1.9

93 9 37
                                    


  "Çabuk olsana, sabaha kadar seni mi bekleyeceğiz biz?"

  Lin, telefonda konuştuğu Chenle'yu azarlarken biz de kızlarla birlikte donmamak için hafifçe yerimizde zıplıyorduk.

  "Bu akşam ayazında dışarı çıkmaya karar veren aklımıza tüküreyim ben."

  "Evde buluşsaydık da bizim yakamızı bir türlü salmasalardı daha mı iyi olurdu? Ha eğer Yuta, Taeyong ve Ten'i kovabilirim diyorsan çıkalım hadi eve."

  Söylenen Sunyeon'u yanıtladığımda bu fikrinden vazgeçerek üşümeye razı olduğunu belirtti.

  Birkaç dakikanın ardından Chenle sonunda geldiğinde Lin aniden yaslandığı duvardan ayrıldı.

  "Sanarsın banka kasasından altın getirmesini istedik, altı üstü bir anahtar getirecektin neden bu kadar uzun sürdü?"

  Chenle gözlerini devirerek kapüşonunu iyice yüzüne çekti ve hepimize ona yaklaşmamızı belirten bir hareket yaptı.

  "Bakın ben bu işin içinde yokum. Eğer ki Johnny arabasının anahtarını size verdiğimi öğrenirse o arabayla birlikte yetmiş kez üstümden geçer. Gidin ve şu geri zekalının aklını başına getirin."

  Fısıldayarak konuştuğunda son cümleye kadar her şey gayet iyi ilerliyordu fakat o cümledeki geri zekalı ben olduğum için son an pek de keyifli değildi.

  "Ablana geri zekalı demeye utancın olsun yer elması."

  "Ne yani yalan mı? Sen de, evde ruh gibi gezen ama ısrarla senden kaçan abim de geri zekalısınız. Hayır seni de anlayamıyorum kalakalmak nedir, bağıramadın mı arkasından?"

  Omuz silkerek konuştuğunda kafasına bir tane geçirdim. Tam konuşmaya başlayacaktım ki Chija çığlık atarcasına bir isyan sesi çıkartarak beni durdurmuştu.

  "Hadi abicim oyalamayın bizi. Hem biz daha olayları bilmiyoruz spoi vermeyin. Kalkın gidelim kızlar yoksa yakalanacağız bu salaklar yüzünden."

  Beni ve Miyuki'yi de peşinde sürükleyerek arabaya doğru ilerlerken Sunyeon da bize yetişmişti.

  "Her ne kadar geç getirdiğin için söylensem de iyi iş çıkarttın aslan parçası, helal olsun. Hep bu verimle çalışman dileğiyle."

  Lin, Chenle'nun ciğerlerini çıkartırcasına sırtına vurarak konuştuktan sonra o da koşuşturarak peşimizden geldi.

  Arabaya yerleştiğimizde Miyuki oldukça mantıklı bir soru sordu.
 
  "Asla bu durumdan şikayetçi değilim yanlış anlaşılmasın ama biz niye Johnny'nin arabasını gizlice aldık ki? Ona sorsak kendisi de verebilirdi arabayı."

  Kızlarla kısa bir bakışma yaşamamızın ardından Lin onu yanıtladı.

  "Ne bileyim, böyle daha çok sarıyor. Hem azar işiten biz değil de bizimle birlik olduğu için Chenle oluyor, ben de kaos dozumu alıyorum."

  Hepimiz ona katıldığımızı belli edercesine kafamızı olumlu anlamda salladık.

  "Ayrıca bu dediğin çok fazla mantık içeren bir hareket yani bize asla uymuyor çiçeğim."

  Chija da ekleme yaptığında onu da onayladık.

  "Evet! Şimdi bütün bu soruları aklımızdan siliyoruz ve gecemize odaklanıyoruz. Kemerlerinizi takınız ve sıkıca tutununuz çünkü bu ablanız sizi uçuracak."

•••

  "En son bizi uçuracağından falan bahsediyordun değil mi? Baya uçtuğumuzu hissediyorum ben ama hızdan ötürü değil sinirimden ötürü."

Cookies And Black BlanketHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin