Dabi x OC

Göreve hazırlık

POV: Y/N

Bugün ilk gündü. Sabah saat 7'de kalkmıştım. Çoğunlukla o civarda kalkardım ve bu her zaman istemsizce olurdu. Ben küçükken babam beni çalıştırmak için zorla erken kaldırırdı. O günden beri alışkanlık oldu. Bir dakika bile geç kalksam beni ölesiye döverdi. Yani kısacası erken kalkardım ve çoğunlukla sıkılır ve kitap okurdum. Kitaba dalmışken kapının zorla açılmaya çalışıldığını duyuyordum. Hangi abaza kapıyı zorluyordu? Kapı kitliyse kitlidir bari kapıyı tıklat dangalak! Hızlıca yerimden kalktım ve kapıyı açtım. Ben hızlı açışımla üzerime düşmüştü. Sıçıyım böyle işin içine. Sinirle üzerimde ki kişiyi ittim ve onun Toya olduğunu fark ettim. Ona sinirli bir şekilde

"Toya! Kapı kitliyse kitlidir niye zorluyorsun?!"

dedim. Ben cümlemi bitirir bitirmez eli ile ağzımı kapadı ve çok ciddi bir şekilde

"Bana o şekilde seslenme!"

dedi. Canımı çok az acıttığından hemen elini ağzımdan çektim ve kafamı 'Tamam seslenmem' şeklinde salladım. Sonradan durduğumuz pozisyonun biraz garip olduğunu fark ettim ve ayağı kalktım. Oda benle kalmıştı. İç çektikten sonrada konuşmaya başladım.

"Peki, neden geldin?"

"Toplantı var. Kaptan seni çağırmamı istedi. Uyuyorsun sandık." (Dabi)

"Hayır saat 7 de kalktım ama kitap okuyordum ve gelmek istemedim."

"Tamam o zaman şimdi gel."(Dabi)

"Gerçekten kibar olduğun için sağol! Neyse geliyorum ama bir daha ki sefer kapıyı kırmaya çalışma tıklatır yeter."

"Umrumda değil." (Dabi)

dedi ve ordan uzaklaştı. Vallaha piç. Sanki umrumda! Neyse bari toplantıya gidelim şimdi şu huysuz Shigaraki'yle uğraşamam. Yavaşça arkasından geldim ve bir yere oturdum. Shigaraki ben gelir gelmez konuşmaya başlamıştı.

"Bugün akşam bir kumarhaneye gidicez. Sizi erken çağırmamın nedeni o zamana kadar kılık değiştiriceksiniz. İçimizden iki kişi oranın sahibi ile kumar oynayarak onun dikkatini dağıtacak ve öbür geri kalanlar ise arkadaki depodan büyük miktarda zehir çalıcak. Bu planı uygulamadan önce iyi kumar oynayabilen var mı?"

diye sordu. Kumar oynamaya baya aşina olduğum için elimi kaldırdım. Herkes bana bakıyordu. Sonra yavaşça Dabi de kaldırmıştı. İkimize de baktı ve konuşmasına devam etti.

"O zaman siz ikiniz çift gibi davranıp onu oyalıyacaksınız ve benim seçiceğim kişiler ben ile öbürleri ise etrafta saldırı olması karşılığında tetikte beliyecek. Öbür kalan iki kişi arabada bekleyecek çünkü çıkınca direk kaçmamız gerekecek ama Dabi ile Tsukiko siz normal bir şekilde çıkabilirsiniz zaten size sahte davetiyelerinizi vericem. Şimdi her şey anlaşıldıysa kulise hazırlanmak için geçin." (Shigaraki)

Kulise geçerken içimden şöyle düşünmüştüm 'Dabi ile çift gibi davranmak mı? Neyse pek umrumda değil. Bir şey olucağı yok ya.' (Ne alakası var kesinlikle hiç bir şey olmayacak :D)Kulise gelince ne yapıcağımı bilmediğim için etrafa bakınıyordum ve arkadan gelen Toga'yı fark etmemiştim. Hızlıca üzerime atlamıştı ve yere yapışmıştık. Dabi küçük bir şekilde kıkırdamıştı. Evet, güzel gülüyordu bunu yalanlayamazdım. Zaten az güldüğü bir gerçekti. Böyle düşündüğümü çaktırmadım ve ışınlanarak Toga'dan uzaklaşmıştım. Hemen ayağı kalkmıştı ve heyecanla

"HADİ SANA MAKYAJ YAPALIM!"

demişti. İç çekerek sandalyeye oturmuş ve 'Hadi yap' dercesine işaret vermiştim. Bütün makyaj malzemelerini kenara koydu ve makyaja gözlerimden başlamıştı. Yaparken de çenesini kapalı tutmamakta ısrarcıydı.