when the rain is blowing in your face
Genç kızın yüzüne savrulan saçlarına baktı Yüzbaşı. Narin parmakları ile onları geri ittirdi.
Yağmur tanelerine bakmak için kafasını yukarı kaldırdı.and the whole world is on your case
Pelerinini çekiştirdi, kendisini yağmurdan korumak için kafasına geçirdi.
Komutan ufak bir konuşma yapıyordu. Her sefer öncesi olduğu gibi.i could offer you a warm embrace
Elleri kollarında gezindi. Birkaç kez sıvazladı. Ceket ve pelerin onu yeterince sıcak tutmuyor muydu?
'Sana sıcak bir kucaklaşma teklif edebilirim.'to make you feel my love
when the evening shadowsthe stars appear
Çok kayıp vardı. Aylardır tek bir ilerleme kaydedilmiyordu, sadece daha fazla kayıp yaşanıyordu.
Genç kız dizlerini kendine çekti. Bakışları gökyüzünü buldu.
Yavaş yavaş beliren yıldızları izledi.and there is no one there to dry your tears
Ölenlerin arkasından ağladı. Tanıyıp tanımadığı umrunda değildi, hepsi yoldaşıydı. Hepsi değerli bir candı.
Her birinin onları bekleyen bir ailesi vardı. Sadece ağladı.
Yüzbaşı öylece ağlayan kızı bir köşeden izledi. Oraya gidip gözyaşlarını kurulamak istedi. İçinde bir yerlerden bir şeyler koptu.i could hold you for a million years
Onu böyle görmek istemiyordu. O güzel yüzünü ıslatan gözyaşlarına son vermek istedi.
'Sana sıcak bir kucaklama versem, acılarını hafifletmene yardımcı olsam.'
ŞİMDİ OKUDUĞUN
[✔] ꨄ 𝙘𝙖𝙥𝙩𝙖𝙞𝙣'𝙨 𝙡𝙤𝙫𝙚 トネ穏 | ʟᴇᴠɪ ᴀᴄᴋᴇʀᴍᴀɴ.
Fanfictionಇ ʟᴇᴠɪ ᴀᴄᴋᴇʀᴍᴀɴ x ʀᴇᴀᴅᴇʀ. ಇ ➺ ᴛᴀᴍᴀᴍʟᴀɴᴅɪ. ༶•┈┈┈┈┈┈୨♡୧┈┈┈┈┈•༶ ᝰ Levi Ackerman suçluluk duygusuyla kahroldu. Ekip arkadaşının kız arkadaşına uzun zamandır hiç olmaması gereken hisler besliyordu. Onların yüzüne her baktığında suçlul...