Genç kız yakın arkadaşı Zeyneple laptopun başına oturmuş. Sevdiği adama ne mesaj yazsam diye düşünüyordu. Karar vermek kolaydı onun için ama icraata geçmek ilk defa zorlamıştı. Yasemin'in bu halini gören arkadaşı leptopu elinden aldı. Kucağına koyup, aklına gelen ilk cümleleri yazıp, gönder tuşuna bastı.
Yasemin: iyi akşamlar Emre. Nasılsın? Seninle bir şey konuşmak istiyorum musaitsen.
Mesaj gitmişti. Genç kız heyecanla cevabı beklerken odada bir aşağı bir yukarı gidiyordu. Gelen mesaj sesini duyduğunda olduğu yerde donup kaldı. 'Ya kötü bir şey yazıdıysa' diye geçirdi aklından . Zeynep ona okumadan mesaja cevap yazıyordu. Yasemin'in dile getiremediklerini arkadaşı Zeynep çekinmeden yazıp göndermişti bile.
Emre: Sanada. Ne diyeceksin?
Yasemin: şu an hayatında biri var mı? bilmiyorum. Duygularımı içimde yaşamaktansa seninle paylaşmak istedim. Emre hayatında, sol tarafında bana bir yer var mı?Zeynep'in yazdıkları çok güzel ve duygusaldı. Yasemin arkadaşına baktı zoraki gülümsemesiyle. İçinden dua ediyordu. 'Ne olur olumsuz cevap vermesin. Lütfen Allah'ım sana yalvarıyorum...'
Genç kız içinden sessizce dua ederken mesaj sesi geldi iki kere üst üste. Zeynep mesajı açınca. İlk başta kızın gözlüklü bir fotoğrafı vardı. Ona baktılar daha sonra alttaki yazıyı okudular.
Emre:( bir görüntü gönderdi)
Şaka mısın kızım sen ya? Ben kim sana bakmak kim? Sen hiç aynaya baktın mı? Bakmadıysan hiç uğraşma. Kendine bu işkenceyi yapma ha. Git dengini bul beni değil! Kendine iyi bak. Başka türlü düzelmesizsin.Genç kız okuduğu mesajla gözlerinden arkası gelmez göz yaşı akmaya başladı.
*******
Emre'nin gözleri partiye geldiğinden beri pencere kenarında duran kıza takıldı. Kız kumral, buğday tenliydi. Boyunda genç adamın boyuna yakındı. Yan yana dursalar, genç kız o topuklularla genç adamın omuzlarına gelirdi. Genç adam nedense gidip onunla tanışmak istedi. Bunun için hareketlendi. Kızın yanına doğru gitti. Kıza iki adım kala durdu.
"Merhaba. Tanıyamadım seni. Bu yüzden tanışalım ha. Ben Emre. "
Genç kız , delikanlının sesini duyunca ona döndü başı eğik olarak . Döndüğü an başını yavaşça kaldırdı. Genç adamın yüzüne baktı" Biz tanışıyoruz Emre."
Emre şok olmuştu. Dili tutuldu, nefes almayı unuttu. Genç kız aylardır görmediği, özlediği yüze bakıyordu. Genç adam kızı bu görüntüde gördüğü için şaşırmıştı.
Yasemin elinde tutuğu gözlüğü yere attı bakışları sevdiği adamdayken" Gözlerime bakıyorsun. Oysaki sen bunun için benim sevgime karşılık vermemiştin, alay etmiştin. bak ben bir ameliyatla kurtuldum bundan..." Bir adım delikanlıya yaklaştı, işaret parmağını genç adamın kalbinin üstünü işaret etti." Ama sen hiç bir zaman taş olmuş kalbinden kurtulamayacaksın! Çünkü olmayan bir şeyi kırılsa bile düzeltemezsin! Kendine iyi bak olur mu? Ben çünkü senin dediğini dinleyip bunu yapıyorum. "
Yasemin cümlesini bitirip dönmüş giderken, tekrar genç adama döndü " ha bir şey daha fark ettin mi bilmiyorum ama benim gibi bakmıyor sana."
Genç kız tekrar önüne döner. Her şey bitmişti. Şimdi yeni bir sayfa, yeni Yasemin çiçekleri açma vakti gelmişti...*******
Emre kendine en yakın gördüğü iki yakın arkadaşıyla kordonda denize karşı oturuyordu, ellerinde biralarla. Eylül ayının sonları olmasına rağmen güzel bir havaya sahipti izmir. Dalgalar sessiz sakin kıyıya çarpıyordu. Tıpkı genç adam gibi. Elindeki biradan bir yudum aldı. Gözlerini sessiz sakin kıyıya çarpan dalgalardan aldı ve karşıya baktı. Düşünceleri aklına gelince, gözlerini karşısındaki boşluktan almadan konuşmaya başladı.
" Yasemin çiçeklerini bilir misiniz dostlarım? " durdu, bir yudum daha yudumladı içkisinden. " Bilemezsiniz. Yasemin çiçeğinin bir çok çeşidi vardır. Kimi sarmaşık olarak, kimi deniz kenarlarında olur. Görüntüsünden önce o hoş kokusu ulaşır size. Görünüşüne bakarsınız. Mütevazı ve narindir. Bu güzel ve hoş kokunun ona ait olmadığını düşünürsünüz. Saf, duruluk, masumiyet içeren bir güzellik nasıl bu kadar etkileyici olur? Diye geçirirsiniz aklınızdan. Bende yeni öğrendim. En güzeli beni bulmuşken, ben onu elimin tersiyle itim. Soldurdum, değiştirdim... Bu yüzden kaybettim! Aslında ben çoktan kaybetmiştim..." durdu aklına gelen fikirle gülümsedi.
" şimdi kazanma zamanı..."
*******
Genç kız burnundan soluyordu, öfkeyle karşısındaki yakışıklı yabancıya bakıyordu. Yabancı hiç bir şey demeden, yapmadan kızın ela gözlerine bakıyor. 'Elaydı değil mi? Yoksa yeşil miydi?Acaba 'diye aklından tahminlerde bulunuyordu.
" Özür dile artık istersen! " diye cırladı sert bir sesle Yasemin. Adamın ona hiç bir şey demeden bakmasına dayanamıyordu. Kendini zor tutuyor karşısındaki hadsiz adamı boğazlamamak için.Sert görünümlü adam onun söylediğini duymazlıkdan gelerek" Gözlerin ne renk? " diye bir soru yönelti umursamazca.
" Anlamadım?.." dile getirdiği soru saçmaydı genç kız için. Bunu hala neden sorduğuna anlam vermemişti. Bu yüzden anlamadığını dile getirmesi çok normaldi.
Yakışıklı yabancı ellerini pantolonunun ceplerine koydu, kaşlarını yukarı kaldırdı "Aptal değilsin. Yoksa bu okula gelemezdin. Sorumu anladın bence! " adamın yüzüne yakışan o gülümsemesi gelir, konuşmasının sonunda kaşları eski halini alır.
Yasemin aklından ' bir zengin züppeyle uğraşmadığım kalmıştı oda oldu' diye geçirdi. "Şaka mısın sen ya? Aptal değilim ama sen çok y*vşaksın! Yaptıklarına bakılırsa..." hareketlendi gitmek için, yabancının yanından geçerken "Özründe sende kalsın! Bir daha yaklaşma bana!"
*******
Yasemin: Kapanan kapılar arkasına kazanmış
Kilitlenmiş ve saklanmış boş bir hayat kabininde
Varsayım içinde sonsuz zaman diliminde
Bilinmese doğru gidiyor gibiyim.Her yanım sarılmış çıkışlarım yok artık
Yapmayı istediğim hayallerin peşinde.
Anlamsız kararlanmış bir kaç bozuk cümleyle
Hayatıma nokta koyuyor gibiyim.
Gibisi fazla şimdi kesilir sesim.Sırtımda eski bir gitarım uçmayı hazır kanatlarım
Kararmış gökyüzü benide aldı bak içine
Ben bugün gidiyorum
Yağmurlu bir pazar gününde kumdan kalelerim var yine
Topladım tüm umutlarımı bir bulut içine ben bugün yağıyorumKalkmaya mecalim yok açmak için kapıları
Kırılan bu aynalar hepte benim tarafımda
Yanımda ve arkamda yere düşmüş şarkılarım
Dinlemeden henüz gidiyor gibiyim.Beklenen vakit geldi odalar boş
Üstümde dünden kalan yağmur yemiş bir ceketle
Şikayet etmeden kabullenmiş içimde
Aramızdan artık çekilir gibiyim.
Gibisi fazla şimdi kesilir sesim.Yasemin çalıştığı barın sahnesinde şarkısını söylüyordu. Her zaman ki gibi slow bir şarkıyla yaptı kapanışı. Gelenekmiş gibi her akşam slow şarkıyla bitiriyordu. Bu gece sondu onun için bu sahnede şarkı söylemek. Gittiği için geleneği degistirmek yerine aynısını uyguladı. Mikrofonu sıkıca kavradı. Şarkının nakaratında.
Bardaki bütün müşteriler onu dinliyordu işlerini, sohbetlerini bırakmış. Söylediği şarkı tamda onu anlatıyordu.
Emre den ayrı onu bir çift göz daha izliyordu barın girişinde durmuş. Onu seven iki dev gibi adam. Biri yıkımına sebeb olurken, biri onu enkazdan çıkarıyordu. Genç kız şimdi sevdiği işi yapıp gidicekti. Belki sonsuza denk...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yasemin Çiçekleri
Teen FictionYasemin çiçekleri Yasemin, daha on dokuz yaşındayken aşkla tanıştı. İlk yıkımını yaşadı,ilk enkazında boğuldu hıçkırıklarıyla. Sevmenin acı veriği gerçeğini düşündü. o düşünceden sonra kendini değiştirdi ve yeni bir Yasemin ortaya çıktı. İlk başt...