- Aster -

9 5 0
                                    

Hizmetçi koşmaktan çok yorulmuştu. Ormanın derinliklerine doğru koşmuş askerlere izini kaybettirmişti. Bebek ise ağlamaya devam ediyordu. Sanki bebek her şeyin farkındaydı. Hava kararmaya başlamıştı, hemen sığınacak bir yer bulmalıydı. Ayrıca bebeğin ve kendininde karnını doyurması gerekti. Biraz daha koşmaya devam etti ama artık nefesi kesilmişti. Ne yapacağını düşünürken karşısına bir tavşan çıktı. Direk hizmetçinin gözlerinin içine bakıyordu. Sanki bir şey anlatmaya çalışıyordu. Ve hayvan yavaş yavaş ilerlemeye başladı. Hizmetçi de onu takip etmeye başlamıştı. Sık sık ağaçların içinden, akan suların üstünden geçmişlerdi ve karşısına bir patika çıkmıştı o patikada yürümeye başladılar. Karşılarına bir kulübe çıkmıştı kadın çok şaşırmıştı, o anda tavşan koşarak ormanda kayboldu. Hizmetçi kadın çok sevinmişti. Ama bir yandanda korkuyordu. Hiçkimse konseye kafa tutamazdı. Ya ona kimse yardım etmezse? Napardı o zaman? Yavaş yavaş ilerleyip kapıyı çaldı, kimse kapıyı açmıyordu. Daha sonra kapının tokmağını çevirdi ve kapı açıldı. Kimse var mı diye seslendi, kimseler yoktu. Rahatlamıştı. Bebeği yatağa yatırıp etrafa göz attı. Çok büyük bir yer değildi. Tahtadan yapılmış bir kulübeydi ama içerisinde her türlü ihtiyacını karşılayabilecek her türlü eşya vardı. Dolaplar yiyecek ve kıyafet doluydu. Hatta bebek kıyafetleri bile vardı. Hizmetçi kadın çok şaşırmıştı. Sanki onların geleceği biliniyormuş, onlar için hazırlık yapılmış gibiydi...

Aster Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin