sooya:
istifa etmişsin.namjoon:
haber önceden gidiyor anlaşılan.
zirâ henüz on dakika oldu istifa edeli.sooya:
neden ettin?namjoon:
sormaya hakkın var mı?sooya:
yok mu?namjoon:
cevabı çok iyi biliyorsun.sooya:
yüzsüz gibi davrandığımın farkındayım,
ama olmuyor seni görmezden gelmek.namjoon:
keşke bunları zamanında duysaydım soo.sooya:
özür dilemek artık anlamsız geliyor.
bu yüzden etmeyeceğim.namjoon:
yurt dışına çıkacağım, bu yüzden istifa ettim.
sırf merakından daisy'i aç bırakma diye söyledim.
aksi takdirde, parmaklarımı klavyede bile oynatmazdım.sooya:
kişiliğinden hiç bir şey kaybetmemişsin.namjoon:
sende öyle.sooya:
umarım yurt dışına tedavi için gidiyorsundur...namjoon:
evet, duygularımı tedavi etmek için gidiyorum.sooya:
beni kââle alacak mısın?namjoon:
ne görmek istiyorsun jisoo?
ne istiyorsun benden, neden hâlâ yazıyorsun bana?namjoon:
sırf vicdanını rahatlatmak için yaşamamı istiyorsan, sırf rahatlamaman için hemen ölebilirim.namjoon:
iyi olup olmadığımı mı merak ediyorsun?
söyleyeyim.namjoon:
bok gibiyim, oldu mu?
iğrenç hissediyorum, ve ben bunu hissedebildiğime bile şükrediyorum.namjoon:
neden intihar etmek istediğimi mi soruyorsun?
onu da diyeyim.namjoon:
çünkü ruhum intihara meyilli.
anlıyor musun beni?
tanrı'dan gelen ölüme yenilemem, öleceksem ben ölümü getireceğim.namjoon:
ya da bahane bunların hepsi.
sadece ölmek istiyorum.namjoon:
toprağın altındayken huzurlu hissedeceğim.namjoon:
bok gibiyim ve öleceğim.namjoon:
tamam mı?sooya:
tamam.
eğer çok istiyorsan, yap.namjoon:
şimdi bir daha yazma bana.sooya:
yapamam, yapamıyorum.namjoon:
jisoo, sadece git.
yıllar önce ki gibi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
stone heart
FanfictionSiliverdiğim onca anı arasından damlatıyorsun gözyaşlarını, böylece yeniden karşılaşıyorum seninle. tamamlandı. cover desing, luvalue.