Senden Nefret Ediyorum.

500 18 3
                                    

~Aselin Ağzından~

"Bakalım ben izin verecek miyim?"

Arkamdan gelen o sesle donup kaldım. Ne demek ben izin verecem miyim? Gerçi Çağatayında "yürü Asel gidiyoruz" demesini beklemiyordum ama demişti işte. Bakalım biz bu sapık görünümlü mafya heriften nasıl kurtulacaktık.

Çağatayda şok olmuşa benziyor ki bir iki dakika öylece durdu. Sonra topuklarının üzerinde ona doğru döndü. O dönünce bende dönmek zorunda kaldım. Mecburiyetten. Herşey mecburiyetten. Bak bakalım buradan çıkınca ben bidaha sana güvenecek miyim Çağatay bey. Güvenmeyi bırak onun yüzüne bile bakmıcam.

Ah sanki çok umrunda.

"Bakalım ben senden izin alacak mıyım?" Dedi ve çarpık bi gülüş yerleştirdi suratına.

"Ah Çağatay. Beni hiç tanıyamamışsın. Yada ben seni hiç tanıyamamışım. O seri katil, acımasız adam nereye gitti. Ayrıca bana kafa tutmakta neyin nesi. Tamam kız çok güzel...hele ki o vücudu...o kalçaları..."

"Lan sen ne diyorsun seni gebertirim anladın mı sapık şey. Sanane benim vücudumdan, kalçamdan lan. Bak senin o kafanı alır asfalta sürter kıvılcımlar çıkartırım anladın mı? Hoşt köpek beni diğer kızlarla karıştırdın heralde. Salağa bak..." Ben lafıma devam edeceğim sırada bir el ağzımı kapadı. Tabikide Çağatay.

"Sakin ol bücür. Sakin ol." Sesi yumuşacıktı ve fısıldar gibi söylemişti. Bi süre sonra elini ağzımdan çekti ve yine o sapık adama doğru döndü. Bir iki adım atınca o adamın önünde durdu ve kulağına bir şeyler fısıldadı. Lanet olsun ki duymamıştım. Çağatay bir şeyler söylerken o sapık herifin suratı birden değişti. Acaba ne söylemişti.

Çağatay beni elimden tuttuğu gibi dışarı sürükledi. Ne yani bitmişmiydi? Bu kadar mıydı? Neyse ne sonunda kurtuldun ya sen ona bak Asel.

Barın dışına kadar sabrettim. Dışarı çıkınca elimi sert bir şekilde elinden ayırdım.

"Sakın bir daha bana dokunayım deme seni aptal. Ve bir dahada karşıma çıkma. Eğer çıkarsan...çok çok kötü şeyler yaparım..." ben daha lafımı bitirmeden elini belime yerleştirip sert bir şekilde beni kendine çekti. Gözlerimin içine öyle derin bakıyorduki...Etkilenme Asel sakın etkilenme kızım.

"Naparsın?"

"Imm...şey... Ben bulurum birşeyler sen merak etme."

"Merak ettiğimi kim söyledi?" Dedi kendini beğenmiş bir tavırla.

"Ya sen ne kadar ukala birşeysin öyle. Seni öldürmek istiyorum. Bak benden uzak dur anladın mı? Benden uzak dur. Karşıma çıkma. Kendini yeni bi oyuncak bul. Seni istemiyorum. Anladın mı is-te-mi-yo-rum. Tekrar söylüyorum benden uzak dur gerizekalı."

"Keşke bunları biz içerdeyken söyleseydin. İş işten geçti artık. Ben senin için Cihanı karşıma aldım. Artık seni istesemde bırakamam. Yani anlıcağın...Bundan sonra bana aitsin."

"Ne demek bana aitsin ya. Sen kendini wattpadde sanıyorsun heralde. Gerizekalı gerçek hayatta işler öyle yürümüyor anladın mı?"

"Sen bana gerizekalı demeyi alışkanlık haline getirdin bakıyorum. Her neyse bana aitsin derkende sadece belalı tipler öyle olduğunu bilecek. Yani sadece onlardan korucam seni. Okulda falanda yüzüne bakmam zaten. İstediğin erkeklede yatabilirsin. Onada karışmıyorum. Yalnız lütfen benim çevremden seçme yatacağın kişiyi. Yoksa herşeyi batırırsın. Senin zevklerin yüzü..." Cümlesini tamamlamasına izin vermeden tokatı suratına geçirdim. Benim hakkımda öyle şeyler düşünmesi gerçekten canımı acıtmıştı. Beni hergün başkasının altında yatan fahişelerden sanıyordu.

"Senden nefret ediyorum." Kendimi sertçe ondan uzaklaştırdım ve koşar adımlarla oradan ayrıldım.

Ondan nefret ediyordum. Bana yaşattıklarından, bana yaptıklarından, herşeyinden nefret ediyordum. Bundan sonra ne olacak onu bile bilmiyordum. 1-2 saat önce beni öldürmek isteyen birinin şuan beni koruyor olması çok tuhaftı. Ne yapmaya çalışıyordu aklım almıyor.

Beni düşüncelerimden ayıran şey telefonum olmuştu. Hemen kimin aradığına baktım. Ah tabikide Begüm. Ama ona hiçbirşey anlatmıcaktım. Anlatamazdım.

"Efendim."

"Alo Asel. Napıyorsunuz. Şey ben merak ettimde o yüzden şey ettim yani...Şey galiba rahatsız ettim ben kapatayım değilmi rahatsız ettim...Şey üzgünüm. Görüşürüz."

"Sen bi cümlenin içinde ne kadar şey kullanıyorsun Begüm ya. Herneyse rahatsız etmedin. Bende eve geliyorum zaten."

"Oh be rahatladım. Ee ne zaman evde olursun."

"10 dakikaya falan orda olurum."

"Tamam canım görüşürüz."

"Görüşürüz."

Biraz daha yürüdükten sonra eve varmıştım. Begüm beni kapıda karşıladı ve odama sürükledi.

"Ee noldu anlat hadi."

"Birşey olmadı yemek yedik sohbet ettik ve ayrıldık."

"Ne? Gerçekten mi? O kadar zaman sadece bunlarımı yaptınız?" Begüme şaşırmış bir ifadeyle baktım.

"Ne yapmamız gerekiyordu Begüm?"

"Ah doğru ben yine saçmaladım. Neyse ya ben uyumaya gidiyorum. Yarın herşeyi detaylarıyla anlatırsın. İyi geceler."

"İyi geceler." dedim ve gülerek gidişini izledim.

Bugün baya zor bi gün olmuştu. Ve ayrıca ona tokat atmıştım. Ah kesin o tokatı burnumdan getirecekti lanet şey.

Üzerime değiştirdikten sonra makyajımıda bi güzel sildim. Saçımıda topuz yaptım ve yatağıma geçtim. Gerçekten iyi bi uykuya ihtiyacım vardı.'Rüyamda Çağatayı görmemek dileğiyle' diye geçirdim içimden.

Ve kendimi uykunun huzurlu kollarına bıraktım.

Merhabalar. Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın. Multimedyada Begüm. Keyifli okumalar.

Yasak Bölge❄️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin