B18

655 34 10
                                    

Pera - Biri Vardı

Rüzgâr'ın ağzından...

Bugün büyük gündü.

Hafta sonu Bade ile konuşmuştum. Herşeyi bugün itiraf edecekti. Bundan emindim.

Okulun bahçe kapısından içeri giren Gizem ile yanına Sude'nin gelmesi bir oldu. Bir müddet konuştuktan sonra okula doğru ilerlediler. Sınıfa çıkarken Badeyi Gizem'in sınıfının kapısında  görmüştüm.

Sınıftan çıktım. Ağır adımlarla bir aşşağı kata indim.  Gizemlerin sınıfının önünde küçük bir topluluk oluşmuştu bile. Ulan ne meraklısınız her şeye.

İlerledim ve kalabalığı aşıp sınıfın içine girdim.

"Bıraksana kızın kolunu, gerizekalı." Diye bağırdı Sude.

Sude'nin bağırması ile Gizem kolunu Bade'nin elinden kurtarmıştı. Bir kaç adım gerileyip, Bade'nin suratına baktı.

"Bir şey itiraf etmek istiyorum." diye bağırdı Bade. Pis pis sırıttım. O sırada Bade ile göz göze geldik. Bade'nin bakışlarını bana çevirmesiyle Gizem de onun baktığı yere -yani bana- çevirdi bakışlarını.

Bade bakışlarını benden çekip, derin bir nefes aldı. Gözlerini son kez bana çevirdi ve gözlerini suratımdan çekmeden, yüksek sesle konuştu.

"Gizem'in çantasına telefonu ben koydurttum," duraksadı. Etrafta ki insanlar şaşkınlıkla Badeye bakıyordu. Devam etti.
"Bir anlık sinirle yaptırdım bunu ama sonra pişman oldum. Ve ifiraf ediyorum bu yüzden."
Bade konuşmasını bitirir bitirmez, Gizem bakışlarını bana çevirdi.

Gözlerinin içinde şüphe kırıntıları vardı. Tek kaşını kaldırdı. Sude'nin konuşması ile bakışlarını ona çevirdi.

"Bunu biliyorduk zaten. Senin gibi bir karaktersizden de bu beklenirdi." Bade sinirle bir şey söyleyecekken vazgeçti. Bakışlarını bana çevirdi. Sinirle bir bakış atıp, yanımdan geçti ve sınıftan çıktı.

Gizem, bir müddet Bade'nin arkasından baktı. Sonra bakışlarını bana çevirdi. Anlamaya çalışıyordu. Ona gülümseyip, göz kırptım.

Sınıftan çıktım. Adımlarımı merdiven basamaklarına yönelttim.

"Rüzgâr, "

Duyduğum tanıdık ve aşık olduğum sesle duraksadım. Bir kaç saniye bekleyip, arkamı döndüm. Amaç coolluk olsun.

Tek kaşımı kaldırdım. "Gizem?"

İşaret parmağıyla sınıf kapısını gösterdi. "Az önce içeride olanlarla ilgin var mı?" Sırıttım.

Dudaklarımı büktüm. "Bilmem. Sence?"

Kollarını göğsünde bağladı. "Neden yaptın ki bunu?"

Derin bir nefes aldım. Az önce ki alaylı tavrımdan sıyrıldım. "Çünkü..." Duraksadım. Tam olarak ne söyleyeceğimi bilmiyordum.

Bunu neden yaptığım bariz bir şekilde ortadaydı. Ama sorun şu ki,
Gizem bunu anlamıyordu.

Konuştum. "Çünkü, gözümün önünde bir insan iftiraya uğradı. Ve ben buna sessiz kalamazdım."

Yalan.

Başkalarının sorunları beni zerre ilgilendirmezdi. Umrumda da değildi. Öyle masum, iyilik timsali insanlardan kesinlikle değildim.

Ama Gizem farklıydı.

Başını ağırca aşşağı yukarı salladı. "Teşekkür ederim." dedi yüzündeki naif gülümseme ile.

Gülümsemekle yetindim. Arkamı dönüp, merdiven basamaklarını birer birer tırmandım.

Yüzümdeki gülümseme ile...

Bölüm Sonu ❄

Farkettiniz mi Bilmiyorum ama Rüzgâr bebeğimi sevmeniz için elimden geleni yapıyorum.

Rüzgârları sevin.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Nov 02, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Belki || TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin