir süveter ya da başka bir şey çalabilirsin - Benimkine kıyasla kek yürüyüşü gibi geliyor."
Sırtını yatağa yaslarken, alnından aşağı damlayan ter damlacıkları midene ağrı girmesine neden oldu, Marlene'nin haklı olduğunu anladın. Her neyse, daha önce pek çok kez yurtta bulundun - Olabilecek en kötü şey neydi?
"Haklısın."
"Biliyorum."
Gözlerinizi devirerek ayağa kalktın ve sarhoş oda arkadaşlarınıdan gelen tezahüratları görmezden gelerek tüylü çorapları giydin. talihsiz yolculuğuna doğru yürüdün, sapta durdun. Kapıya vardığında, arkadaşların sen dolaşırken hararetle izliyor.
İçini çekerek onlara baktın. "Yurtları bubi tuzağına düşerse ve yakalanırsam, utançtan öldükten sonra seni mezardan kovacağımı bil."
Lily'nin akıllıca cevabı, "Daha azını beklemiyoruz," oldu.
Çok geçmeden kendini çocukların yatakhanesine tırmanırken buldun, sanki tersi bir utanç yürüyüşü yapıyormuşsun gibi. Sabahın üçü çeyrek geçiyordu ve uyanık olma ihtimalleri hiç olmayacak kadar zayıftı, ama bu kelebeklerin midende kanat çırpmasını engellemedi.
