Bölüm ismi bulamadım yine ;-;

754 68 25
                                    


(Bakın size yine bölüm yazdım.(Yani hâlâ yaşıyom) Neyse hadi okuyun yavrucaklar :'))


POV: Tsukiko

Ben sığınağa geleli bir kaç dakika oluyordu. Dabi'nin yanına oturmuştum ve geldiğimde artık kimse kalmamıştı. Herkes odasına çekilmişti. Sığınağa geldiğimden beri de içimde sebebini bilmediğim bir boşluk vardı. Annemi öldürdüğüm için mi? Onu ne kadar da sevmesemde sanırım anne ve kız bağı dedikleri şey bu olsa gerekti.

"Az önce annemi öldürdüm."

dedim Dabi'ye. Nedensizce birine bunu söylemek istemiştim ve bu kişi en mantıklı Dabi gelmişti. Dabi bir kaç saniye bana baktı ve

"İyiymiş."

dedi önüne dönerek. Ondan tabiki de böyle bir tepki bekliyordum. Sonuçta o Dabi'ydi. O soğuk ve güzel gözlerinin altında ben bile bazen ezildiğimi hissediyordum. Acaba o gözlerinin ardında daha ne vardı? Aslında çok umursamaz biriyimdir ama bu sefer merak ediyordum. İlgimi çekiyordu.

"Küçükken bana kendinden bahsetmiştin. Hatırlıyor musun? O zamandan beri ne oldu sana Toya?(Yada Touya yani çok fark etmiyor)"

Sorumu sormamla bir iç çekmişti. Yavaşça bana döndü ve gözlerimin içine baktı. Sanki okyanusta aşağı doğru yavaş yavaş batıyormuş gibi hissediyordum. Soğuk, karanlık ve ıssızdı. Ondan bir saniye olsa bile gözlerimi gözlerinden çekmedim. Emin bir şekilde ona bakıyordum. Geri adım atmayacaktım. Sorumu ciddi bir şekilde sormuştum. Kendisi kıkırdadı ve bana cevap verdi.

"Açıkçası senden sonra sokaklarda tek başıma yaşadım ve büyü"düm. Kendimi babamdan intikam almaya adadım. O zamandan beri güçlenmeye çalıştım. Gerçi zamanla duygularımı da kaybetmeye başladım. Özgünlüğüm vücudumla orantısız olduğundan vücuduma zarar veriyor ve kullandıkça vücudumda yanıklar çıkıyordu. O kadar canımı yaktım ki zamanla artık pek bir şey hissedememeye başladım. Hem fiziksel hem duygusal. Özgünlüğüm göz yaşlarımı kuruttuğundan bile ağlayamıyorum. Onun yerine kan çıkıyordu ama tabi dediğim gibi hiç bir şey hissetmiyorum. Sadece nefret dışında... Ama sen benim kim olduğumu hatırladığından beri hayatım garip bir şekilde daha farklı. Sanki daha iyi hissediyorum gibi."

Gerçekten oda zamanla mahvolmuştu. Nedensizce üzülmüştüm. Normalde kafaya takmazdım bile ama bir şey daha var ki son söylediklerine anlam verememiştim. Benim onu tanımam nasıl önemli bir şey olabilirdi ki onun için? Ne diyeceğimi bilmememiştim. Ona kısaca 'Anladım' diye cevap verdim ve ayağı kalkıp odama doğru yol aldım. Odamın kapısını açıcaktım ki biri beni durdurmuştu. Bu kişi tabiki de Dabi'ydi. Beni sıkıştırmıştı. Ona dönüp baktığımda yüzünü yüzüme yaklaştırdı ve göz teması kurdu. Ben ise ciddi bakışlarımdan taviz vermemeye çalışıyordum çünkü açık verirsem istemediğim şeyler olabilirdi. Bana sorarsan Dabi'yle bir ilişkimiz olamazdı. Olursada çok toxic bir ilişki olurdu. Zaten hayatlarımız yeterince boktandı. Ne yapmaya çalışıyordu ki?

"Bende hoşlanıyorsun biliyorum ama neden duygularını bastırıyorsun bu kadar? Hayatımız zaten boktan. Daha kötü ne olabilir ki?"

demişti. Haklı sayılırdı ama beni geri çeken şey yaşanmışlıktı. Söylemiştim dimi annem ve babam ikiside bana hayatı zehir etti diye. Aslında anneannemin söylediğine göre annem normalde böyle bir insan değilmiş. Babamla arasındaki ilişki çok kötü olunca depresyona girmiş ve tam ondan ayrılacağı zaman hamile kalmış. Sanırım benden bu kadar nefret etmesinin bir sebebi de buydu. Bende doğal olarak onun gibi olmak istemiyordum. Açıkçası Dabi babam denen adam kadar kötü biri değil ama ikimizinde psikolojik anlamda sorunları olduğu kesindi. Sonuçta biz villaindık. Düzgün insanlar değildik ve düzgün bir ilişkimiz olamazdı. Beraber mutlu olamazdık... Ondan kaçmak için kendimi kapının arkasına ışınladım. Ondan kurtulmuştum kısacası. Kapıda zaten kitliydi. İçeri gireme-

"Hey. Cam açık güzellik."

Sesin geldiği tarafa baktığımda camın kenarında olduğunu gördüm ama nasıl? Daha az önce arka- Yada dur. Sanırım şimdi anlamıştım. Arkada onun kokusunu almamıştım. Yani o Twice'ın kulonlarından biriydi ama bu sefer bu Dabi'nin gerçek Dabi olduğuna emindim. 

Camdan odama doğru atladı ve benim yatağıma uzandı. Neden beni rahatsız ediyordu ki? Amacı gerçekten bir şeyler yapmak mıydı? Yani ben oruspu değilim. Bunu onunda bildiğinden çok eminim. Peki, o zaman neden hemen pes etmiyordu? Ama sanırım yapabileceğim bir şey yoktu. Yanımda durmak istiyorsa dursun. Sonuçta çocuk değildim. Onla uğraşamazdım. Elime bir kitap aldım ve kenarda bulduğum sandalyeye oturdum. Bir saate yakın bir civarda kitap okudum ve sonra kitap bittiğinde ayağı kalkıp Dabi'ye baktım. Uyuya kalmıştı. Bide pislik ayakkabılar ile uzanmıştı. Yatağım daha fazla kirlenmesin diye ayakkabılarını çıkardım ve daha rahat uyusun diye ceketini çıkardım. Sonrada üzerini örttüm. Normalde hiç uğraşmazdım ama bu sefer içimden gelmişti. Bende duvara yazlandım ve gözlerimi kapattım. Böyle uyumaya alışıktım. Çocukluğum zaten böyle yatarak geçmişti.


POV: Dabi

Gözlerimi açtığımda gözüme güneş vuruyordu. Sanırım sabah olmuştu. Yavaşça yataktan kalktım. Sonradan fark etmiştim ki üstüm örtü ile kaplıydı. Ceketim ve montumda çıkarılmıştı. Halbuki yattığımda böyle değildim. Odayı biraz taradım ve odanın bir ucunda duvara yaslanarak uyuyan Tsukiko'yu gördüm. Sanırım o bu bütün şeyleri yapmıştı. Bir yandan kalbimin yumuşadığını hissetmiştim. İlk kere böyle bir hissiyat olmuştu. Ona yaklaşarak eğildim. Uyurken savunmasız ve tatlı görünüyordu. Bu kadar bakmanın yeterli olduğunu düşünüp geri çekilecektim ki öyle bir fırsatım olmadan beni kendisine doğru sert bir şekilde çekmiş ve boynuma sivri bir şey tutmuştu. Bu bıçaktı. Sonra yavaşça gözlerini açtı ve ben olduğumu anlayınca beni serbest bıraktı. Şahsen korkmadım desem yalan olurdu. O aşırı derecede güçlüydü. Daha önce böyle bir kadın gördüğümü sanmıyordum. Hâtâ daha önceden böyle biri gördüğümü bile zannetmiyorum. Bu beni aşardı ama böyle olması beni daha çok onu istememi sağlıyordu. 


(Evet, yine bir bölümcük daha bitti. Allahın izniyle daha sık bölüm atacağım. O zaman sizi burda daha fazla tutmayarak sonraki bölümde görüşürüz diyom :>)

Dabi x OCHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin