İlkbahar

43 3 3
                                    

En sevdiğim mevsim gelmişti. Kış'ın o sert soğuğu gitmiş güneş gelmiş havada tatlı rüzgar vardı. İlkbaharda doğanın canlanışını izlemekten keyif veren bir şey yoktu benim için. Ağaçların çiçeklenmesi kuş cıvıltıları her evin bahar temizliği telaşı içimde ayrı bir heyecan uyandırırdı. Bizde bütün komşularımız gibi temizliğe başlamıştık. Bahar'da dışarısı ayrı güzel kokarken evlerden de temizliğin kokusu yayılıyordu. Annemle evdeki halıları evimizin önüne yaptırdığımız beton balkonda yıkanmış kuruması için asmıştık. Şimdi de ben badana yaparken annem balkonda oturuyordu. Bugün  yaptığı iş bile onu fazlasıyla yormuştu. Dah fazla uğraşıp hasta olmaması için geri kalan işleri ben yapacaktım. Sobayı söküp halıları yıkamayı aradan çıkarınca badanaya başlamıştım. Annem kendi yapmadığı için içi rahat etmese de yüzünden yaptığım işi beğendiğini görüyordum. Babam köy kahvesinde diğer köylülerke tarla işlerini konuşuyordu. Ne kadar yorulsamda işler bitmişti. Arkamı dönüp baktığımda yaptığım işten gayet memnundum. Annem üzgün telaşlı bir yüzle hemen yanıma geldi daha ne olduğunu sormadan konuşmaya başladı. Kızım feride hemen halide'ye gidelim. Anne ne oldu. Halide teyze iyi mi? Neden bu kadar telaşlandın. Kızım halide'nin İstanbul'daki bacısı ağır hastaymış halide çok üzgündü. Gidelim biraz hal yarenliği ederiz. Sende işlerine yardım et kızım kimsesi yok bu üzüntüyke eli kolu kalkmaz onun şimdi. Kızım elimiz boş gitmeyelim.  Anneme tamam dedikten sonra hemen hazırlanıp yaptığımız çörek ve çorbayı alıp halide teyzenin evine doğru yol aldık. Kapıyı çaldığımızda halide teyze yaşlı gözlerle açtı kapıyı biz içeriye girince hemen anneme sarılıp ağlamaya devam ett. Halide teyzeyi böyle görmek beni de üzmüştü. Onlara bakarken gözlerim dolmuştu. Gözlerim buğulandığı için hemen kırpıştırıp mutfağa geçtim. Elimdekikeri mutfağa bırakır bırakmaz hemen annemlerin yanına geçmiştim. Halide teyze ıslak gözler ve çatallı sesiyle konuşmaya başladı. Fatma bacım İstanbulda hastalanmış. Çaresizliğin gözü kör olsun en zor zamanda bacımın yanına gidemiyorum. Halide ahretliğim dua et Allahtan iste çareyi yanında olsan görüp için rahat eder ama yine dua etmekten başka ne yapacan. Ona en büyük iyiliğin en büyük yardımın dua etmek Allahtan onun iyiliğini istemek. Öyle öyle ama içim dayanmıyor. Göz görmeyince insanın içi rahat etmiyor. Allah vermesin bu dünyadan göç etse yüzünü son kez görememek içimi yakar. Allah göstermesin bacım öyle deme Allah iyilik versin halide onun için bol bol dua edeceğiz bacım elimizden gelen ancak bu olur onun için. Bu İlkbahar her zaman ki gibi gelmemişti. Üzüntü getirmişti. Hemen halide teyzenin dizinin dibinde oturup ellerini tuttum. Teyzem üzülme desem boş olacak. Ama anneminde dediği gibi şimdilik sadece dua edebiliriz. Söz ben çok dua edecem. Sen gece ve kuşluk vakti duaları daha makbul olur Allah her zaman yanımızdadır demez misin sen... Bende hep dua ederim annem eder olmaz mı? Hem sen bu kadar üzülürsen sende hasta olursun. Hem kardeşler birbirlerinin sıkıntı üzüntülerini hisseder demez miydin? Kardeşin üzüldüğünü hisseder o da üzülür. Halide teyzem ben yarın sana temizlik için gelirim sonra oturur beraber kuran okuruz kardeşin için. Güzel kızım nazlı kızım Allah razı olsun. Allah bana evlat vermedi ama sizin sayenizde evlat hasretliğim dindi. Belki evladım olsa bu kadar yapmazdı. Olur mu halide teyzem senin hakkın var bende hem bende bir evladınım sen hiç sıkma üzme canını bende çok üzülüyorum sen böyle olunca. Annem ve halide teyze gülmüştü. Ne güzel evlat yetiştirmişsiniz Fatma Allah sizden de razı olsun dar günümde yetiştiniz içimi azda olsa ferahlattınız diyerek mahsunca gülümsedi. Halide teyzeden çıkıp hemen eve geldik. Annem babama da durumdan bahsetmişti. Babam elimizden ne gelirse yapalım yanında olalım o her zor zamanda yetişiyor. Komşu komşunun külüne muhtaçtır demişti. Bugün çok yorulduğum için yatsı namazından sonra hemen uyumuştum. Sabah yine horoz ötmesiyle uyanmış namazı kıldıktan sonra kahvaltıyı hazırlamıştım. Kahvaltıdan hemen sonra halide teyzeye gidecektim. Sofraya oturduğumuzda annem yemeği yiyince hemen gitmemi sofrayı ve bulaşıkları kendinin halledeceğim söyledi. Bende hızlı hızlı yemeğimi yiyip kalktım. Halide teyzeye doğru yola koyuldum. Kapısının önüne gelip kapıyı çaldım. Halide teyze gülerek kapıyı açtı. Hoşgeldin kızım gel geç içeriye. Hoşbulduk halide teyzem diyerek yanaklarını öptüm. Halide teyze kıkırdamış dur kız diyerek geri çekilmişti. Sonra ben işlere başlarken halide teyze yardım etmeye çalışınca onu oturtup önünede çayını koyup keyfine bakmasını söylemiştim. Bu kadını seviyordum. Ona yardım etmek işini yapmak bana yük gelmiyordu. O da ikinci annem gibiydi. Bildiği bir şeyi bana da öğretir benimle sohbet ederdi. İstanbula gittiği vakit benim için hediye bile almıştı. Onunda hemen halılarını çıkarıp sobasını söküp badanasını yapmıştım. Sonra halılarını yıkayıp evini temizlememiştim. Benim onun için yapabileceğim bu kadardı işte. Onun zor gününde yanında olmak işlerini yapıp sıkıntısı için dua etmek. Daha fazlası gelmiyordu. İşler bitince biraz oturup dinlenmiş yorgunluğumu alsın ve sohbet ederken içeriz diye çay demlemiştim. Çayımızı içip yorgunluk biraz gidince halide teyze ile kardeşi için dua etmiş kuran okumuştuk. Akşama doğru ben eve gitmek için kalktığımda halide teyze mahcup ve minnetle bana bakıyordu. Sağol kızım ellerine sağlık Allah razı olsun zor günümde yetiştin feride kızım. Allah hepimizden razı olsun halide teyzem hem bak kırılırım bende senin bir kızınım diyerek yanaklarını öpmüştüm. Allah kalbinin güzelliğini önüne çıkarsın. Karşına helal süt emmiş bir adam çıkarsın senin gibi hayırlı bir evladın olsun güzel kızım diyerek yanaklarımı öptü. Bende onu öptüm onun bu sözleri beni biraz utandırmıştı. Yanaklarıma sıcak basmıştı. İyi akşamlar halide teyze deyip çıkmıştım. Yolda giderken hala utanıyordum. Çünkü o iyi bir adam çıkarsın karşına dediğinde aklıma anlattığı yiğeni Mehmet gelmişti. Bu beni çok utandırmıştı. Yüzünü bilmediğim adam niye aklıma gelmişti. Evin önüne geldiğimde akşam yemeği hazırlanmış sofraya oturuyorlardı. Bende hemen sofraya oturdum. Annem neler yaptığımızı halide teyzenin nasıl olduğunu sorunca ona olanları anlatıp halide teyzenin iyi olduğunu söylemiştim. Gece yattığımızda aklımda hala düşünceler vardı. Yorgunluğa daha fazla dayanamayıp uykuya dalmıştım.  Önümüzdeki günlerin bizlere ne getireceğini bilmeden...

FERİK GELİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin