《LEE YONGBOK | Changlix》

39

4 ay sonra
Changbin

Gözümü ovuşturarak yattığım yatakta oturur pozisyona geldim. Bu gün herhangi bir dersim yoktu ve bizimkilerle buluşmaya söz vermiştim. Yataktan kalkıp saati kontrol ettiğimde çoktan biri geçtiğini gördüm buluşma ikideydi. Hızla üstüme bir şeyler geçirip telefonumu da cebime atıp çıktım

**

'Hoşgeldin hyung '

Başımla seungmine selam verip içeri geçtim onlarda buluşacaktık bu gün. Bu en çok hyunjinin işine gelmişti ikisi hala flört ediyordu sevgili gibi davranıp öpüşüyorlardı fakat sorsan hala sevgili değillerdi

' Oo changbin sonunda gördük yüzünü '

Chan ve  hyunjinin yanındaki boşluğa oturup hyunjine cevap vermek için ona döndüm

' tıp okuyorum ben ayda yılda bir tatilim oluyor onda da yanınızdayım işte '

' iyi ki tıp okuyor havalara bak '

Hyunjin memnuniyetsiz bir şekilde önüne döndü

' artık felix geldiğinde bir 3 yıl daha uzak ilişki yaşayacaksınız hyung '

Kendinin gülerek söylediği şeye biraz sinirlenmiştim

' neden uzak ilişki olsun ki her tatilimde ve boş vaktimde onunla olacağım zaten '

Minho yüzüme ciddi misin sen gibi bakarken onları anlamamıştım. Ne yani tıp okuyan insanların sevgilisi olamaz mıydı

' lix sevgi gösterilmesini ve zaman ayırılmasını çok sever changbin ama aynı zamanda senin dinlenmen için zaman da yaratmaya çalışır böylece yüzüne bile bakmadığın kızları felixten çok daha fazla görürsün bu da onu rahatsız eder '

Minho her şeyi öngörmüş gibi konuşunca bir şeylerin farkına vardım .

' ne olursa olsun biz birbirimizi sevdiğimiz sürece yapabiliriz '

'Sevgi her şey değil changbin bunu sende çok iyi biliyorsun '

' chan hyung cidden yapabiliriz ayrıca felixin gelmesine dört ay kaldı. Bu ara diğer konularla beraber çalışırsam zaten ara tatile denk gelecek ve ben ona yeterince vakit ayıracağım ayrıca ona benimle yaşamayı da teklif etmeyi düşünüyorum yani her gece aynı yatakta yatacağız ve ben ona yalnızlık hissini asla yaşatmayacağım '

Herkes sessizleşirken kapıdan tanıdık bir ses duyuldu

'Beni bu kadar sevdiğini bilseydim daha hızlı gelmeye çalışırdım '

Herkes şaşkınlıkla kapıya bakarken heyecanla ayağa kalktım

' senin ne işin var burada '

Gözlerim yavaş yavaş dolarken bir adım attım ona

' geri gideyim istersen ne demek ne işin var hepiniz toplamışsınız eksik mi bıraksaydım sizi '

Gülerek bana yaklaştığında ona sıkıca sarılıp sıcak göz yaşlarımı özlediğim boynuna döktüm. O aynıydı kokusu bile gram değişmişti.  Onunda ağladığını anladığımda kafamı çekip yüzünü ellerim arasına aldım yavaşca gözyaşlarını silerken özlediğim yüzünün her bir ayrıntısını inceliyordum bulanık gözlerimle

' tanrım cidden ağlamayacaktım ben changbin mutlu musun ?'

Yavaşça yüzüne yaklaştığımda sustu

'Hemde çok '

Yavaşça özlediğim dudakları öperken arkada ki ses bizi ayırdı

' bıraksan da biz de mi arkadaşımızla özlem gidersek '

Göz yaşlarımı silip sevgilimden sadece iki dakikalığına ayrılırken diğerleri de hızla sarılıp ağladıktan sonra bebeğimi kollarım altına alıp geniş koltuğun başına oturduk.

***

Anlattığına göre okulu erken bittiği için hızla sınavlara girip belgesini almış ve ilk uçakla koreye gelmişti. Bizim buluşacağımızı da seungmin söylemiş. Seungmin her şeyi bilse de sürpriz olsun diye bize bir şey söylememişti. Olay bundan ibaretken devamında yapılan gereksiz muhabbetlere çok takılmadım incelemem gereken bir sevgilim vardı sonuçta

Diğerleriyle konuşurken gülümseyen suratı şaşırdığında büyüyen gözleri ve ağzı cidden onları öpmem için bekliyordu sanki

istediğimi beklemeden almak istedim sadece bu yüzden hızla çenesinden tutup kendime çevirdim ve minik bir öpücük bıraktım. Gözleri şokla açılırken ortamı saran iğrenme nidaları kulaklarıma dolsa da çok ta umurumda değildi. Minho bir buçuk yıldır gözlüm içine bakarak jisungu öpüyordu neden ben yapmıyorum ki

' ne yapıyorsun sen '

' sevdiğim adamı öpüyorum '

' herkesin için de mi '

' öpemez miyim '

Kulağıma yaklaşıp fısıldadı bu sefer

' akşam dilediğin kadar öpebilirsin binnie '

Ayıp bir şey söylememiş gibi önüne döndüğünde öksürük krizine girmem eş zamanlı olmuştu

***